Eğitimde her geçen günü daha iyi noktaya gitmemiz, müfredatı zenginleştirmemiz, gelişmiş teknolojilerden yararlanmamız, çocukların daha iyi eğitim almaları, genel kültürlerini daha üst seviyelere çıkarmaları için kafa yorup ona göre değişiklikler yapmamız gerekirken, çocukları okuldan nasıl soğuturuz diye kafa yoran yöneticilerle bir arpa boyu ileri gitmemiz mümkün değil...
Süreyya Oral
Eğitimde ilk saçma uygulama ANAP döneminde getirildi… Bu dönem de lise öğrencilerine tercih hakkı getirildi… Okul bitirmek isteyen öğrenciler farklı dersleri alarak ek olarak onları okuyor ve gerekli notu alarak mezun oluyorlardı... Ancak lise çağındaki gençler bu tercihleri, fen ve genel kültürle ilgili konularda değil; müzik, sanat tarihi, resim gibi derslerde kullanıyorlardı… Gençlerin okuldan soğumalarının ilk temeli bu tercihli sistemle atıldı…
Daha sonraki yıllarda 3-3-5 olan eğitim sistemi ana sınıfı da katılarak 4-4-4'e çevrildi. Bu bütün sistemi allak bullak etmeye yetti… Bu arada müfredatta da değişiklikler yapılırken, kitaplardaki konular arasında bazılarını çıkartma, bazı yeni konular koyma, genel kültür ağırlıklı konulardan uzaklaşarak bazı cemaatlerin etkisiyle din ağırlıklı konulara yer verilmesi bir çok kesimde tepki çekti... Bunların yanı sıra kaydını açığa aldırıp sadece sınav zamanı okula gidip sınava girmekte gençleri okuldan ve eğitimden uzaklaştırma da işin tuzu biberi oldu...
Son otuz yılda Milli Eğitim Bakanlığı yapan bakanların reform yapıyoruz diye getirdikleri tüm uygulamalar gençleri okul hayatından uzaklaştırmaya yetti de arttı bile.
Geçmişte hem ilkokulu, hem ortaokulu hem de liseyi bitirirken sınavlara girilirdi. Bizim ilkokulu okuduğumuz dönemde bir hocamız vardı… Okullar tatil olduktan sonra bizleri okul devam ediyormuş gibi sınıfta toplar bütün öğrendiklerimizin bir tekrarını yapar bizlerin sınavda başarılı olmamız için elinden gelen gayreti gösterirdi… O öğretmenimizin adı üzerinden 65 yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen daha dün gibi aklımda... Bundan neden bahsettiğime gelince, öğrencileri için çaba harcayan öğretmenler üzerinden yarım asra yakın zaman da geçse unutulmuyor…
Bizim eğitimde müfredat değiştirme yerine sınıflarda öğrencilerine davranışlarıyla örnek olacak ve aradan yıllar da geçse kendisini unutturmayacak öğretmenlere ihtiyacımız var öyle mülakatla işe alınacak öğretmenlere değil…