Güray SOYSAL
[caption id="attachment_268154" align="alignright" width="364"]
Güray SOYSAL
[caption id="attachment_268154" align="alignright" width="364"]
Rıza Çalımbay[/caption]
ANKARA, NEDEN İLK SIRADA DEĞİL…
Şu teknik direktörler, adeta rüzgar gülü gibi, futbolumuzda savrulup duruyor.
Yöneticilerin beceriksizliği sonunda, takım iyi gitmediğinde, ilk tekme teknik direktörlere vuruluyor.
Bu konuda Başkent Ankara, en istikrarsız kulüpler arasında yer alıyor.
Oysa…
Sivasspor’da durum öyle değil…
Süper Lig ekiplerinden Sivasspor, teknik direktör konusunda en istikrarlı ekip olarak ilk sırada yer alıyor.
Sivasspor, tam 3 yıl 9 ay 8 gündür Sivaslı teknik direktör Rıza Çalımbay ile çalışıyor.
Sivasspor’un ardından teknik direktörü ile en uzun çalışan ikinci takım Giresunspor. Yeşil-beyazlılar, teknik direktör Hakan Keleş’e takımı teslim edeli tam 2 yıl 7 ay 8 gün oluyor.
Hakan Keleş’in ise tekmeyi yeme konusu çok yakında olsa gerek.
[caption id="attachment_268155" align="alignright" width="315"]
Yurdakul Eröz[/caption]
SİYASETTE SPORUN SESİ OLACAK
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde Teftiş Kurulu Başkanlığını yapan Yurdakul Eröz, politikaya atlıyor.
Bir dönem Mengen Belediyesi Başkanlığı da yapan Yurdakul Eröz, Çankaya bölgesinden CHP’den Milletvekili olmak için kolları sıvadı.
TBMM’de sporun sesi olacağını söyleyen genç yönetici, sıralamaya seçildiği takdirde her zaman sporun ön planda olacağını söylerken, yapacağı işlerin bazılarını şöyle sıraladı:
*-Öğrenciler, gençler, kadınlar ve çocuklarımız spordaki demokrasi ile hep gündemde olacak.
*-Hukuk ve adalet her zaman önceliğimizde yer alacak.
*-Engelliler, kadın ve çocukların gelişimi için projeler üretilecek.
*-İnsana, hayvana ve çevreye her zaman öncelik verilecek
UNUTULMASI İMKANSIZ
Futbol oynadığı dönemlerde takımına olan faydası ile ön planda olan ve “Köfteci” diye tanınan Harun Erol Gençlerbirliği’nde unutulmaz 100’ler arasına girdi.
Bu konuda Harun Erol, “Gençlerbirlikli olmak ve Gençlerbirliği’nde oynamak, yaşamak, taraftar olmak hakikaten çok güzel bir onur! Herkesin bunu tatmasını, yaşamasını isterim. Gençlerbirliği farklı bir ekol...” diyor.
HER ŞEY CİMNASTİK İÇİN
Cimnastik Federasyonu Başkanı Suat Çelen geçenlerde, Uluslararası Cimnastik Federasyonu Başkanı Watanabe ve TMOK’un Başkanı Uğur Erdener ile görüşüp gerekli desteği aldı.
Yapılan görüşmelerde Türk cimnastiğinin hızlı gelişimi üzerinde duruldu. Bu arada FIG Başkanı Wataname depremzedeler için yardım edileceğini söylerken, TMOK ve Dünya Okçuluk Federasyonu Başkanı Uğur Erdener, gerekli desteğin devamlı olacağını açıkladı.
[caption id="attachment_268153" align="alignright" width="218"]
Hüseyin Akbaş[/caption]
HÜSEYİN AKBAŞ
1933 yılında Tokat’ın Muhat’ta ( Bugünkü Çevreli Kasabası) doğduğunda hayatın ona hazırladığı acıların ve oburların farkında değildi. İki defa ayağı kırılan, yöresinde başpehlivan olan ve doğduğu köyde; erkek olan herkesin güreş meydanlarında perdah attığı, güreşmek için günlerce bazen aylarca uzaklara giderek “Türk Gibi Kuvvetli, Muhatlı Gibi Güreşçi” ifadesini; bu eğri büğrü, cılız, çelimsiz vücuduyla dünyaya ilan etmiş olması; hakikaten ona güreş tarihinde kimsenin kolay kolay ulaşamayacağı bir şerefi taşımasına sebep oldu.
1953 yılında Muhat’tan Dünya şampiyonluğu için köyden ayrıldığında, elinde bir sepet yumurta vardı. Güreş, yapmak için dedesini ağaca bağlayıp kaçan; sabahtan akşama kadar çayırlarda güreş tutmaktan geri kalmayan; 12 yaşında Yıldız Dağı'nın eteklerinde yedi sekiz tane dev gibi çocuğu üst üste yenen; Hızır kuvvetini yüreğinde hisseden; mindere çıktığında, topal bacağını rakibine yem vererek, birkaç dakikada güreşçilerin sırtını yere getiren; minyon tipli “ Dünya Sakatlarının Yükselen Gururu” vasfını almış, şehirli olmaktansa köyle, köylüyle, yaylayla, koyunla, kuzuyla uğraşmakta büyük bir haz alan; gönül dünyasında hep Dumanlı yaylalarında bir sonsuzluk türküsünü “ Kınalı Koçu”yla birlikte söyleyen özbeöz Anadolu insanı bir güreşçiydi…
Girdiği uluslararası şampiyonlarda kürsünün en üstünde yer aldı. Sporu bıraktıktan sonra Milli takımı çalıştırdı. Bu arada kasabasının da Belediye Başkanlığını yaptı.
Güreşimizin efsaneleri arasında yer alan Hüseyin Akbaş 1989 yılında vefat etti.