Çocukluğumuzda ramazan ayının gelmesini iple çekerdik.. İple çekmemizin nedeni sahur ve iftar saatlerinde patlatılan ramazan topu idi.. Sahur vakti patlayan topla büyüklerimizle birlikte oruca başlar , bazılarımız tekne orucu tutardık.. İftar vakti sokakta topun atılmasını bekler sonra koşa koşa eve gider topun patladığı haberini verir iftar sofrasına da otururduk.. Evde ve sokakta kimse kimsenin oruç tutup tutmadığıyla ilgilenmez, gül gibi geçinip giderdik..
Din dersimize giren hocalar da hiçbir zaman bazı konuları empoze etmek için çaba harcamazlardı… Hiçbir veli de ben oğlumun din dersi almasını istemiyorum demezdi.. Çünkü her şey hayatın akışına uygundu….Dini konularda öğrenmek istediklerimizi büyüklerden öğrenir, bazen de onlarla birlikte namaz kılardık… Cemaat, tarikat hiç birini bilmezdik..
Yıllar sonra bir Fethullah Gülen çıktı.. Eğitim alanında açtığı okullar ve eğitim kalitesi nedeniyle bazı kesimlerin ve siyasetçilerin gözünü boyadı…Sonrası çorap söküğü gibi geldi.. Bürokrasi de etkin olmaya başladılar, bunların yanı sıra başka birkaç cemaat daha Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere bir çok yere el attılar.. Bu arada ÖSYM sorularının çalınıp yandaşların üniversiteler kolayca girmesinin sağlanmasından sonra aynı yöntem KPSS sınavları ile askeri okullara giriş sınavlarında da uygulandı…
Bugün sokaklarda kendisine tebliğciler denilen bazıları sokaklar da dolaşarak yıl başı kutlamasının bir Hristiyan işi olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.. Aslında Hristiyanların kutladığı Noel ile yılbaşı arasında yaklaşık bir haftalık bir fark var..
Bunun yanı sıra ramazan ayında da oruç tutmayanlara karşı bazı bölgelerde şiddet kullanılması da işin bir başka boyutu…
Bugün geldiğimiz nokta da cemaatler ilkokul düzeyine kadar indi, din dersleri cemaatlerin propaganda aleti olarak kullanılmaya başlandı… Bu cemaatlerin amaçlarını ve kimlere hizmet ettiklerinin anlaşılması için 15 Temmuz tarihine bakmamız lazım… Bu hareketin arkasında ABD olmamış olsaydı Gülen çoktan Türkiye’ye iade edilirdi..
Cemaatlerin her eylemlerinin her sözlerinin arkasından şüpheyle bakacağımız bir dönemden geçiyoruz….
Dikkat etmemiz gereken sosyal yapılar
Süreyya Oral
Yorumlar