Son günlerde artan asayiş olayları beni çok düşündürmeye başladı. 60'lı yılların sonunda başladığım meslek hayatım boyunca karşılaştığım ve tanık olduğum bir kısmı da ölümle sonuçlanan olaylar genelde üniversiteler ve yurtlarda olurdu… Bazen misilleme yapmak amacıyla kahvelerin silahla tarandığı olurdu… Ama suçluları kısa sürede yakalanır ve gerekli cezayı alırdı…
Süreyya Oral
Bu meydana gelen olayların tümü ideolojik çatışmalardan kaynaklanıyordu. Bu tür olayların yaşandığı o günlerde olay yerine giderken bizler de tehdit edişmiş, aracımız kurşunlanmıştı…
İnsanların oturdukları bölgelere göre kullandıkları otobüsler de farklıydı, bazıları Ulus'tan hareket ettikten sonra gideceği mahallenin içine girene kadar kapısını açmazdı…
Bu olaylar genelde belli bölgelerde yoğunlaşır başka yerlere sıçramazdı… Ama o yıllarda meydana gelen olayların suçlularının hemen hemen hepsi yakalanmış ve gerekli cezaları almışlardı…
Bu günlere baktığımda ise durum geçmişteki o yaşadığımız günlerden çok daha vahim gözüküyor… Hem suç sayısının çokluğu hem de suçların her tarafa yayılmış olması kimin ne yapacağının nasıl davranacağının tahmin edilememesi içinden çıkılmaz bir hal almış durumda…
Bir polis memuresinin şehit olduğu olaya ise başka yönden bakmak lazım... 16 değişik suçtan kaydı bulunan ve aranan kişinin nasıl olup da böyle bir olayda ortaya çıktığı... Eğer bu suç makinası çocuk işlediği suçlardan birisinden içerde olsaydı o polis memuresi bugün hayatta olabilirdi… Bu olay sonra yargının da kendilerine gelen olaylarda insancıl davranıp, kravat takıp ceket giydi diye iyi hal indirimi yaparken bir kez daha düşünmesi, işlenen suçun büyüklüğüne küçüklüğüne, kişinin göz yaşına bakmadan mutlaka bir karar vermesidir...
Geçmişte sağ sol çatışması olarak ortaya çıkan olayların daha fazlası bugün, cinsel taciz, küçük kız çocuklarını öldürme, uyuşturucu kullanma ve satma buna dayalı cinayetler, silahlı dükkan basmalar, yolda sürücüler ile tartışma sonucu darp etmeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Olaylara baktığımızda potansiyel suç makinalarının hemen hemen her yerde karşımıza çıkabileceği bir gerçek...
İdarecilerin mutlaka şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri, önlemleri tartışmaları, yargının da kararlarını hiç tavizsiz vermesi gerektiği bir dönemdeyiz…