ODTÜ’lü Öğrencilerden Barınma Sorununa Kâğıttan Çözüm
Haber: Ahmet Çağatay Bayraktar
[caption id="attachment_296917" align="alignright" width="225"] Tasarım öncelikle okulda uygulandı[/caption]
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kalıcı ve geçici barınma sorunu gündeme geldi. Barınma sorununa farklı ve etkili bir çözüm ise ODTÜ öğrencilerinden geldi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencileri ve öğretim elemanlarının oluşturduğu ODTÜ Acil Tasarım Stüdyosu, deprem sonrası geçici veya uzun süreli, konteyner ve çadıra alternatif barınma çözümleri için kolları sıvadı. Japonya'dan Shigeru Ban Architects ve Voluntary Architects Network ile iş birliği yapan öğrenciler kâğıt masuraden evlerin deprem bölgesinde kullanılması için tasarım ve inşa aşamasında yer aldılar. Genellikle ambalaj sanayinde kullanılan, yapımında geri dönüştürülmüş kağıtlar kullanılan masura Türkiye’de de üretilen bir malzeme. Afetler sonrasında dünyanın çeşitli bölgelerinde geçici barınma ve geçici strüktür çözümleriyle tanınan, Pritzker Ödüllü, dünyaca ünlü mimar Shigeru Ban’ın da destek verdiği ‘Kağıt Masura Ev’ projesini, projenin yürütücüleri 24 Saat’e anlattı.
“Birçok Uzmandan Destek Aldık”
[caption id="attachment_296910" align="alignleft" width="178"] Arşç Gör. Gizem Güner[/caption]
ODTÜ Acil Tasarım Stüdyosu’nun “Sahip olduğumuz teorik bilgiyi acil durumlarda nasıl kullanabiliriz?” sorusuyla kurulduğunu söyleyen ODTÜ Mimarlık Bölümü Araştırma Görevlisi Gizem Güner, “6 Şubat’ta yaşanan depremden bir hafta sonra öğrencilerden mezunlara ODTÜ’lülerin katılımıyla oluştu. Her birimizin mesleki deneyimleri var ve farklı alanlarda bilgi sahibiyiz. İşe başlarken de acil durumlarda geçici barınma alanları konusunda pek de bilgimiz yoktu. Bu yüzden birçok uzmandan destek aldık. Bize kısa seminerler verdiler. Bu süreçte meslek odalarıyla iletişime geçtik. Hem bölgeye giden hocalarımız hem de orada yaşayan insanlardan deprem bölgesinin temel ihtiyaçlarını öğrendik. Bu ihtiyaçlara göre farklı gruplara ayrıldık ve her grup farklı projeler üzerine çalışmaya başladı. Bunlar arasında çadır, portatif tuvalet ve geçici hayvan barınağı projeleri var” şeklinde anlattı
Kağıt Masura 40 Yıldır Kullanılıyor
[caption id="attachment_296920" align="alignleft" width="404"] Projeye ünlü mimar Shigeru Ban da destek verdi.[/caption]
Bu projelerden birinin de Shigeru Ban ile yürütülen kâğıt masura ev olduğunu kaydeden Güner, “Kendisi 40 yıldır kâğıt masurayı mimaride kullanıyor. Örneğin deprem sonrasında spor salonu, depo gibi noktaların odalara ayrılmasında kâğıt masurayı kullanıyor. Kendisi de 1999 Gölcük depreminde kâğıt masuradan yaptığı projeleri uygulamıştı. Biz kendisi ile iletişime geçtiğimizde Ban’ın öğrencileri de Türkiye için bir proje yapmak istediklerini söylemişler. Bu tesadüf sonucu Ban’ı projesini uyguladık. Deprem bölgesinin yerel ihtiyaçlarını ve yerel malzemeleri de dahil ederek projeyi hayata geçirdik. Tüm malzemeleri temin ettikten sonra projenin inşa edilmesi ise 3 gün sürdü. Projenin tamamlanmasından sonra da Shigeru Ban’ı ODTÜ’de ağırladık” dedi.
