Cuma akşamlarının fenomen dizisi "Kızılcık Şerbeti" nde "Alev" karakterine hayat veren oyuncu Müjde Uzman, hastanelik olmuştu. yaşadığı zorlukları ve duygularını dile getirmişti.

Arka arkaya paylaşımlarda bulunan Uzman, şu ifadeleri kullanmıştı: "Madem hala uyumadım. Çok düşündüm şu görselle alakalı, ama paylaşacağım. (Dünden bunlar bu arada) Çünkü. Bu bir ajitasyon paylaşımı değil öncelikle. Bu bir, "Lütfen artık uyanın, empati yapın, sorumluluk alın, hareketlerinizin sonuçları herkesi etkiliyor, tembelliği, kolaycılığı, hak yemeyi bırakın, düşünün, öğrenin, elinizi taşın altına koyun, yapın ARTIK!" adlı serbest çağrışım paylaşımı. İş zor değil, yoğunluk zor değil, İNSANLAR ZOR. Multitask olmak kendimi tanımlamayı en sevdiğim şeydi, şimdi ise ruhumun en büyük düşmanı. Kendi yapacaklarımı geçtim, etrafımdakilerin de her şeyini dinler, bilir, unutmaz, bir de hatırlatırdım. Asla ama asla üşenmezdim. Tek günde 3 gün gibi yaşar, yorulmaz, tam tersi hayat enerjime eklerdim. Hala 10 adım sonrasını bile şip diye planlar, bu sayede vakit kaybetmez, yapmak istediklerimden olmaz, daha fazla aktivite, daha fazla tecrübe, daha fazla YAŞAM! der sevinirim. Hiç kimse farketmese hatta yanlış anlasa bile herkesin işini gücünü kolaylaştırır, konforunu artırır, anılarını güzelleştirmeye çalışırım. Bu bana yük gelmez asla. Tam tersi; eğer yapmazsam, çünkü ancak yapmamaya çalışmam' gerekir, daha çok yorulurum. AMA. Hayatımda ilk defa TÜKENDİM."

Müjde Uzman

Çay ve tarçının buluştuğu nefis kek tarifi Çay ve tarçının buluştuğu nefis kek tarifi

Uzman sözlerine şu şekilde devam etti: "İşin kötüsü kimse inanmıyor. Herkesin bir teorisi var olmam gereken kişiyle ve sıkıntılarımla alakalı, en büyük sebep de mesleğim! Hayatım çok kolay, ışıltılı pırıltılı (ne demekse), para ve lüks içinde falan olmalıymış kesin. Huhu. Varolmak için önce, akıllı, çalışkan, genele uymayan huyları ve hobileri olan bir kadınsan, üstelik hem kadın hem de oyuncu olduğundan, belli ki tüm hayatın boyunca herkesi tek tek aptal olmadığına inandırman gerekiyor. Evden çıkıp eve dönene kadar güzellik, kilo, iş konuları. HER. GÜN. Sahi kimin işi bu kadar konuşuluyor? Ben başka şeyler konuşamayacak mıyım hiç? Sağlık sorunlarına da inanmıyorlar, ayrıca mesela spor yapmak istemem de saçmaymış, çünkü kilo almıyorsun ki ne gerek varmış. Anlatmaya çalışıyorsun, ama diyorsun iskeleti, kasları kim taşıyacak? Yer çekimi sürekli aşağı çekerken, kendi kendinize mi ayakta durabildiğinizi sanıyorsunuz? Yazık değil mi bedenimize? Neyse."  Uzman sözlerine: "Dünyanın en boş, en işe yaramayan cümlesi 'Halledersin yaparsın, aslan kaplansın' minvalindeki cümleler. Bir şey söylemeyin daha iyi. O an tek istediğimiz birinin sadece yanımızda durması. Çoğu zaman bunu bile istemiyorum. Bazen her şeyin çözümü olmaz. Karşı tarafın daha zorlandığı şeyler söylüyorsunuz." diye devam etti.

Bu açıklamaların ardından 'Tükenmişlik sendromu'na yakalandığına dair haberlerin yapılmasının ardından Uzman: "Ben herhangi bir sendroma yakalandım falan demedim. Şu kendine , magazin hesabı diyen, kim olduğu ne idüğü belirsiz, başkalarının hayatı üzerinden bir de yalanla para kazanan sitelere inanmaktan vazgeçin lütfen. Teşekkürler." ifadelerini kullandı. Uzman daha sonra, "Astımım var, astım tedavisi görüyorum. Bu da zaten senede bir iki kere olan bir kriz. İki konuyu bir birinden ayıralım. Ama şuna çok sevindim. Benim için popülerlik, tanınmak hiçbir zaman mesele olmadı. Hatta istemedim de... Çünkü bunun insanın özgürlüğünü kısıtlayan bir şey olduğunu düşünüyorum. İşimi yapıp evime dönmek istiyorum. Her çalışan insan gibi... Hayatımda ilk mesleğim de oyunculuk değil. Dün doğmadım"  ifadelerini de kullandı.

Editör: Deniz Ali Tatar