Emel ZALALTUNTAŞ ‘’Nasıl davrandıkları için özür dilemek yerine, nasıl tepki gösterdiğin için özür dilemeni bekleyen insanlar tanıyacaksın.Bu insanlardan uzaklaş.’’ ROBİN SHARMA B...

Emel ZALALTUNTAŞ ‘’Nasıl davrandıkları için özür dilemek yerine, nasıl tepki gösterdiğin için özür dilemeni bekleyen insanlar tanıyacaksın.Bu insanlardan uzaklaş.’’ ROBİN SHARMA Bu cümleyi okuyan bir çok insanın haksızlığa maruz kalıp, haklılığını ispat etmek uğruna ne çok yorulduğunu tahmin edebiliyorum, üstelik ne kadar çok çaba sarfedersen bir o kadar haksız zannedilirsin ve bu da tahammül edilmesi zor görünen başka bir problem olur. Haklı olduğunu düşünen kişilerin yaşadığı bu durumun zamanında verdiği tavizlerin, koyamadığı sınırların ve diyemediği hayırların bedeli olduğunu düşünüyorum. Haklı olmak deyince çocukluk yıllarına gidiyorum kardeşinizle veya arkadaşınızla yaşadığınız bir sorun sonucunda, olaya dahil olan bir yetişkine haklı olduğumuzu ispat etmeye çalışırdık değil mi? Muhtemelen hepimizin böyle bir anısı vardır. Maruz kaldığımız olaydan daha çok haksız görünmekten korkuyoruz belki de. Üçüncü şahısların ne düşündüğü bizim için çok önemli değil mi? Eminim ki size haksızlık ettiğini düşündüğünüz kişide yüzde yüz kendini haklı zannediyordur. Zannetmek ne kadar tehlikeli bir şey, bunu kendimizde çok sık yapıyoruz, hep bir şeyleri zannediyoruz ve zannettiğimizin de gerçek olduğunu zannediyoruz. Hayat her zaman kolaylıkla akmıyor, karşımıza çıkan engeller bizi değiştiriyor, dönüştürüyor. Olması gereken de bu değil mi? Gelişmesi gereken yönlerimizin farkında değiliz, bazı terslikler olmazsa bunlarla yüzleşme şansımız nasıl olacaktı ki? Bazen benzer sorunlar yaşarız veya benzer tipteki insanlar bizi sıkıntıya düşürür. Bu bir talihsizlik değildir, hani deriz ya ‘’hep beni mi buluyor?’’ diye. Evet bir şey sıklıkla seni buluyorsa dön ve kendine sor ‘’Burda anlamam gereken şey ne?’’diye. Mevzu haklı olmak, olmamak değil senin duruşun, davranışların, sorun çıkmasın diye alttan alışların belki korkaklığın belki de reddedilmekten çekinmen… Haklılık savaşı sadece seni gerçekliğinden uzaklaştırır oysa senin kendine dair bir ipucu yakalaman açısından ne kadar önemli bir deneyimden geçiyorsundur. Bizler kendimize dair bir yolculuk için geldiğimiz şu hayatta kendimizden başka her şeyi anlamaya çalışıyoruz sanki biz kendimize kafa yormadıkça daha fazla deneyim yaşayarak debeleniyoruz.Hayal kırıklığına, öfkeye, intikama veya nefrete ihtiyacımız yok, bizi güçlendirecek özelliklerimizi bulmak ve ortaya çıkarmak için yaşadığımız bu deneyimler aslında bizim için bir fırsattır. Olaya hangi açıdan baktığınıza bağlı. Amacın haklı olmak mı? Bunu birilerine ispat etmek zorunda değilsin, kim olacağına karar ver. Yazımı HARUKİ MURAKMİ nin sözleri ile bitiriyorum’’ Fırtına geçtikten sonra nasıl atlattığınız hatırlamayacaksınız. Nasıl hayatta kaldığınızı da. Ancak bir şey kesindir; fırtınadan çıktıktan sonra fırtınaya giren insanla aynı insan olmayacaksınız.’’