Murat GÜRGEN İki yıllık sözleşmeye imza attı ama Türk futbolu adeta teknik direktör değirmeni. Daha sekiz hafta geride kalırken, Süper Lig’de takımların neredeyse yarısı hoca değiş...

Murat GÜRGEN İki yıllık sözleşmeye imza attı ama Türk futbolu adeta teknik direktör değirmeni. Daha sekiz hafta geride kalırken, Süper Lig’de takımların neredeyse yarısı hoca değiştirdi. Ankara’ya geldiği gün, ayağının tozuyla, şu soruyu sordum Emre Belözoğlu’na: “Sezon içinde hoca değişir, takım bir anda canlanır ama bir süre sonra idmanlar ağır gelir, forma bulamayan futbolcular hocayı istemez, puan kayıpları başlayınca da hoca gönderilir. Teknik direktörlerin makus talihini bu kez değiştirebilecek misiniz?” “Önemli olan takım olmak” dedi Belözoğlu. “Bunu başarmak için çalışacağım. Taraftarlarımız, oyuncularımız, yönetimimiz, hepimiz bir araya gelirsek seneleri uzatırız” diye noktaladı cümlesini. Tolunay Kafkas ayrıldıktan bir gün sonra Belözoğlu ile imza atılması dikkat çekmişti. Perde gerisinde ise değişikliğin ayak sesleri uzun süredir duyuluyordu Beştepe’de. Hatta öyle ki, yeni hocanın Başakşehir’de de yardımcısı olan Pierre Webo iki hafta önceki Konyaspor maçında tribündeydi. Belli ki takımı analiz çalışmaları daha o günden filizlenmişti. 39 yaşına kadar top koşturmuş, gençlere profesyonellik dersi vermişti. Öte yanda aşırı hırslı ve agresifti. Bu yapısı rakiplere itici gelse de hem onu hem de takımlarını başarıya taşımıştı. Tüm kariyeri İstanbul kulüplerinde ve Avrupa’da geçtikten sonra, bu kez Ankaragücü’nde çok farklı ve heyecanlı bir yolculuğa başladı. İlk sınavı Kayserispor karşısında verdi. 90 dakika tam da tahmin ettiğim gibi bitti. Futbolcular canlandı, Ankaragücü 3-0 kazandı. Taraftar yıllar sonra ilk kez rahat bir ikinci yarı izlerken, Sezen Aksu’nun dediği gibi, “İklim değişti, Akdeniz oldu” adeta. İmza atarken “Hedefim Kupa Beyi Ankaragücü’nü Avrupa’ya taşımak” diyordu Belözoğlu. Şimdi büyük beklenti hem onu gerçekleştirmesi hem de teknik direktörlerin makus talihini yenmesi.