Bu fenomen olmuş yasak sözünü söyleyen bir cahilin kontrolündeki bölgeden mutlaka geçmiş veya geçmeye çalışmışsınızdır. Her Türk ‘’Yassah hemşerim’’ kelimelerini yan yana mutlaka hayatında bir kez de olsa duymuştur.
Bu iki kelime gerçekten bu topraklardaki eğitimin, özgürlüğün, insan kalitesinin, hatta siyasi tarihimizin kısa bir özeti gibidir. Taa Osmanlıdan günümüze ‘’yassah hemşerim’’in geçerliliği sürüyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında yaşanan cehaletle savaş, 1950’lerde sağ iktidarla son bulmuş, Osmanlının gerileme dönemine doğru zaman yolculuğuna çıkılmıştır.
Orta Asyalı atalarımızın aksine Osmanlı Türk milli kimliğinden çok İslam kimliğiyle öne çıkmıştır. Haremlerine doldurdukları yabancı cariyeler sayesinde Türk kanını az da olsa taşıyan şehzade ve padişahlar yetişmiştir. Neyse konumuza dönelim.
Yasaklar denince akla ilk 4. Murad gelir, ancak tüm padişahlar, dönemin siyasi ve ekonomik şartlarına uygun yasak ve kurallar getirmiştir. Bunun çoğu da padişah kullarının yani halkın yararına olacak kanunlardır.
Mesela, alkol, tütün ve kahvehaneleri ilk yasaklayanı 4. Murad olarak biliriz. Oysa 4. Murad’dan önce kahvehaneleri ilk Kanuni Sultan Süleyman ve sonra 3. Murad yasaklamıştır. 4. Murad ise Büyük İstanbul Yangınından sonra halkın bir araya gelerek, ayaklanıp isyan etmemeleri için kahvehaneleri yasaklamıştır. Yani önce Devlet-i Aliyeyi düşünmüştür.
Günümüze gelirsek, hamdolsun yasaklar, yolsuzluk ve yoksulluktan tek tek kurtuluyoruz. Yeni yeni herkesin kıskanacağı hastanelerimiz, hapishanelerimiz açılıyor. Hastanelerimiz Suriyelilere ve Afganlılara ücretsiz hizmet veriyor. Aynı şekilde hapishanelerimiz ise bazı siyasetçi, hukukçu, akademisyen ve gazetecilerimizi sık sık ücretsiz ağırlıyor.
Ruhsatsız silahlar, uyuşturucu, yaralama, cinayet, sokak çatışmaları çeteler ve birçok kriminal suçluya göz açtırmıyoruz. Onları hapishanelere atarak bedava hizmet vermiyoruz. Dışarıda bırakarak en büyük cezayı veriyoruz. ‘’Hadi bakalım bu pahalılıkla baş edin de görelim’’ diyoruz. E burası Türkiye Cumhuriyeti, var mı öyle Avrupa’daki gibi suç işleyip cezasız kalmak.
Hamdolsun ki biz bu adil günlerde yaşıyoruz. Ama eksiğimiz de yok değil. Osmanlıcılık oynamak için hazır ve nazır olan çok büyük bir kitlemiz var. Yani ‘’yassah hemşerim’’i daha çok duyacağız.