Yunus Emre Vakfı 2007, vakfa bağlı Enstitü ise 2009 yılında faaliyete geçti. Amaç, birçok ülkede Türkçenin yaygınlaşması ve öğretilmesi ile birlikte Türkiye tarihini anlatmak…
Kıvanç El
Yunus Emre Enstitüsü, Afrika’dan Balkanlar’a; Asya’dan Amerika’ya kadar her yerde film, konser, mutfak tanıtımı gibi yüzlerce farklı etkinlik yapıyor. Yıllık bütçesi milyarlarla ifade ediliyor.
Kurulduğunda da günümüzde de oldukça önemli bir kurum olan Yunus Emre Enstitüsü, 2025’in ilk günlerine yolsuzluklarla anılarak girdi. Hem kurumun hem de özellikle "Yunus Emre" adının yolsuzluk, hırsızlık gibi iddialardan bir an önce temizlenmesi şart.
Şu an için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kararıyla 11 gözaltı var. Kurumun çalışanları gözaltında. Yunus Emre Enstitüsü’nün haziran ayında görevden alınan başkanı Prof. Şeref Ateş hakkında da gözaltı kararı var ama kendisi kaçak. Şu an Almanya’da…
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gelen ihbarlar ve iddialar üzerine bakanlık onayı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü teftiş başlattı. Ankara’da tanınan, önemli bir bürokrat olmasına karşın inceleme tüm hızıyla sürmüş olacak ki geçtiğimiz haftalarda savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Ancak bu inceleme devam ederken başkan çoktan kaçmıştı bile…
Sahte ya da naylon olarak adlandırılan faturalar ile yüz milyonlarca liralık dolandırıcılık yapıldığı öne sürülüyor. 2016 yılında Enstitü Başkanı olan Şeref Ateş’in 2020 - 2023 arasındaki tüm faaliyetlerinde “şüphe” bulunuyor. İlgili firmalardan alınan malların aslında alınmadığı, yapılan yardımların aslında yapılmadığı, fatura ile kesilip alınan hizmetlerin aslında alınmadığı da iddia ediliyor. İhale kanununa tabi olmamak için kağıt üzerinden usulsüzlükler yapıldığı da belirlenmiş durumda.
Soruşturma tam manasıyla ilerletilebildiği takdirde yolsuzluğun miktarını da öğrenmiş olacağız. Ancak çok yüksek rakamlardan, yüz milyonlarca liradan söz ediliyor. Elbette MASAK’ın yapacağı incelemede bu soruşturmada önemli.
Ankara’yı karıştıran/karıştıracak soruşturma başlatılmadan kısa süre önce Aile Bakanı Mahinur Göktaş’ın eşi Rahmi Göktaş ile MHP’li Semih Yalçın’ın oğlu Abdullah Yalçın da kurumdan istifa etti. Her iki ismin de olaylarla ilgisi olmadığı öne sürülüyor. Hatta bu durumdan rahatsız olan aile Bakanı Mahinur Göktaş, AK Partili kadın milletvekillerine, “Eşim 2023 yılında göreve geldi. Bahse konu olaylar ondan önce” diyerek bir mesaj da atmış.
Yunus Emre Enstitüsü'nden de bir açıklama yapıldı. Şeref Ateş’in görevden haziran ayında alındığı hatırlatıldı ve “Vakıf Mutevelli Heyeti tarafından 2024 yılının Haziran ayında başta eski Enstitü Başkanı Şeref Ateş olmak üzere ilgili vakıf personelleri görevden alınmış ardından da 2024 yılı Temmuz ayı içerisinde teftiş süreci başlatılmıştır. Teftiş aşamalarının ardından sürecin şeffaf ve sağlıklı yürütülebilmesine katkı sağlanması adına başkan yardımcıları kendi istekleri ile kurumumuz bünyesindeki görevinden ayrılmıştır” denildi.
Soruşturma derinleştirildikçe detayları öğreneceğiz. Ankara’da sadece gazetecilerin değil bürokrasinin yakından takip ettiği bir süreç olacağı kesin.