Eğitim

Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi Komisyon'da görüşüldü

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda değişiklik öngören kanun teklifinin tümü üzerinde görüşmeler TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda devam edildi.

Abone Ol

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi görüşüldü. 

AKP Ordu Milletvekili ve eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer başkanlığında toplanan komisyona MEB bürokratları yanında YÖK, Adalet Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı temsilcileri de katıldı.

Anayasaya aykırı önergesine ret

CHP, teklifin önce Adalet Komisyonu ile Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmesi gerektiğini savundu. CHP’nin teklifin Anayasa’ya aykırılık önergesi de AKP ve MHP’li üyelerin oylarıyla reddedildi.

CHP Milli Eğitim Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, kanun teklifinin eğitim sendikalarıyla görüşülmeden komisyona getirilmesini eleştirerek, "Bu kanun teklifinin bir amacı var. Milli Eğitim Akademisi'nde bu öğretmenleri çalıştırayım... Mülakat olmayacak dendi, mülakatla alayım. Sonra gözünün üzerinde kaşın var diyen ne kadar beğenmediğiniz, kendi ideolojinize uygun bulmadığınız ne kadar öğretmen varsa bunları daha memur ünvanı kazanmadan eleme amacıyla. Milli Eğitim Akademisi'nin olmaması gerektiğini söyleyen yok. 1 milyon 154 bin öğretmen varsa meslek içi eğitim alması lazım" dedi.

"Kimle yapacakmış bu Milli Eğitim Akademisi'ni"

Milli Eğitim Akademisi'nde eğitimi kimin vereceğini soran Özçağdaş, "Kimle yapacakmış bu Milli Eğitim Akademisi'ni. Yine o beğenmediği eğitim fakültelerinden alacak. Bunlar kim? Bunlar devlet memuru değil, bunlar sözleşmeli personel değil, bunlar kursiyer değil. Bunlara 14 bin lira veriyormuşsunuz. Tam olarak asgari ücrete denk getiriyorsunuz tebrik ederim. Çok açık söyleyeyim Anayasa Mahkemesi'nden dönecek" diye konuştu.

Özçağdaş, "Öğretmen ünvanı almış olanlara 'öğretmen adayı' diyemezsiniz. Bunun da Anayasa Mahkemesi'nden döneceğini göreceksiniz. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda öğretmenliğin tanımı yok. Disiplin yönetimleri yedi sayfa... Bu içerikleri kim verecek, dersleri kim verecek Sizin 'tarikat cemaat' dediğiniz bizim 'STK' dediğimiz bunlar derslere girecekler mi? Kanunda hiçbir şey görülmüyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ni kimin yazdığı belli değil" dedi. 

"Hak, ödev ve sorumluluklar var ama haklar yok"

Özçağdaş 13 yönetmelikle kanunun düzenleneceğini belirterek, "Dolayısıyla siz bir Öğretmenlik Meslek Kanunu da hazırlamış olmadınız" dedi.

Öğretmenlerin hak ve sorumluluklarının da kanunda tanınmadığına dikkat çeken Özçağdaş "4,5 sayfa, peki öğretmenlerin hangi haklarını tanımlamışsınız. Kürsü masumiyetleri var mı, iş sağlığı güvenliğiyle konular var mı? Hak, ödev ve sorumluluklar var ama haklar yok. Son derece otoriter, yer yer faşizan sadece dışarıya atmaya yönelik... Bu kanun teklifini getiren Bakanın bir tane derdi var. 'Bu milli eğitim içerisinde benimle aynı fikirde olmayan öğretmenler var yavaş yavaş hepsinden kurtulayım, yenisini de almayayım' diyor. Bu kanunun içerisinde eğitimin diğer bileşenleri yok. Hizmet sınıfındakiler yok. Kırsal bölgelerdeki öğretmenler yok. Proje okulları var. Bana elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin hangi insan evladı 2 bin kurumun tüm öğretmen ve müdürünü atayabilir" diye sordu. 

"İtiraf ettiniz"

İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat ise, taslağın gerekçesine dikkat çekerek, "İktidarda geçen 22 yıldır nitelikli öğretmen yetiştiremediğinizi itiraf ediyorsunuz" dedi. Sunat şöyle devam etti: 

"Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi diye getirdiğiniz öğretmenlik mesleğini tehdit edici ve özellikle sınırları belirlenmemiş, kervan yolda dizilir mantığıyla muğlak birçok ifadeyi içeren, bir akademi vasıtasıyla öğretmen atamalarını baskı altına alma hedefiyle hazırlanmış bir taslaktır.
Ülkenin en büyük meslek grubunu oluşturan öğretmenlerle ilgili meslek kanununda adaylık sürecinden emekliliğe, özlük haklarından disiplin hükümlerine kadar tüm süreçleri kapsaması beklenir ama öğretmenlik meslek kanunu teklifi bu haliyle, aday öğretmenlik, öğretmenliğe atanma ve daha çok Milli Eğitim Akademisi'nin kuruluşu gibi sığ bir alana sıkışmış görünmektedir."

Sunat, kanunla birlikte getirilecek olan Milli Eğitim Akademisi'nin, "yeni atanacak öğretmenleri baskı altına almak için yapıldığını" belirterek kanunun "meslek kanunu değil, Ceza Kanunu" olduğunu ifade etti.

"Aday öğretmenlere 14 bin TL harçlık verilecek"

Akademiye kabul gören aday öğretmenlere "14 bin TL harçlık" verileceğine dikkat çeken Sunat, "Bu çocuklar nerede kalacak? Ev mi tutacak, yurtlar mı olacak? Bunlar yok, hiçbir açıklık yok bu konuda" dedi. 

"Milli Eğitim Akademisi, eğitim fakültelerine paralel bir yapılanma"

Sunat Milli Eğitim Akademisi'nin, "eğitim fakültelerine paralel bir yapılanma içerisinde" olduğunu öne sürerek, "Önümüzdeki süreçte öğretmen yetiştirme işini herhalde devralmayı düşünüyorsunuz. Zaten denetim sisteminizin iflas ettiği bir düzende, siz, bir de öğretmenleri müfettişlerle
denetleyip görevlerini bir başka alana şey yapabileceksiniz yani, genel idare alanına yönlendirebileceksiniz; böyle bir şey söz konusu olması mümkün değil. Sunat, nitelikli öğretmenin yetiştirilmesi için "öğretmen liselerinin açılması" gerektiğini söyledi.