Türklerde ve Yunan mitolojisinde bir kısmına canavar denilen, çoğu olumsuz algılanan isimlendirmeler var… Bunların yaptıkları insana yararlı hiçbir hareketleri yok… Çoğunluğu da korku yaratmıştır insanlarda…

Süreyya Oral

Bizim son dönemde literatüre eklenen bir canavarımız  var bunun adı “enflasyon canavarı” idi. Kötü giden ekonomiyi ve zamları dile getirmek üzere oluşturulmuştu…

Bu günlerde bir canavarımız daha var onun adı da “kentsel dönüşüm”...
İyi gibi gözüken kentsel dönüşüm uygulamalarına canavar dememin birkaç nedeni var.
İyi niyetle çıkılan kentsel dönüşüm olayında depreme dayanıklılığı zayıf veya çok eskiden  yapılmış yıkılma riski taşıyan binaların yenilenmesi hedefleniyor… Bölge de yaşayan herkes böyle bir olaya güle oynaya evet diyor..
Yıkılan binaların yerine yapılacak   daha modern binalarda  yaşayacakları için hepsi memnun ama… Kazın ayağı öyle olmuyor bir sokak kültüründe yaşanan mahalle tümüyle yıkılıyor ve yerine daha yüksek binalar yapılıyor… Amaç eski evlerde oturan vatandaşların masraf yapmadan modern evlerine kavuşmaları..
Bu amaçla çıkılan yolda 100 veya 200 hanenin yaşadığı binalar  yıkılıyor yerine yapılanlar ise en az birkaç bin aileyi içinde barındıracak cinsten çok katlı evler…
Bir mahalle kültürünü yıkarken yerine yaptığımız siteler insanları birbirinden uzaklaştırıyor ve yaşadığı bölgenin yabancısı konumuna getiriyor. Ve ortaya güzel görünümlü canavarlar çıkıyor….
Bir yerde yaşayan kültürümüzü kendi elimizle öldürüyoruz…
Tarih boyunca yaşayan mitolojik canavarları da bu arada isimleriyle sizlere hatırlatmak istiyorum.
Ruh hırsızları Abasılar, Görenlerin yüreğine korku salan Abra, Her şeye can veren Ayıhılar, Gülmekten öldüren Arçura, Azdıran yol cini Azmıç, Müfettiş Bükrek’le tanışın, Kutupların Siyahı Sangal, Çocuk düşmanı Çarşamba Karısı, Suyun anası Çay Ninesi,Demir tırnaklı demir burunlu pis kokulu Demirkıynak, Kutupların Siyahı Sangal, Emegenler, Başa konsa, gölgesi düşse Hüma’dan bilinen talih, Neanderthalin hafızamızdaki mirasçısı Garmakoçi, Issız yerlerin ruhu Gulyabani, Enkebit. Kendisini yakalayabilene altın veren Hıbılık, Türk Zombie’si, ölülerin eşkiyası Hortlak, Ateşten korkan Hırtık, Ayakları kayıştan Gulyabani: Kayış Baldır, Tarakla insan döven Karakoncolos, Garip bir çoban: Kuzu Kuzu Kuşu, Kuşların haydutu Şeşe, Güneş’i ve Ay’ı yutan Yelbegen, Köpekbaşlı insansı İtbaraklar, Yılanların hiç yaşlanmayan ecesi Şahmaran, Güneş’i ve Ay’ı yutan Yelbegen, Kerberos, Minotor, Pegasus, Unicorn, Kimera, Medusa