Mehmet Necati GÜNGÖR Her şeye itiraz eden muteriz bir tanıdığım var. Öyle şeyler anlatıyor ki, şaşkınlıktan donakalıyorum. Çok eğlenceli. Meral Akşener, yine yapacağını...

Mehmet Necati GÜNGÖR Her şeye itiraz eden muteriz bir tanıdığım var. Öyle şeyler anlatıyor ki, şaşkınlıktan donakalıyorum. Çok eğlenceli. Meral Akşener, yine yapacağını yapmış. Bu defa milletin kürsüsüne İkizdereli Ayşe Albayrak bacıyı çıkarmış. Ayşe bacı kendine özgü Karadeniz şivesiyle öyle bir konuşma yapmış ki… Önünde ne not, ne cam. Böyle akıcı konuşmayı Binali bey bile yapamamıştı. İktidarın bir kanadı “Bay Kemal” diyerek ana muhalefetin liderini, Öteki, “İP” diyerek İyi Parti liderini sevdiriyor. Akşener, eline halk tarafından tutuşturulan “Açız” pankartını gösterirken bu tanıdığım dedi ki: “Madem aç insanlar var, buyurun siz doyurun!” “Bu ülkede hiçbir şeyin yokluğu çekilmiyormuş. Esnafa, işçiye, öğrenciye, halka her türlü yardım yapılıyormuş, daha ne istiyorlarmış” “Nankörlük para ile değil” Nankör muhalefet! Her şeyi inkâr ediyorlar. İftiralar atıyorlar. Yahu, evinizde buzdolabınız, çamaşır makinanız yoktu. Bulaşıklarınızı dere kenarlarında yıkıyordunuz. Ambülans? O da yoktu. Ankara’da havaalanı mı vardı? Araba? Ondan da mahrumdunuz. İlinizdeki üniversiteyi bile bizimkiler açtı. CB Yardımcımıza inanmıyor musunuz? Müjdeler veriyor: Elektrikli arabamız yollarda, Yerli uçağımız semalarda. Yakında uçan arabalarımız olacak. Başta Amerika olmak üzere Bütün dünya bizi kıskanacak. Senin derdin ne ey muhalefet? Bir de soruyorlar: “Ekonomiyi bu hale biz mi düşürdük?” “Ne istedilerse veren biz miydik?” “Açları doyurmak bizim görevimiz mi? Boş sorular. Hakikaten nankör bir muhalefet var. Olanları görmüyorlar, göstermiyorlar. Yaptıkları nankörlük değilse nedir?