Memur, işçi, emekli, dul, yetim, esnaf ve çiftçi 3 Temmuz Çarşamba gününe odaklandı.
Şükrü Karaman
Milyonlarca dar ve sabit gelirlinin maaş ve aylığına yılın ikinci yarısı için yapılacak zam oranı TÜİK’in 3 Temmuz saat 10.00’da duyuracağı haziran ayı TÜFE verisi ile netleşecek. Ocak-Mayıs sürecini kapsayan beş ayda TÜFE kümülatif yüzde 22.72 oranında gerçekleşmişti. Beklentiler altı aylık verinin yüzde 25-27 aralığında olacağı yönünde.
Hükümet aylıklara ek artış yansıtmazsa işçi, esnaf, çitçi emeklisi ile dul ve yetim aylığına yüzde 25 oranında veya bir miktar üzerinde zam yapılacak. En çok 10 bin TL’lik en düşük emekli aylığındaki kök tutarın artırılıp artırılmayacağı merak ediliyor.
3 milyon 666 bini aşkın SSK ve Bağ-Kur emeklisi ile dul ve yetimin 8 bin TL ve altında olan kök aylığında iyileştirme yapılmazsa bu kitle temmuzda sıfır zam alacak. Can yakan hayat pahalılığında sıfır zammın garibanları daha da içinden çıkılmaz hale sokacağı belli. Yılbaşına dek 10 bin TL ile geçinmek zorunda kalacaklar. Nasıl ayakta kalabilirler bu para ile?
8 bin TL ve altındaki kök aylıklar Hazine katkısı ile 10 bin TL’ye tamamlanarak ödeniyor. Dul ve yetimlerin eline geçen para bu tutarın da altında. Emekli sendikaları ile ana muhalefet partisi en düşük emekli aylığının net 17 bin 2 TL tutarındaki asgari ücrete eşitlenmesini ısrarla talep ediyor. Sıkı para politikasına karşın hükümetin en düşük aylıktaki kök tutarı artırabileceği belirtiliyor.
Temmuzda yüzde 10 oranında toplu sözleşme zammı alacak 6.5 milyonu aşkın memur ve memur emeklisinin maaşında yüzde 10’a yakın enflasyon farkı ile birlikte kümülatif yüzde 20 dolayında artış olması kuvvetle muhtemel. Onlar da 3 Temmuz’u iple çekiyor.
10 milyona yakın asgari ücretli de ara zam bekliyor. Hükümet ve patronlar önceden kapıyı kapatsa da sürpriz şekilde asgari ücrete ara zam yapılması olasılıklar dahilinde. Yoğunlukla özel sektörde çalışan emekçinin aldığı asgari ücrete ara zam devlete yük getirmediği gibi, aktif-pasif dengesi bozulan SGK’nın prim gelirlerini artıracak. Neden ara zamma karşı çıkılıyor. Sahi katı inat niye?
Emekliler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildiği 2028 yılından bu yana giderek yoksullaştı. 2018 yılında en düşük memur maaşı 2 bin 857 TL en düşük memur emeklisinin aylığı da 1.878 TL idi. En düşük memur emeklisinin cebine giren aylık, en düşük memur maaşının yüzde 69’una eşitti.
Aradan geçen 6 yılda en düşük memur emeklisi aylığı yüzde 553 artarak 12 bin 920 TL’ye yükseldi. En düşük memur maaşı ise aynı dönemde yüzde 1.908 oranında artışla 23 bin 215 TL’ye çıktı. Böylece en düşük memur maaşı ile en düşük memur emeklisi aylığı arasındaki gelir farkı yüzde 69’dan yüzde 38’e geriledi. Arada derin uçurum oluştu. Daha da açılacak fark.
İşçi ve Bağ-Kur emeklileri de 2028 yılından bu yana asgari ücrete göre ciddi oranda gelir kaybına uğradı. Emeklinin 2018’deki gelir düzeyine ulaşabilmesi için aylıklara en az 10 bin 688 TL tutarında seyyanen zam yansıtılması gerekiyor. Hayat pahalılığının boğduğu ak saçlılar insanca yaşanabilir aylık için meydanlarda hak arama mücadelesini sürdürüyor.
Herkesin gözü kulağı 3 Temmuz’da TÜİK’ten gelecek duyuru ve hükümettin olası refah payı açıklamasında.