İsrail’in Gazze’ye acımasız saldırıları altında bir lokma ekmeğe, suya muhtaç Filistin halkının dramı sürerken, hemen her yerde toplu mezarlar oluştu. Bölgede görev yapan sağlık ekipleri ve basın mensupları da İsrail askerlerinin şiddet uygulamasından nasibini alıyor. Son olarak, Doğu Kudüs ve Gazze’de görev yapan basın mensuplarına saldıran İsrail askerleri, görev başındaki kameramanı katletti. Böylece Netanyahu hükumetinin Hamas ve silahlı kolu Kassam tugaylarının kontrolündeki Gazze’ye 7 Ekim’de başlattığı saldırılardan buyana bölgede yaşamını yitiren gazeteci sayısı 90’a ulaştı.      Bölgede vahşet sürerken, sözde uygar Batı, 9 bine yakın çocuk ve 20 bine yakın sivilin yaşamını yitirdiği Gazze vahşetine dur deme cesaretini net biçimde sergileyemiyor. Avrupa Birliği liderleri, 7 Ekim'den sonraki üçüncü toplantısında da ateşkes çağrısı konusunda fikir birliğine varamadı. AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Brüksel'deki liderler zirvesinin ardından, bazı üye ülkeler arasında çatışmalara verilecek ara ile ilgili farklı görüşleri olduğunu şu sözlerle aktardı; "Bir kısmı 'insani duraklama' ve bir kısmı 'insani bir ateşkes' istiyor." Gazze’de masum sivillerin yoğun ateş altında can pazarı sürerken, Brüksel’de yaşananlar trajikomik! AB liderleri, 3’ncü kez ateşkes çağrısında bulunmak konusunda anlaşamıyor, “insani duraklama ya da insani ateşkes” konusunda fikir birliğine varamıyor anlı şanlı uygar Batı! Sözün bittiği yer tam da bu olsa gerek.
Abd Başkanı Biden'ın Gitme Zamanı Geldi***
ABD BAŞKANINA AZİL SORUŞTURMASI
ABD Başkanı ne zaman ağzını açsa bir gafa imza atıyor, uluslararası diplomaside Washington’u sıkıntıya sokuyor. Son olarak Netanyahu’ya yönelik, “Gazze’de sivil gözetmeksizin saldırılar devam ediyor” mealindeki sözleri ve “yılsonuna kadar işini bitir” demesi savaş karşıtlarının eline koz verdi. Uluslararası siyasi kulislerde, Gazze’deki vahşete arka çıkmakla itham edilen Biden’ın insanlık suçu işleyen Netanyahu yönetimini destekleyerek bu suça ortak olmakla yargılanabileceği sözleri dolaşmaya başladı. Yahudi lobisi ise, Joe Biden’ı İsrail’i yeterince desteklememekle itham ediyor. Demokrat Biden ne yaparsa, ne söylerse kimseye yaranamıyor, sürekli olarak şimşeklerini üzerine çekiyor. 
 Bu arada, ABD başkanı Biden'a yönelik azil soruşturması da resmen onaylandı. Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi, oğlu Hunter Biden'a iş ilişkilerinde avantaj sağladığı iddiasıyla, ABD Başkanı’na yönelik “azil soruşturmasının açılmasına” resmen onay verdi. Temsilciler Meclisinin yürüteceği azil soruşturmasının, başkanlık seçimlerinin yapılacağı 2024 yılı boyunca sürmesi bekleniyor. Biden'ın, Temsilciler Meclisindeki soruşturma sonucunda azil istemiyle suçlanması durumunda, Senatoda yapılacak oylama Demokrat başkanın kaderini belirleyecek. 
Yani, 81 yaşındaki adamın işi gerçekten zor! Hem dünyayı yönettiğini iddia edecek hem de ne ülkesinde ne ülke dışında kimseye yaranamıyor! En ufak bir falsoda, açıkta tüm dünya üzerine çullanıyor! Adam, aşağı tükürse sakal yukarıya tükürse bıyık ne yapacağını bilemez bir halde. Koltuğunu Kamala Harris’e bırakma zamanı geldi…
***
ELEKTRONİK SİGARA 
Dünya Sağlık Örgütü, elektronik sigara konusunda acil eylem çağrısında bulundu. DSÖ, toplum sağlığına yönelik zararları en aza indirmek amacıyla elektronik sigara kullanımının kontrol altına alınması uyarısında bulundu.
Sigara yasağı, tütün pazarını kontrol eden dev firmaların yeni çözümler bulmaya itti. Masum gibi görünen Elektronik sigara tiryakilerin imdadına yetişti. Hem sağlığa hem de keseye zararı bakımından en az tütün mamulleri kadar tehlikeli olan bu yeni yöntem sigaraların tehdit boyutu raporlarla da kanıtlandı. DSÖ’nün, elektronik sigara kullanımına ilişkin raporuna göre, elektronik sigaranın toplum sağlığına etkilerine ilişkin endişe verici kanıtlar var. Elektronik sigaranın piyasayı ele geçirmeye başlayıp, özellikle gençlere pazarlanmasına “ısrarlı şekilde” izin verilmesinin tehdit oluşturduğu vurgulandı. Raporda, “Çocuklar ve sigara içmeyenlerin korunması ve toplum sağlığına zararları en aza indirmek için elektronik sigara kullanımının acilen kontrol altına alınması gerektiği” belirtildi. DSÖ’nün çarpıcı raporuna göre, halen 34 ülkede elektronik sigara satışı yasak. Ancak, 88 ülkede bu ürünün satışında minimum yaş sınırı yok daha da kötüsü, 74 ülkede bu ürünlerle ilgili hiçbir düzenleme olmadan serbest satış yapılıyor. 
Sigara içiminin neredeyse sokaklar dahil, hemen her yerde yasaklanması, satıcı firmaları da içen tiryakileri de yeni çözümler bulmaya itti. İşin kötüsü yeni nesil elektronik sigara zehrinin “zuladan tüm kapalı alanlarda rahatça içiliyor ve herkesi zehirliyor” olması! Birçok kötü alışkanlık, yasaklarla bitseydi dünya çok daha farklı olurdu. Yasaklamadan ziyade toplumu özellikle de yeni nesilleri sigara tiryakiliğinin tehlikeleri konusunda bilinçlendirip aydınlatmak çok daha doğru olmaz mı? Aydınlatma derken, sigara içmenin en yaygın olduğu ülkelerin, “aydınlanmadan nasibini alamamış görece cahil ve geri kalmış/bırakılmış toplumlar arasında” olduğu gerçeğini kabullenelim.