Son yıllarda önce pandeminin sonra da depremin olumsuz etkilediği işletmeleri şimdi de enflasyon düzeltmesi vurabilir. Enflasyondan doğan farkın, zenginleşme olmaksızın vergi yüküne kapı aralamaması için düzenleme yapılması gerekmez mi?
Merhabalar saygıdeğer okurlarım,
Kısa bir süre önce kaleme aldığım ve 6 Mayıs’ta paylaştığım yazımda “perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” ifadesini kullanmıştım anımsarsınız…
Çarşambadan anlaşılması gereken, dokuz günlük bayram tatilinin ardından altı takvim günü uzayan kurumlar vergisi beyannamesinin verilme ve ödemesinin son günüydü. Perşembeyi de kısa bir süre sonra detaylandırıyor olacağım…
Bir süredir enflasyon muhasebesi olarak ifade edilen enflasyon düzeltmesini konuşur durumdayız…
Birkaç yazımda ifade ettiğim hususu bir kez daha dillendirmiş olayım. 2021 yılında enflasyon düzeltmesi koşulları oluştuğu halde yasa ile düzeltmenin yapılması yasaklandı. Bunun devamında Anayasa Mahkemesi söz konusu düzenlemeyi iptal etti…
Bir başka anlatımla Yüksek Mahkeme 2021 yılında koşullar oluştu, işletmeler enflasyon düzeltmesi yapabilirler dedi… Dedi demesine de Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümezliğinden hareketle işlem yapılamadı…
Geçen yıl sonu itibariyle enflasyon düzeltmesi yapıldı…
Geçmişte yani 2023 öncesinde enflasyondan olumsuz etkilenmekle birlikte işletme faaliyetlerini borçla sürdürme gayretinde olan işletmelerin büyük çoğunluğunun söz konusu süreçte sermayelerinin eridiği bilinmektedir.
Şimdi diyeceksiniz ki bu normal değil mi?
Evet normal gibi karşılanabilir ancak sonuçları öyle olmayabilir...
Teknik konulara girmeden ifade etmeye çalışayım. İşletmelerin mevcut durumlarını resmeden bir tablo var adı da bilanço…
Bilançoda yer alan borçlar varlıklardan çok ise bu durumda özkaynaklar zayıf olarak nitelendirilebilir.
Özkaynağı zayıf işletmelerin olağan koşullarda ek yükümlülüğe katlanmaları oldukça zor olsa gerek…
Hal böyle iken enflasyon düzeltmesi ya da enflasyon muhasebesi sonucunda özkaynakları zayıf işletmelerde ilave vergi çıkabilmektedir.
Bu doğru olamaz dediğinizi duyar gibiyim. Ancak gerçek bu ne yazık ki…
Biraz da tebessüm ederek düşündüreyim sizi bu aşamada… Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş’ın dizelerinde söz ettiği gibi “Zengin isen ya bey derler ya paşa…” yani özkaynakları güçlü işletme ilave vergi yüküne katlanmayacak hatta eksik vergi bile ödeyebilecektir… Bir başka anlatımla özkaynakları güçlü işletme “peşin satan tüccarı” tarif edecek. Diğerleri mi? Varın siz yorumlayın kıymetli okurlarım…
Kanun, ticari kazancı “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır” şeklinde tanımlamaktadır.
Peki enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan farklar daimî bir kazanç mıdır? Yoksa salt düzeltme neticesinde ortaya çıkan bir değer olarak mı dikkate alınmalıdır?
İfade ettiklerimin tamamını teknik olarak uzun uzun aktarabilirim.
Ancak sizleri çok fazla meşgul etmek istemiyorum doğrusu.
Konuyu daha spesifik hale getirip kronolojik olarak dillendirmiş olayım izninizle,
İşletmeler;
2020 yılından başlamak üzere önce küresel salgın ile mücadele etmek durumunda kaldılar,
Asrın felaketi olarak nitelendirdiğimiz ve ülkemizi derinden etkileyen depremlerden (dilerim bir daha yaşanmasın) olumsuz etkilendiler.
Şimdi ne oluyor ya da ne olacak?
Konuşma dili ile ifade etmek gerekirse…
Enflasyon başta olmak üzere ortaya çıkan olumsuzluklar neticesindeki kârlılıklar azalmakla birlikte gerçekte olmayan bir kazancın vergisini ödemekle karşı karşıya kalmıştı birçok işletme…
Zira işletme sahipleri/yöneticileri genellikle söylerler… “Sattığımızın yerine aynı ürünü koyamaz durumdayız” diye… Bu serzenişin enflasyonun yıkıcı etkisinden kaynaklandığını bilir durumdayız hepimiz…
Şimdi ne olacak peki?
İşletmeler fiilen elde etmedikleri ve oluşturamadıkları kazançları dolayısıyla ya da daha özetle ifade edeyim; Zenginleşme olmadan bir vergi yükü ile karşı karşıya kalabilirler…
Fiili zenginleşme olmadan verginin talep edilmesi durumunda bu ödenebilir mi? Bu soruya olumlu yanıt vermek olanaklı değil…
Böyle bir yükümlülükle karşılaşan işletme ne yapacak sizce? Yapılacak şey belli… Geçmişte olduğu gibi ya kreditörlere müracaat edecek faiz yüküne katlanarak yükümlülüğü yerine getirmeye çalışacak ya da olması durumunda varlık satışı yoluyla vergisini ödemek durumunda olacak…
Peki varlıkları işletme faaliyetlerinin yürütülmesine yönelik ise ne olacak…
Bu durumda da işletme faaliyetleri durma aşamasına gelebilir ki bence en korkutucu olanı da istihdam üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir…
Mademki konuyu dillendirdik… Bir önerimiz de olsun bu aşamada… Enflasyon düzeltmesinin sonuçlarından işletmelerin olumsuz etkilenmemeleri için düzenleme yapılmalıdır… Bu bir çağrıdır ve tarafları mutlu edebilir…
Dikkate alınır mı? Bilinmez ancak bir öneri olarak sunup, dilemiş olayım sevgili okurlarım…
Tüm paydaşların mutlu olacağı, en azından mutsuz olmayacağı çözümler üretileceği düşüncesi ile tez vakitte yeniden görüşmek dileğiyle…