İlaç kıtlığı ve düşük kur ayarlamasından yakınan eczacılar hastalarla karşı karşıya gelmemek için yoğun çaba içinde. Piyasada bulunamayan ilacın sorumlusu olarak gösterilmekten bıkkınlar.

Şükrü Karaman

COVİD-19 salgınında hekimlerle birlikte özveriyle toplumsal görev yapan eczacılarda bıçak kemiğe dayandı. Maddi sorunlardan ötürü çok sayıda eczane kepenk indirdi.

Tansiyon, kalp, şeker, kanser gibi son derece yaşamsal ilaçlar piyasada bulunmuyor. Toplam ilacın yüzde 20’sine ulaşmakta sorun yaşanıyor. Hastalar eczacıların önerdiği eş değerlerini kabul etmeyince istenmeyen tartışmalar oluyor. 

İlaçta kur şubattan bu yana güncellenmediğinden firmalar piyasaya sürüm yapmadığı gibi, Avrupa ülkelerinde üretilenler de Türkiye’ye gönderilmiyor. Sağlık Bakanlığı şubat ayında ilaçta Avro kurunu 17.54 TL olarak yeniledi. Lakin füze gibi fırlayan Avro 38 TL’yi geçti. Hal böyle olunca yerli ve ithalatçı firmalar eczanelerin talebini karşılayamıyor. Olan yaşamsal önemde ilaca ulaşamayan hastaya oluyor. Gariban hasta hekimin reçeteye yazdığı ilacı edinebilmek için sokakları aşındırıyor. Aralık ayına değin kur güncellemesinin yapılmayacağı kesin gibi. 

İlaçta sorun yaşanmaması için mevcut kurun güncellenmesini isteyen eczacılara   bakanlıktan olumlu yanıt gelmedi. Güncellemenin firmalar ile bakanlık arasında çıkmaza giren en temel başlık olmasına rağmen hasta mağduriyeti açısından eczacıları da yakından ilgilendiriyor. Zira ilacını bulamayan hastalar, eczacıları sorumlu tutarak istenmeyen olaylar yaşanıyor. Hasta, çeşitli eczaneleri dolaşarak ilacını arıyor. Ama boşuna.

Eczacılar kurun güncellenmesinin yanı sıra kar marjlarının iyileştirilmesi adına 15 yıldır yenilenmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi’nin gözden geçirilmesinin kaçınılmaz olduğunu belirtiyor. Revize edilecek kararname ile aşamalı ilaç zammı uygulaması hayata geçecek ve maddi sorunlarla boğuşan eczacılara can suyu sağlanacak.

SGK’nın İlaç Uygulama Tebliği’nde yaptığı değişiklikle hastanın eczaneye ödediği katkı payı tutarı oldukça arttı. İlaç fiyatlarındaki artış eczanelere değil, firmalara yarıyor, hastanın cebinden daha fazla para çıkıyor. Eczanelerin karı ilaca zam geldikçe ters orantı geriliyor.

Son elektrik ve doğalgaz zammı faturaları şişirdi, diğer girdilerle eczanelerin harcamaları olağanüstü arttı. Buna karşın ilaçta bekledikleri kar marjı yerinde sayıyor. 

Harcamalarını karşılayamayan eczaneler kapanma aşamasında. Önceden çok sayıda eczane faaliyetini sonlandırmıştı. Taleplerine olumlu yanıt alamazlarsa yeni kapanmalar olabilir. Tabii hasta yoksun olacak bu durumdan. Belki de yaygın nöbetçi eczane uygulaması hayata geçecek. Eczane önünde uzun hasta kuyrukları oluşacak. Hastanın daha fazla mağdur olmaması, ilacına rahatlıkla ulaşabilmesi en temel insanlık hakkı.

Türkiye’deki tüm eczacı odaları, 46 bini aşkın eczacı, 80 binden fazla eczane emekçisi sorunlarına dikkat çekmek için iki yıl önce Ankara’da miting yapmışlardı. Eğer sorunları sürer, talepleri karşılık bulmazsa alanlara bir kez daha çıkmakta kararlı görünüyorlar. 

Hekimler kadar sağlık hizmetinin temel direği eczacılar, hastalar mağdur olmasın diye yıllardır baş etmeye çalıştıkları sorunlarına ivedilikle çözüm bekliyor.