Kıvanç El Yeni kabinede Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz ekonomi kökenli bir isim.
Kıvanç El
Yeni kabinede Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz ekonomi kökenli bir isim.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile birlikte ekonomide yeni bir dönemi hayata geçirmeye çalışacaklar… Belki de 4 yıldır uygulanan ve pek de olumlu sonuçları olmayan modeli değiştirecekler.
Şimşek’in Cevdet Yılmaz ile uyumlu çalışarak kısa vadede bir dizi yeni atama ve karar alması bekleniyor. Enflasyonla mücadele ve alım gücünü artırma hedefi ile göreve gelen Mehmet Şimşek’e yakın kurmaylar, “Erdoğan’dan bazı garantileri almasaydı görevi kabul etmezdi” yorumu yapıyor.
Bir önceki Kabinede en fazla tartışılan isimlerin başında gelen Süleyman Soylu’nun bakanlık dönemi, MHP’nin “kalmalı” taleplerine karşın artık son buldu. Erdoğan, İçişleri Bakanlığı’na Soylu gibi siyasetçi kimliği ağır basan bir isim yerine kamu görevleri ile ön plana çıkan Ali Yerlikaya’yı tercih etti. AKP içerisinde dahi tepki çeken isimlerden olan Soylu’nun bakanlığa devam etmek istediği ifade ediliyordu.
Kabinede en dikkat çeken atamalardan biri ise MİT Başkanı Hakan Fidan’ın Dışişleri Bakanlığı’na getirilmesi oldu. 27 Mayıs 2010 tarihinden bu yana, yani yaklaşık 13 yıldır MİT’in başında olan Fidan için Erdoğan, “sır küpüm” ifadesini kullanmıştı. MİT’teki görevi öncesi Başbakanlık Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulunan Fidan, Kürt sorununun çözümü için başlatılan süreçte aktif rol almış ve Erdoğan’ın talimatı ile “başbakan özel temsilcisi” olarak PKK yöneticileri ile Oslo’da görüşen isimler arasında yer almıştı.
Hakan Fidan döneminde nasıl bir dış politika izleneceği de birçok ülkede yakın takipte olacak. Bu dönemde özellikle Batı ile ilişkilerde yeni bir dönem olması beklenirken; “denge” yeni dönemde en fazla duyacağımız kelimelerden biri olacak. Türk dünyası ile ilişkilerin de yeni dönemde daha fazla konuşulacak başlıklardan olması da bir beklenti.
Hakan Fidan’ın yerine ise İbrahim Kalın atandı… Kalın’dan boşalan “Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğü”ne ise Akif Çağatay Kılıç atandı. Ancak Çağatay Kılıç, Kalın gibi “sözcü” mü olacak yoksa bu görev İletişim Başkanı Fahrettin Altun tarafından mı yürütülecek bu merak edilen soruların başında geliyor. Kulislere göre ise Altun, sözcülüğü fiilen artık kendisi üslenecek.
Adalet Bakanlığı’na atanan Yılmaz Tunç ise son olarak AKP Grup Başkanvekili olarak görev yapıyordu. 5 dönemdir milletvekili olan ve 14 Mayıs’ta aday gösterilmeyen Yılmaz Tunç da görev yaptığı dönemlerde sert polemiklerden kaçınan bir isim olarak biliniyor.
Kabineye dair Ankara’daki genel hava “olumlu” olarak yorumlanabilir. Peki Erdoğan, polemik ve tartışmalardan uzak bir kabineyi neden tercih etti?
Bu soruyu kime sorsak aynı cevap geliyor: Yerel seçimler….
AK Parti, 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde parti olarak 7 puana yakın ciddi bir oy kaybetti. Seçimi her ne kadar Erdoğan kazansa da tepkiler partisine yöneldi. Seçim gecesi “mesajı aldık” açıklaması boşa değil. Oy kaybında ana gerekçelerden biri de kullanılan “sert” ve “kırıcı” söylem. Ayrıca AK Parti, Kürt seçmendeki “olumlu” algısını da büyük oranda kaybetti. Bunda en büyük etkenlerden biri de Süleyman Soylu’nun İçişleri Bakanlığı’ndaki söylemi gösteriliyor.
Yerel seçimlere giderken AK Parti cephesinde hem daha kapsayıcı ve ılımlı bir söylemi görebiliriz, hem de Kürt seçmene yönelik yeni mesajları…
Erdoğan yerel seçimler için stratejik adımları atmaya başladı. Şimdi gözler muhalefetin nasıl adımlar atacağında…