Danışman rezaleti
Artun Talay
Artun TALAY
Bir de danışman rezaleti var. Danışmanlık firmaları kuşkusuz övgüye değer bir davranış olarak kaliteye yöneltirler. Sonra rekabeti aşmak için hızlılığı önerirler. Aslına bakarsanız danışmanlar doğru yanıtı veriyor gibidirler.
Ama bu yanıtlar her seferinde on yıl gecikmiş olmaktadır. Federasyonlara ve müşterilerine liderliği ele geçirmede değil ancak rakiplerini yakalamada yardımcı olmaktadırlar.
Yarının üstünlüklerinin mutlaka bugünkünden farklı olması gerektiğini anlamak gerekir. Çoğu kez danışmanlar uyum sağlama adı altında taklitçiliği bir erdemmiş gibi gösterirler. Aslında uyum sağladıkları şey genellikle rakiplerinin eski stratejileri olmaktadır.
Federasyon güçlü bütçesini en iyi parlak isimlerle desteklemişse bile, sektörün nasıl değişmekte olduğu konusunda tek önemli bir ipucu yakalamayı başaramamışsa yerinde sayar.
Olimpiyat oyunlarında on ve beş madalya arası alan ülkelerin federasyonları bu yüzden yerinde saymaktadırlar.
Hırvatistan, Güney Afrika, Çek Cumhuriyeti on madalya, Beyaz Rusya dokuz, Etiyopya, Türkiye, Sırbistan, İran, Kolombiya sekiz, İsviçre, Kuzey Kore, Gürcistan yedi, Yunanistan, Belçika ve Tayland altışar madalya aldılar.
Peki gelecek söz konusu olmadığına göre federasyon yönetiminin dikkatini işgal eden şey nedir?
Danışmanlara göre çare yeniden yapılandırma ve yeniden düzenlemedir.
Bunlar yarını tasarlamaktan çok bugünün işlerini düzeltmekle ilgilidir. Danışmanların önerileri geleceği tasarlama ve projelendirmenin yerine geçmezler.
Yeniden yapılandırma ve yeniden düzenlemede başarılı olan ama geleceğin projelerini üretemeyen bir federasyon, dünün işlerinin başarı ve getirisinin ancak bir adım önünde kalabilmek için çabalayıp durmaktan kendini kurtaramayacaktır.
Danışmanları olan birçok federasyon kendini büyük çaplı dönüşüm problemleriyle karşı karşıya bulur.
Genellikle, küçülme, maliyet, tasarruf süreçlerinin yeniden tasarlanması gibi konular üzerine yoğunlaşmaktadırlar. Ama bu girişimler son derece önemli olmakla birlikte kendi başına ne liderliği getirebilir, ne de geleceği kucaklamalarını sağlayabilir.
Yeniden düzenleme ve yeniden yapılandırma arasında fark vardır. Yeniden düzenleme hem iyileşme, hem de küçülme konusunda en azından umut verir.
Yeniden yapılandırmada ise federasyon geçici bir başarı sağlar ama sonra daha hızlı küçülme gerçekleşir.
Küçüldükçe çalışanların morali bozulur. Çalışanlar bu örneği daha önce başka yerlerde görmüşlerdir.
“Daha verimli hale gelmezsen işini kaybedersin, ayrıca daha verimli hale gelirsen gene işini kaybedersin.”
Çalışanlara federasyonların en değerli varlıkları olduğu söylenir. Ama onların gördüğü kendilerinin en kolay harcanabilen varlıklar olduklarıdır.
Çalışanlara “Haydi git limonu sık ama suyunu bize ver, biz bu suyu alıp daha iyi limonata yapmayı beceren birilerine vereceğiz denir. Buna rağmen gene kronometreler çalıştırılmakta ve işlerin daha hızlı ve daha az kayıpla nasıl yapılacağı sorusu sorulmaktadır.
Daha henüz kriz başlamadan ortam iyice düşman hale gelmeden böylesi bir ivedilik ruhu nasıl oluşturulabilir. Yeterli sayıda insanın çok geçmeden öğrenme ihtiyacını kavraması nasıl sağlanabilir.
Dinozorlarda olduğu gibi silinip gitme tehlikesi unutulmamalıdır.
Yorumlar