Ülkede futbol kurumsallaşmış düzeyde devam ederken, son günlerde medya üzerinden yapılan karşılıklı restleşmeler değerini ve önemini yitirme yolunda hızla ilerlemekte…

Mehmet Kısmet
Önce kulüp bazında birbirleri hakkında ileri geri hiçbir dayanağı ve kaynağı olmayan salvolar… Spor; anlam ve önemine binaen toplumların vazgeçilmez unsurları arasında yer alırken, futbol ise içinde bulunduğu kaotik ortam nedeniyle itibar kaybetmekte.
İtibarsızlaştırılmış futbolun genel anlamda spora olan katsından söz etmenin mümkün olmadığı bir ortam var şu anda… Her sözde her kelimede hatta her cümlede insanlığın temel taşları arasındaki spor, maalesef futbolda yaşanan kaotik ortamdan dolayı kendini geliştirmekten uzak kaldı.
TFF’nin kulüplerle olan diyaloğun artırılarak, futbolun ülke genelinde saygınlığının kazandırılması adına seçimle göreve gelen Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’nun da ilk etapta çare arayışları kaosa dönüşmüş durumda.
Kurumsal olarak gerek federasyon gerekse kulüpler, bu kavramın dışında kalan davranış içindiler. Resmiyetten uzak ciddiyetsiz ve kişileştirilmiş egoların mücadelesi ile çalkalanıyor ortam… Ne sporun popüler branşı futboldan söz etmek ne de anlamını yitirmekle yalnızlaştırılan kavramın bütünlüğünden.
Son medya üzerinden yapılan hesaplaşmalar moda haline geldi, adeta gelenekselleştirildi.  Kulüplerin kendi içindeki sorunlardan tutunda aralarındaki fikir ayrılıkları ve en önemlisi Federasyon ile olan sataşmaları ayan beyan ortada. İşin enteresan tarafı, işler yolunda iken yüzüne bile bakmadıkları, kötüleşince de kamuoyuna anlatmak için kapı kapı dolaştıkları medya.
Buralarda kendilerini anlatma çabalarının yanı sıra futbol dünyasında son günlerde yapılan popülizm, siyaseti de geride bıraktı… Üzüm üzeme baka baka karardığını göre; sporun popüler branşı futbolu da anlaşılan olumsuz yönde etkileyen unsur haline geldi popülizm.
 Başta TFF olmak üzere, bu kurumun varlık unsuru kulüplerinde artık başlarını ellerinin arasına alıp kaotik ortamdan uzaklaşma adına akıllarını kullanmaları daha sağlıklı…