“Ahşap Köy Evi Projemiz de Var”
[caption id="attachment_296911" align="alignleft" width="219"] Arş. Gör. Gizem Nur Aydemir[/caption]
ODTÜ’deki deneyimin Hatay’a aktarılması ise zaman almadı. Dünya Dışı Yaşam Mimarisi alanında çalışan Araştırma Görevlisi Gizem Nur Aydemir, projenin Hatay Defne’de bir ilkokulun bahçesinde uygulandığını söyledi: “12 saatlik bir inşadan sonra bahçeye kurulan tek katlı bina, şu anda ana sınıfı görevi görüyor. Taşıyıcı kolonlar masuradan duvarlar ise OSB ahşaptan oluşuyor. Zemin ve çatı ise kontplaktan. Acil Tasarım Stüdyosu olarak ahşap köy evi tasarımımızı da deprem bölgesinde uygulamak istiyoruz. Şu anda bu projenin prototipi üzerine çalışıyoruz. Ve bu tür tasarımların, öğrencilerin de katılımıyla artmasını hedefliyoruz.” Aydemir, ahşap ev projesini açık kaynak olarak atölyenin sosyal medya hesaplarında paylaşıldığını, böylece acil durumlarda isteyen kişilerin bu tasarımları ücretsiz şekilde kullanabileceğini ekledi.
Doğa Koşullarına da Dayanıklı
Kâğıt masura, genellikle büyük boyutlu ürünlerin ambalajlanmasında kullanılıyor ve Türkiye’de de üretiliyor. Aydemir, ürünü kullanmadan önce laboratuvarda incelediklerini söyleyerek, “Kâğıt nemli bir ortamda dayanıklı olmayabiliyor. Biz de nemli koşullarda malzemeyi inceledik ve dayanıklılığını artırmak için boya benzeri kaplama malzemeleri kullandık. Kâğıt masura bu yönden dayanıklı bir malzeme. Shigeru Ban da 40 yıldır kullanıyor. Ve yaptığı binalar da hala ayakta. Ve bu malzeme çelikle birleştirilerek yüksek tavanlı binalar da yapılabiliyor. Japonya’da bu teknikle yapılmış katedral, okul gibi binalar hala ayakta.”
60’lı Yılların Dayanışma Geleneğini Canlandırıyorlar
[caption id="attachment_296912" align="alignleft" width="215"] Arş. Gör. Ömer Faruk Ağırsoy[/caption]
Projenin, aldıkları eğitim yanından tamamlayıcı bir yanı bulunduğunu söyleyen ODTÜ Mimarlık Fakültesi Araştırma Görevlisi Ömer Faruk Ağırsoy, “Kâğıt masura projemizin daha da yaygınlaşmasını umut ediyorum. Projemizin hemen uygulamaya geçmesi de mutluluk verici. Deprem bölgesine gittiğimizde oradaki imkansızlıkları da görünce ne kadar doğru bir projeyi hayata geçirdiğimizi düşündük. Acil Tasarım Stüdyosu olarak ODTÜ’nün bir geleneğini de tekrar canlandırıyoruz. ODTÜ öğrencilerinin 1960’lardan gelen bir yaz stajı geleneği var. Buna göre öğrenciler belirledikleri bir köyde ihtiyaca göre bir yapı inşa ederler. 1975’e kadar devam ediyor bu gelenek. Sonrasında 2000’lerde tekrar başlıyor. Bazı kesintilerle devam ediyor. Bu okulun ruhunda böyle bir gelenek var ve biz neden devam ettirmeyelim diyoruz” şeklinde konuştu.
Kolektif Çalışma Deneyimi Sunuyor
[caption id="attachment_296921" align="alignleft" width="347"] Ekip Hatay Defne'de okul binası önünde.[/caption]
Atölyede lisans öğrencileri de gönüllü olarak yer alıyor. ODTÜ Mimarlık Fakültesi son sınıf öğrencisi Nusret Atakan Harmancı da onlardan biri. Harmancı, yaptıkları çalışmanın kolektif olduğuna değinerek, “Her arkadaşımız belli görevler üzerinde çalıştı. Kimi sosyal medyayla ilgilenirken kimi de deprem bölgesindeki ihtiyaçları belirledi. Her ne kadar mimarlık öğrencisi olsak da acil durumlarda barınma çözümleri üzerine bilgi sahibi değildik. Bu konuda uzmanlardan bilgi aldık ve bilgilerimizi pekiştirdik. Atölyemizde sadece mimarlık öğrencileri değil, başka bölümlerden öğrenciler hatta mezunlar da gönüllü olarak çalışıyor. Bu anlamda kolektif çalışma deneyimini yaşamak bakımından atölyemiz oldukça verimli işliyor” dedi.
Fotoğraflar: Acil Tasarım Stüdyosu ekibi
Bunlar da ilginizi çekebilir