Ankaragücü deplasmanda oynadığı karşılaşmada, son saniyede yediği golle Amed Sportif Faaliyetler’e 1-0 mağlup oldu. Ama bu futbol değildi… Haydi her şeyi bir yana bıraktım diyelim, diyemeyiz de.
Bu zeminde nasıl futbol oynatılır?
Kesinlikle bu zemine futbol sahası denilemez.
Lafa gelince sporcu sağlığı her şeyden önce gelir.
Haydi bu safhayı geçtik, patates tarlasında bu maçı oynattınız.
Peki…
Böylesine kışkırtıcı bir ortamda, bu statta nasıl futbol oynanmasına izin verilir?
Kameraların ekranlara getirdiği, daha doğrusu yayın sorumlularının epeyce süzgecinden geçtikten sonra ekranlara gelen görüntüleri tüm Türkiye gördü.
Diyarbakır’daki karşılaşmada ev sahibi ekibin taraftarı sahayı yabancı madde yağmuruna tuttu, elinde avucunda ne varsa sarı -lacivertli oyunculara attı.
Başta ceza sahaları olmak üzere zemin, yabancı maddeden gözükmüyordu.
Sarı-lacivertli futbolcular kazanılan köşe vuruşu ve taç atışı sırasında tribünden atılan yabancı maddeler sebebiyle maç boyunca sorun yaşadı.
Oyunculara her seferinde adeta etten duvar polis koruması gerekti.
Tüm futbolcuları bu ortamda sakin kalabildikleri için yürekten kutluyorum.
Bu olaylar Ankara’da olsa şu an kaç tane siyasi çıkmış açıklama yapıyordu.
Hatta neler söylüyordu, neler?
Tahmin ediyorsunuzdur.
Çok sayıda eksiği olan Ankaragücü, böyle bir ortamda şansı yaver gitse galip gelebilirdi, puan çıkarabilirdi.
Niye böyle söylüyorum?
77.dakikada Kevin Varga’nın kullandığı faul atışında top üst direkten oyun alanına geldi. 83. dakikada Yusuf Emre Kesik’in ceza alanı içine gönderdiği topa Dorin Rotariu dokundu. Meşin yuvarlak üst direkten döndü.
Şu iki pozisyondan biri gol olsa skor çok farklı olabilirdi.
Tüm oyuncular, kapasiteleri doğrultusunda Ankaragücü formasına yakışır bir mücadele sergiledi.
Kaleci Ertaç Özbir başarılı bir performans sergiledi.
Deneyimli oyuncular Osman Çelik ve Mahmut Tekdemir’in kadroda olması Ankaragücü açısından büyük şanstı. Her iki oyuncu da yılların tecrübesiyle takımın böyle bir ortamda sakin kalmasını sağlamayı bildiler.
Söyleyecek fazla da bir şey yok…
Futbol bu…
Yenmek de var, yenilmek de…
Takım yetersizmiş, kadro sezon başında doğru kurulamamış..
Bunlar da, bu maç da unutulur.
Bu maçla ilgili akıllarda kalan tek şey ise, eski Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın Diyarbakır’a gidip camia adına özür dilemesi olur.