Yeni spor yasası şirketleşmeyi dernek statüsünde olan kulüplere şart koşuyor.
Gençlerbirliği de bu şarta uymak için yeni yılda şirketleşme genel kurulu yapacak.
Ekonomik sıkıntı içindeki Gençlerbirliği için şirketleşme ilaç olacak mı?
Kişisel görüşüm şöyle...
Şirket hissesini alacak kişi yatırım yapacak ve kısa sürede ekonomik sorunlar aşılacak.
Altyapıdan futbolcu yetiştirilecek veya bulunacak genç oyuncular transfer edilecek ve parlatıp satılacak.
Gelir elde edilecek... Çark döndürülecek...
Başkan Niyazi Akdaş, Gençlerbirliği'nin şirketleşme ile kurtulacağını aksi halde amatör kümeyi boylayacağı savunuyor.
Başkan Niyazi Akdaş ile kısıtlı ekonomi bilgimizle şirketleşmeyi konuştuk.
Niyazi Akdaş bugüne kadar kulübe verdiği para karşılığında şirketten pay alacak.
Kulübe bir süredir maddi destek veren Cantürk Alagöz de hisse alacak.
Alagöz yatırım da yapacak...
Sonra takım Süper Lig'e çıkarılmaya çalışılacak.
İster Süper Lig, ister 1.Lig olsun bir kulübün şirket olsa da kara geçmesi olanaksız.
Bunu herkes biliyor.
Tek çıkış yolu altyapıdan oyuncu yetiştirilecek. Kadroya katılan genç oyucular da yıldız yapılıp satılacak.
Böylece kulüp döndürülecek...
Şirket kara geçerse ileride halka arz gündeme gelecek...
Niyazi Akdaş'ın planı bu...
Tutar mı ?
Niye olmasın...
Göle maya çalan bir ırkın evladıyız...
Ama kulüp bu tarzda yönetilirse işler pek de beklendiği gibi gitmez.
Kulübün her birimi ile profesyonelleşmesi gerekir.
Tamam futbolcuyu yetiştireceğiz. 
Peki nasıl parlatacağız? 
Nasıl iyi ücretle satacağız?
Nasıl taraftar sayısını artırıp sponsor bulacağız...
Taraftar sayısını artırmak için gecesini gündüzüne katan yöneticiyi paçasından çeken yöneticileri bilerek yönetime alarak mı?
Niyazi Akdaş da iyi bilir... Birçok iş kolunda yatırımı var.
Her iş kolunda profesyonel çalışanları var.
O nedenle de başarılı bir iş adamı.
Peki Gençlerbirliği'nde yöneticiler işlerinde ne kadar profesyoneller veya işlerini iyi yapıyorlar?
Gençlerbirliği'nin geleceğine büyük etki yapacak Spor Lisesi sönük bir şekilde açıldı?
Sevgili ağabeyim Ercüment Tunçalp ile birlikte Gençlerbirliği'ni en çok yazan-çizen isimlerin başında geliyorum.
Ama ben Gençlerbirliği basın sözcülerini tanımıyorum.
İsmini sorsanız google aramayı kullanmam gerekir.
Medyaya o kadar yakınlar ki...
Tanıyan gazeteci olduğunu da sanmıyorum.