Şükrü KARAMAN Dizginlenemeyen yüksek enflasyon, can bezdiren hayat pahalılığı, halkın satın alma gücünün dibe vurması esnafı iflasa sürüklüyor. Sekiz ayda 75 bin esnaf işy...

Şükrü KARAMAN Dizginlenemeyen yüksek enflasyon, can bezdiren hayat pahalılığı, halkın satın alma gücünün dibe vurması esnafı iflasa sürüklüyor. Sekiz ayda 75 bin esnaf işyerini kapattı, binlerce emekçi işini yitirdi. Dar ve sabit gelirli memur, emekçi, emekli, çiftçi, dul ile yetim kadar esnaf da ekonomik krizin bedelini kepenk kapatarak ödüyor. Ekonomik krizin derinleşmesi, girdi maliyetleri, elektrik ve doğalgaz faturalarının kabarması ekmek teknelerini vuruyor. Halkın satın alma gücünün hızla gerilmesi üzerine siftah bile yapamayan esnaf borçlarını ödeyemez halde. Bıçak kemiğe dayandı. Ardı ardına iflaslar sökün ediyor. Geçtiğimiz yılın 8 ayında kepenk indiren esnaf sayısı 61 bin 736 iken bu yılın sekiz ayında iflaslarda yüzde 20’lik artış oldu. İflas edenlerin sayısı 75 bini buldu. İşyerlerinin kapanmasıyla binlerce gariban işçi ekmeğinden oldu. En çok İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Bursa’da iflaslar yaşandı. Kalabalık nüfusun bulunduğu üç büyük kentin dışında turizm kenti Antalya’da işyerini kapatanların hızla artması dikkat çekici. Turizm sezonu olmasın karşın Antalya’da 3 bin esnaf iflas bayrağını çekti. Aynı şekilde Muğla ve Aydın gibi illerde de çok sayıda esnaf ekonomik yoksunluktan “pes” dedi. İş yapamayan, malını satamayan mahallenin bakkalı, manavı, berberi prim ile vergisini ödeyemeyerek devlete borçlanıyor. Esnaf örgütleri, can suyu sağlanması için borç faizlerinin silinmesi, elektrik ve doğalgaz faturalarına özel tarife getirilmesini siyasi iradeden istiyor. Lakin sesleri yeterince yerine ulaşamıyor olacak ki can suyu sağlanmadı. AVM ve zincir marketlerin yoğunlaşması ile işleri gerileyen bakkal, manav, kasap, kırtasiye sahibi esnaf, ekonomideki olumsuzluktan iyice durma aşamasına geldi. Sürekli artan iflas ve kepenk indirmeler esnafın içinde bulunduğu zor durumun kanıtı. Aslında mahalle baklalından, kasabından, manavından alışveriş yapmak, yıllardır alışkın olduğumuz berberleri ıskalamamak gerekiyor. En yakınımızda olan, dara düştüğümüze yanına koştuğumuz, paramızın yetmediği anlarda veresiye defterine yazdırdığımız mahalle esnafına sahip çıkmak hepimizin görevi. AVM ve zincir marketlerden peşin para ile bir ölçüde ucuz ürün alabiliriz, ancak veresiye hiçbir şeyi size vermezler. Oysa aile olduğumuz, her gün kapısından geçtiğimiz mahalle esnafından çekinmeden alışveriş yapabiliyoruz. Hangi ünlü mağazadan veresiye ürün alabilirsiniz? Ahiliğin temeli olan esnafa sahip çıkmalıyız. Devlet desteğinin yanında halkın gözü gibi koruması onlara moral ve güven vereceği aşikar.