Mehmet Necati GÜNGÖR 12 Adalar’ın Yunanistan’a Lozan’da verildiğini iddia edenlere çarpıcı bir cevap, eski Tarih Kurumu Başkanı tarihçi Prof. Yusuf Halaçoğlu’ndan geldi. İşin aslı çok başka. Anlayacağınız; 12 Adalar önce Uşi’de, sonra 1915’te Londra’da İtalyanlar’a verilmiş. Halaçoğlu ile telefonla görüştüm. Bu tarihi olayın detaylarını uzun uzun anlattı. Kendisine minnettarız. Zira, biz 12 Adalar’ın Osmanlılar tarafından verildiğini bilmiyorduk doğrusu. Sayın Halaçoğlu’nun açıklamalarından öğrenmiş olduk ki, bunu Lozan’a bağlayanlar büyük yanılgı içindeler ve milleti yıllar boyunca bu yalanla aldatmışlar. Halaçoğlu’nu dinleyelim: “UŞİ anlaşmasının ismini aldığı Uşi, Lozan’da bir semtin adıdır. 1912 yılında imzalanmış olan UŞİ Anlaşması İtalyanların tarihinde Lozan Anlaşması diye geçer. 1923 yılında imzalanan Lozan Barışı ile bu anlaşma birbirine karıştırılmasın diye bu anlaşmaya Uşi denmiştir. Bizim bildiğimiz Lozan Anlaşması’nda ise bilakis Ege’de birçok ada Türkiye’ye geçmiştir. Türkiye’ye Lozan Anlaşmasıyla geçen bu adalar ise 10 Yılda Yunanistan’a bırakılmıştır. Bugün Yunan papazlarının mangal yaptığı Ege adaları, uluslararası anlaşmalara göre halen daha Türklerindir.” Uydurma tarihçilerin martavalları bir kere daha bu açıklama ile açığa çıkmış bulunuyor. Prof. Halaçoğlu tarihçidir. 24. ve 25. Dönemlerde MHP’den Kayseri Milletvekili seçilmiş, bu partinin grup başkanvekilliğini yapmıştır. Bu günkü MHP ile fikren ve gönül bağı olarak uzlaştığı kanısında değilim. Bunu kendisine sormadım. Ancak, Halaçoğlu gibi ülkücü milliyetçilerin MHP’nin bugün savunduğu görüşlerle paralellik taşımasının mümkün olamayacağına inananlardanım. “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen aykırı ve zavallı tiplerin zırvalarına inananlar, bu tarihi gerçeklik karşısında belki birazcık utanmışlardır. 12 Adalar’ı İtalyanlara veren Uşi anlaşmasını Osmanlı Hükümeti adına imzalayanlardan birinin ise Rumbeyoğlu Fahrettin beymiş. Bu adam kim mi? Bu adam, Kuva-yı Milliye’nin karşısına Damat Ferit’in kurduğu Kuva-yı İnzibatiye ile çıkmış bir adamdır. Ve ne yazıktır ki, bu anlaşmaya hiçbir Osmanlı Padişahı itiraz etmemiştir. 12 adalar, bu anlaşmadan 3 yıl sonra yine Osmanlılar tarafından İtalyanlara verilmiştir. Halaçoğlu’nu hem tebrik ediyor, hem teşekkür ediyoruz. Birçok kimseyi böyle bir cehalettin kurtardığı için…