Utku ŞENSOY Ekonomik sıkıntılar giderek ağırlığını hissettirirken, Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, borcunu ödeyemediği için yasal takibe düşen kişi sayısı 4 mily...

Utku ŞENSOY Ekonomik sıkıntılar giderek ağırlığını hissettirirken, Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, borcunu ödeyemediği için yasal takibe düşen kişi sayısı 4 milyonu aştı. Yurttaşların ödeyemediği banka borcu geçen yıla göre iki misli artıp 30 milyar liraya ulaşırken, takibe düşenlerin sayısı ise, 750 bine çıktı. Bu sayı geçen yılının aynı döneminde 408 bin kişiydi. Tablo böylesine kaygı verici olunca küçük ve orta ölçekli işletmeler ve esnaf iflaslarının ardından bireysel iflaslar mı yaşanacak yorumları yapılmaya başlandı. Yazılı ve görsel basının yanı sıra sosyal medyada başkanlık sisteminin dört yıllık bilançosuna ilişkin veriler yazılıp çiziliyor. Başkanlık sistemi öncesi Haziran 2018'de dolar 4.64 lira, çeyrek altın ise 312 liraydı. Milli gelirdeki düşüşten, artan işsizliğe ve Merkez Bankası’ndaki erimeye kadar tüm veriler ayrıntılarıyla gözler önüne seriliyor. Dünya genelinde ekonomik tablonun tatsızlığı tartışılmaz, bizdeki bir başka sıkıntı da yurttaşların alım gücünün sürekli düşmesi. Enflasyondaki artış dizginlenemedikçe, gelir artışı sağlansa da paramız pul oldukça geçim derdine çare bulunmaz. Ekonomik sıkıntıdan bunalan halka destek için İspanya’daki gibi kısa ve orta mesafeli trenlerin ücretsiz olması benzeri bir karar alınamaz mı? *** TURİZMDE ALMAN BEREKETİ Son yıllarda Türkiye’nin en önemli turist kaynağı olan Rusya ve Ukrayna, Moskova’nın kirli savaşını sürdürme ısrarı nedeniyle bu sezon yerini Almanya’ya bıraktı. Ukrayna savaşı yüzünden uçuşların azalması ve uçak bilet fiyatlarının artması, Rus turisti de etkiledi. Pandemi öncesi 7 milyon Rus turist ağırlayan Türkiye’ye bu yaz, Alman, İngiliz ve Polonya ağırlıklı Avrupalı turistler geliyor. Yabancı konuklar turizmcinin yüzünü güldürürken, tatil yörelerimizde bazı yörelerde yoğunlaşan tuzu kuruların ve yazlıkçıların dışında yerli turisti görmek zor. Zira yurttaşların kazandıkları Türk lirasıyla el yakan fiyatları göğüsleyebilmesi kolay değil. Ekonomik iflastan kıl payı kurtulan geçimsiz komşumuz Yunanistan ise iç turizmdeki durağanlığa farklı bir çözüm buldu. Atina yönetimi, tatile çıkacaklara 150 Euro verecek. 10 küsur milyon nüfuslu ülkede ilk etapta 200 bin kişi bu kampanyadan yararlanacak. *** KOMŞU RAHAT DURMUYOR Huysuz komşudan söz etmişken, Brüksel’in ekonomik desteğiyle ayakta duran Atina yönetimi bu kez de Ege’deki adalara çok namlulu roket atarlar yerleştirmek istiyor. Ekonomik sorunları örtbas etmek için Türkiye düşmanlığını her fırsatta iç siyasete meze yapan Atina’nın rahat durmaya niyeti yok. Yabancı ajanslarda yer alan habere göre, Yunaniztan, Lozan Antlaşması'na göre silahlandırılmaması gereken Ege adalarına Sırbistan’dan satın alacağı 40-70 km. menzilli çok namlulu roketatarlar yerleştirmeyi planlıyor. ABD Temsilciler Meclisi’nin, Türkiye’ye yeni F-16 savaş uçakları ile F-16 modernizasyon kitlerinin satışını kısıtlayan yasa tasarısını onaylaması Ankara’daki siyaseti hareketlendirdi. Türkiye'ye yapılacak F-16 satışlarına, “Yunan hava sahasının ihlal edilmeyeceğine ilişkin Ankara’nın garanti vermesi şartı” getirilmesine muhalefetin tepkisi sert oldu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "yeter ki Türkiye masaya yeniden otursun. Tek bir şartımız var. Bırak bu işin ehli diplomatlar işlerini yapsın. F-35 ve S-400 konularında anlaşmadan da o masadan kimse kalkmasın" dedi. NATO’daki imzaya rağmen, Finlandiya ve İsveç'ten skandal açıklamalar geldiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “skandalın F-16 meselesinde devam ettiğini görüyoruz” dedi. *** ABD’DEKİ SİLAHLI ŞİDDET OLAYLARI ABD, askeri silahlanmada olduğu kadar, sivil silahlanmada da öncülüğü kimseye bırakmıyor. Hemen herkesin bir silahının olduğu ABD’de tepesi atan ateşli silahlarla katliam yapıyor. ABD’de 186 günde 317 silahlı saldırı düzenlenmiş! İşini kaybeden, komşusuna kızan, kimyası bozulan silahına sarılıp insan avına çıkıyor. Amerikan topraklarında her hafta en az 10 silahlı saldırı yaşanıyor. Hal böyle olunca, “birlik beraberlik” paravanına sığınan Amerikan yönetimi, Ortadoğu’da, Asya ve Afrika’da bir yerlerde ortalığı karıştırıp dikkatleri başka yöne çekiyor. ABD, Pentagon ve CIA marifetiyle halkının saflarını sıklaştırmaya çalışırken, bizde de bu kimyası bozuk toplumu örnek alan bazı aklı evveller, şiddetin dozunu arttırmaya başladı. Bu güruha, bazen trafikte araç taciz ederken, hastane acillerinde sağlıkçılarımızın gırtlağına çökerken, bazen de eşini sevgilisini katlederken ya da karanlık insanların ellerine tutuşturduğu üç beş kuruş için canım ormanlarımızı yakarken rastlıyoruz. Hal böyle olunca da akla şu soru geliyor, “bölgedeki tek istikrar adası Türkiye’yi karıştırmak isteyen dış mihraklar içimizdeki insan görünümlü yaratıkları kullanıp halkın kimyasını mı bozmak istiyor?” *** 200 BİN ÖĞRENCİ SIFIR ÇEKTİ Konu şu başlıkla yer aldı haberlerde, “LGS’ye giren her 5 öğrenciden biri en az bir testten bir tek soru bile doğru çözemedi.” 199 bin 963 kişilik sıfır çeken öğrenci sayımız, sınavla öğrenci alan liselerin toplam 192 bin 872 olan öğrenci kontenjanından daha fazla! Üniversitede ders verdiğimiz dönemde sıklıkla tartışılan konulardan biriydi öğrenci başarısızlığı. Kanımca, “kötü öğrenci yoktur, yetersiz, kifayetsiz eğitmen vardır.” Dolayısıyla burada da öğrencileri suçlama kolaycılığına kaçmamak lazım. Onlara ne verebildik ki ne bekliyoruz? Eğitim Fakültelerinde eğitim nasıl? Müfredat çağa uygun mu? Milli Eğitimi bu başarısızlığın neresine koymak lazım? Bu ve benzeri sorulara tarafsız ve gerçekçi yanıtlar verdiğimizde en az suçlunun öğrencilerimiz olduğu görülecektir.