Cemiyete gelip giderken etrafı daha iyi gözlemleme şansı buldum… Önceden sokakta trafik terörü ve şiddete acayip karşı idim. Şimdi de karşıyım ama öyle olaylarla karşılaşıyorum ki sanki şiddeti davet eder nitelikte…
Süreyya Oral
Yanaşacağı durağa gelene kadar orta ve sol şeritten giden özel ve kamu toplu taşıma araçları birden karpuz keser gibi trafiği aksatıp durağa yanaşmaya çaba harcarken, bir bakıyorsunuz durakta dörtlüleri yakmış bekleyen bir özel araç. Otobüs durağa yanaşamadan yolun ortasında kapı açıp yolcu almak zorunda kalıyor. Bu durum yolda tıkanıklığa neden oluyor…
Trafiğin kalabalık olduğu saatlerde bazı uyanık sürücüler sağına soluna bakmadan şerit değiştirmek ihtiyacı duyuyor, bu durum da aksamalara ve kazalara neden oluyor…
Altı aydan fazla kaldığım İngiltere'de bir Allah’ın kulunun aracını otobüs duraklarına park ettiğini görmedim. Dikkatimi çeken bir olayda insanların girdikleri şeritte yollarına devam etmeleri hiç şerit değiştirmeye tenezzül etmemeleri… Bu gözlemimim kişilerin karşısındakine saygıdan kaynaklandığını ifade etmek isterim..
Toplu taşıma araçlarının içi de bir başka felaket, otobüsler iş dönüşü saatlerde kucağında üç dört yaşında çocuk olan bayanlarla dolu.. İnsan ister istemez soruyor bu saatte otobüslerde ne işleri var diye… Otobüse binen gençlerin oturdukları koltuk veya ayakta tutundukları demire sıkı sıkıya sarılıp hemen telefonlarını açıp onunla ilgilenmeleri, otobüse binen bir yaşlıyı görmemeleri otobüsün boş olan arka taraflarına doğru gitmemeleri de bir başka felaket…
Bize gerekli olan tek şey var o da sevgi saygı ve hoşgörü… Gidilecek yere erken gitmek için harcanan vurdum duyma enerji dağıtımı sadece kişinin kendisinin değil herkesin gecikmesine neden oluyor… Bütün bu tavırları gördükçe sokakta şiddete hak veriyorum ama asla başvurulmasından yana olmadığımı bir kez daha belirtmek isterim…