Yıldız YAZICIOĞLU
Sağlık emekçileri, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz indirimiyle enflasyonu düşürme iddiasındaki ekonomik modeli nedeniyle...
Yıldız YAZICIOĞLU
Sağlık emekçileri, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz indirimiyle enflasyonu düşürme iddiasındaki ekonomik modeli nedeniyle yaşanan döviz kuru artışıyla her gün geçinmekte zorlandıklarını açıkladı. Bu nedenle de bugün ülke genelinde iş bırakma eylemiyle enflasyon karşısında her geçen gün düşmekte olan maaşlarına ve corona virüsü salgını kaynaklı ağır çalışma koşullarına dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (Dev Sağlık-İş), Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş) ile Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, ülke genelindeki grev kararı kamuoyuna duyurdu. Meslek örgütlerince Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın dolayısıyla AKP iktidarınca artık sağlık personeline maaşlarında ve özlük haklarında iyileştirme yapması gerektiği çağrısı yapıldı.
TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut’un okuduğu “Uyarıyoruz: Oyalama Değil Hakkımız Olanı İstiyoruz” başlıklı ortak basın açıklamasında, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın artık sağlık emekçileri sorunlarıyla ilgili meslek örgütleri taleplerine yanıt vermediği açıklandı.
SES Eş Başkanı Selma Atabey de, AKP’nin hayata geçirdiği Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla sağlık sisteminde başlayan çöküşün salgınla birlikte daha da görünür olduğunu belirterek, sağlık bir ekip işi olduğu için hekim, hemşire, yardımcı ve teknik personel hep birlikte hareket etmek istediklerini söyledi. Atabey, “Artık bıçak kemikte. Hem ekonomik hem özlük hem de demokratik haklarımızın hayat bulması için her birlikte mücadele edeceğiz ve kazanacağız” dedi.
Dev Sağlık-İş Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Mihriban Yıldırım da, 15 Aralık günü yapılacak grevin bir uyarı niteliğinde olduğunu ve AKP’nin sağlık emekçilerini görmezden gelmeyi sürdürmesi halinde üretimden gelen güçlerini tekrar kullanacaklarını söyledi.
Genel Sağlık-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu üyesi Dr. Tarık Doğan da, “Yirmi yıldır ülkeyi yönetme iddiasında olan iktidar, 1 Aralık’tan bu yana oynadığı tiyatro ile ülkeyi yönetemediğini bir kez daha herkese gösterdiği. Piyasacı sağlık anlayışıyla sağlık emekçilerini birbirine düşürmeye ve kurban etmeye çalışıyor. Tükeniyoruz ve biz de üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz. Toplum sağlığını korumaya, hakkımızı alana kadar vazgeçmeyeceğiz” ifadesini kullandı.
ACİL DURUMLAR DIŞINDA SAĞLIK KURULUŞLARINA GİTMEYELİM…
Sağlık emekçileri, Covid-19 salgın koşullarında yaklaşık iki yıldır hizmet sunduklarını anımsatarak, sadece bugün için vatandaşlardan sağlık kuruluşlarına acil durumlar dışında gelmeyerek kendilerine destek olunmasını istedi. Meslek örgütleri, bugün Covid-19 vakalarıyla acil hastalar dışında sağlık personelince hizmet sunulamayacağını ve g(ö)rev kararına uyulması için vatandaşlara dayanışma çağrısında bulundu.
Grev kararı alınmasına ilişkin gerekçeler ve talepler ise ortak açıklamada şöyle paylaşıldı:
• Koruyucu sağlık hizmetlerini savunmak içindir.
• Emekliliğe de yansıyacak yaşanabilir temel ücret talebimiz içindir.
• Güvencesiz, gerçekdışı bahanelerle işimizden edildiğimiz ve köleliği dayatan çalışma koşullarına son verilmesi, güvenceli çalışabilme talebimiz içindir.
• Şiddete karşı etkili yasa, güvenli işyerleri, sağlıklı çalışma ortamları talebimiz içindir.
• COVID-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılması içindir,
• Ağır ve tehlikeli işler kapsamında faaliyet yürüten tüm işkolu emekçileri için 5 yıla 1 yıl yıpranma payı verilmesi; ek göstergelerin 3600’den 7200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi içindir.
Şimdi iki yıldır salgın riskiyle en ön cephede mücadele etmekte olan sağlık emekçilerine gerçekten teşekkür etme sırası bizlerde görünüyor. Bu nedenle de yarın sağlık kuruluşlarına acil durumlar dışında gitmeyerek, kendilerine bu haklı taleplerinde destek olmalıyız. Merkez Bankası’nın 1 Aralık, 3 Aralık, 10 Aralık ve en son dün yaptığı dördüncü piyasa müdahalesine rağmen durdurulamayan döviz kuru artışıyla her gün erimekte olan maaşlarından şikayetçi olan bu emekçilere dayanışmamızı gösterelim.
Unutmayalım ki sağlıklı günler için sağlıklı koşullarda çalışmakta olan emekçilere ihtiyacımız var. Hastalık hallerinde canımızı emanet ettiğimiz sağlıkçılara sadece bir gün yasal protesto etme hakkı kullanımlarında zorluk yaşatmayalım. Her şey sağlıklı günler için…