Süreyya ORAL Siyasette oy potansiyeli yüksek olan bir vaattir yeni il ve ilçelerin yapılması… Her seçim öncesi siyasilerin en ucuz vaadidir. Bu bir yerde umudun sömürülmesidir… Her...

Süreyya ORAL Siyasette oy potansiyeli yüksek olan bir vaattir yeni il ve ilçelerin yapılması… Her seçim öncesi siyasilerin en ucuz vaadidir. Bu bir yerde umudun sömürülmesidir… Her belde ilçe olmak ister, her ekonomisi biraz canlanan ilçeler il olmak ister… Ama bunların getirisi ve götürüsü ile hiç kimse ilgilenmez… Belki yeni yapılanma o bölgenin ekonomik gelişmişliğini olumsuz yönde etkileyecek.. Kimse bunlara bakmaz.. Yeterki il veya ilçe olalım diye çırpınırlar… Belki bazı ilçeler bürokratik işlemleri için il merkezlerine kadar gitmekten kurtulmak için bunu isterler… Devlet ayağımıza kadar gelsin isterler, bazıları da bizim buralar da büyük tesisler var ama bize ekonomik katkısı hiç yok diye düşünebilirler…Yani çok sığ düşüncelerle il ve ilçe olmak isterler… Özal’ın başbakanlık döneminde nereye gidilirse gidilsin her yerde açılan bir pankart vardı.. ”İlçe olmaz istiyoruz. Aşağı Fakılı beldesi”.. Bu pankartı en doğudaki toplantıda da en batıdaki toplantıda da görürdünüz… bu pankart bazı yerler de “Yukarı Fakılı” diye de açılırdı… Artık herkes ezberlemişti Yukarı ve Aşağı Fakılı’yı… Her yerde görülmesiyle ünlü bu pankart bir yerde yoksa izleyenlerin dikkatini çeker ve nedeni araştırılmaya çalışılırdı…. Geçen yıllar içinde Fakılı ilçe oldu mu, olmadı mı hatırlamıyorum. Devlet Bahçeli’nin yeni il ve ilçe vaatleri gündeme gelince hatırladım… Bir de seçimler de iktidar partisine oy çıkmayınca cezalandırılan ilimiz var .. O da Kırşehir.. 1954 seçimlerinde Demokrat Partiye oy çıkmayınca cezalandırılmıştı… Bu cezalandırılmanın şiirlere konu olan tekerlemesi de vardı.. “ Vilayetler ilçe olur, bu bir modern ceza olur.. Kırşehir’den ibret alda kes dilini tut çeneni” diye…