AminiBİLGİSİZLİĞİN SONU GİDEN PARALAR

Futbolun yönetimini bilmeyenleri burunları pislikten kurtulmaz.
İşte onların sonuncusu Ankaragücü’ne ait.
Lafı uzatmadan konuya hemen gireyim.
2020’de Avusturya’dan Mustafa Amini isimli bir futbolcuyu Ankaragücü transfer etmek ister.
O dönemim Ankaragücü yönetimi, yapılması gereken bir takım işlerden habersiz, 2 milyon Doları Mustafa Amini’yi kağıt üzerinden transfer eder.
Elektronik posta ile yapılan imzalar atıldıktan sonra Mustafa Amini Başkent Ankara’ya gelmeden kulübün futbolcusu olmuştu.
Oysa...
Bu futbolcu ile sağlık raporu elde edilmesi gerekirken, o zaman çok bilmiş (!) yöneticiler bu duruma aldırış bile etmediler.
Sonuçta..
Mustafa Amini’nin uyanık avukatı, sağlık raporunu es geçen yöneticilerin imzaladığı sağlık raporsuz, sözleşmeyi elinde tutup, bir kez bile Ankaragücü formasını giymeyen futbolcunun durumunu, FIFA’ya bildirdi.
FIFA ise, eldeki sözleşmeye göre, futbolcuyu haklı bulup, Ankaragücü’nün 800 bin Euro ödemenisi istedi. Ödenme gecikince, apar topar Ankaragücü’ne transfer yasağı geldi.
Yöneticiliğin kenarından bile geçmeyenlerin  bu bilgisizliği koskoca Ankaragücü’nün başını yine sıkıntıya sokmuş oldu.

UNUTULMAYANLARIN ARASINDA

Gençlerbirliği’nde oynarken, karşısındaki büyüklerine ve kendinden küçüklere hep sevgilerini ve saygılarını sunan Ahmet Çalık, futbolumuzun unutulmazları arasına çoktan girdi.
Ankara'da geçirdiği trafik kazası sonucu genç yaşta hayatını kaybeden milli futbolcu Ahmet Çalık, vefatının üzerinden 2 yıl geçmesine karşın futbol sahalarında anılıyor.
26 Şubat 1994'te Ankara'da doğan Ahmet Çalık, futbola Gençlerbirliği altyapısında başladı.
Gençlerbirliği A takım formasını ilk kez 21 Nisan 2013'te Fenerbahçe ile oynanan Süper Lig maçında giyen Çalık, bu karşılaşmadaki başarılı performansıyla dikkat çekti.
Altyapısında yetiştiği Gençlerbirliği kulübünde genç yaşta kaptanlık görevini üstlenen Çalık, kırmızı-siyahlı takımla 118 maçta görev yaptı.
Arkasından Galatasaray ve Konyaspor formalarını giydi ve unutulmazlar arasına girdi.
Ancak...
Gölbaşı civarında geçirdiği trafik kazasıyla hayattan koptu.
Bu unutulmaz futbolcu, değil 2 yıl 102 yıl bile geçse, sporseverlerin kalbinden hiç çıkmayacak.

20240110 185349CAN PULAK ABİMLE...

Gazeteciliğe başladığım Büyük Zafer Gazetesinde 1961’den bu yana her zaman yan yana olduk.
Mesleğin sıkıntılarını omuz omuza karşıladık.
Sonra..
Kader onu daha büyük yerlere taşıdı.
Emekli olduktan sonra oturduğu Marmaris’te yaşantısını zaman zaman sporla da değerlendiriyor.
Can Pulak abim sıkı bir Ankaragüçlüdür. Bir dönem efsane başkan Nurettin Çarmıklı yönetiminde bulunup büyük işlerde hep ön sıralarda
yer aldı.
Şimdi...
Gazeteciler Cemiyetimiz tarafından ”2023’ün unutulmazı ödülünü” aldı.
Ödül töreninde o kadar çok seveninin olduğunu bir kez daha gördüm.
Doğrusu Can abimi kıskandım...
Kıskanırken, onun gibi dost abimle aynı çatı altında bulunmanın gururunu da yaşadım.

Ergun ÖztunaüUnutulmayanlar / ERGUN ÖZTUNA

16 Ağustos 1937 yılında Manisa'da doğdu. Ergun Öztuna, futbola Akhisar'da başladı. Ailece İzmir'e taşınmaları nedeniyle eğitimine Karşıyaka Lisesinde devam etti ve Karşıyaka spor kulübüne transfer oldu. Kısa zamanda İzmir Karması'nın değişmez oyuncusu oldu.  Karşıyaka'da oynadığı futbol, 1956 yılında henüz 17 yaşındayken Fenerbahçe'ye transfer olmasında etkili oldu. 1956-57 sezonunda en centilmen futbolcu ödülünü aldı. 1959 yılında Fenerbahçe'nin Türkiye Profesyonel Ligi'ndeki ilk golüne imzasını attı.
1963 yılında Bursaspor'un 1. Lig'deki ilk golünü de Ergun Öztuna kaydetti. Avusturya'da Austria Klagenfurt, Bursaspor, Karşıyaka ve Nazillispor'da kısa süre oynadıktan sonra, 1964'te Fenerbahçe'ye geri döndü. Kısa bir süre Rizespor'a kiralık olarak giden Öztuna, yaşadığı sakatlıklar ve ağır menisküs ameliyatları nedeniyle 1971 yılında futbolu Fenerbahçe'de noktaladı.
2010 yılında Fenerbahçe'nin 3000. golünü atan Alex de Souza ile 1. golünü atan Ergun Öztuna'nın formaları yapılan bir törenle Fenerbahçe Müzesi'ne konuldu. İzmir'de oynanan Macaristan maçı sonrası, beğendiği oyuncu sorulan Ferenc Puskás'ın "Ergun diye genç bir çocuk var onu beğendi" demesi ülke genelinde tanınmasını sağladı.
Sarı-lacivertli forma ile 2 İstanbul Ligi, 1 Türkiye Ligi şampiyonluğu yaşadı. Fenerbahçe taraftarı yüksek tekniği nedeniyle ona "Puşkaş" lakabını taktı. Ergun Öztuna 24 Mayıs 2024’de vefat etti.

ATLETİZMDE ANKARA’NIN ADI YOK

Dikkat ettiyseniz, sporlarımızın anası olarak gösterilen atletizmde Başkent Ankara’lı atletlerin isimleri kayıplarda. Geçenlerde İstanbul’da yapılan U20 Salon Atletizm Şampiyonası’nda dereceye girenlere ödülleri verilirken Başkent Ankara’nın adını boşuna arayıp, durdum.
Tesis fukarası olmaya mahkum edilen atletizmde Ankara’nın atletlerinin değil müsabaka yapacak, antrenmanları gerçekleştirecek bir salonu bile yok.
Bunun ayıbını ise, yetkililer taşıyor...

Dostluk; unutulmayacak kadar güzel ve sadece ender insanlarla yaşanacak kadar özeldir.