İSTANBUL (AA) - Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Öğretim programlarımızı bilimsel gelişmeler ışığında, eğitim bilimlerindeki yenilikleri, insan hakları ilkelerini ve milletimizin kadim değerlerini esas alarak yeniden yapılandırıyoruz. Bugün artık hem kendi kökleriyle barışık hem de dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz." dedi.

20 bin sözleşmeli öğretmen ataması tercih sonuçları, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı "24 Kasım Öğretmenler Günü ve Öğretmen Atama Programı"nda açıklandı.

İstanbul'daki bir otelde gerçekleştirilen programa, atama bekleyen öğretmenler ve aileleri katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, butona basarak ilk kura çekimini gerçekleştirdi.

Bakan Tekin, burada yaptığı konuşmaya kendilerine Türkiye'nin 81 ilinden gelen öğretmenleri İstanbul'da ağırlama imkanı sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şükranlarını sunarak başladı.

Öğretmenlerin, "İnsan, insanın gölgesinde yetişir" özdeyişinin içerdiği derin gerçekliği hakikate dönüştürdüğünü söyleyen Tekin, tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutlayarak, yeni öğretmenlere de eğitim yolculuklarında başarılar diledi.

Tekin, şunları dile getirdi:

İddia: MEB'den HÜDA-PAR'a yakın vakıfla iş birliği İddia: MEB'den HÜDA-PAR'a yakın vakıfla iş birliği

"24 Kasım, herhangi bir meslek grubunun onurlandırıldığı sembolik bir günü değil, hayatımızın her anına eşlik eden katkılarıyla üzerimizdeki hakları baki olan öğretmenlerimizin şahsında ve rehberliğinde idrak ettiğimiz Büyük Türkiye idealini yansıtmaktadır. Daha adil ve daha özgür bir dünyanın inşası için talipli olduğumuz büyük medeniyet vizyonumuzun her yönüyle ve tüm hedefleriyle birlikte somutlaşmasına karşılık gelen bu ideal, hiç kuşku yok ki maarif ordumuzun çabalarıyla hayat bulacaktır."

- "2024-2025 eğitim-öğretim döneminde üç temel politika"

Eğitimin, temel hak ve hürriyetlerin en güçlü teminatı olduğunun altını çizen Tekin, "Bizler, eğitim sistemimizi inşa ederken, demokrasi ve hukuk devleti prensibini, toplumumuzun her bir ferdine eşit ve adil fırsatlar sunan, inanç ve yaşam biçimlerini özgürce yaşayabilmelerini sağlayan bir teminat olarak görüyoruz. Her evladımızı aynı sevgi ve kararlılıkla kucaklayan bu yaklaşım, milletimizin kadim değerlerini çağın gerekleriyle mezcetmekte, güçlü ve özgür nesiller yetiştirmenin en sağlam zeminini oluşturmaktadır." dedi.

Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde şekillenen Türkiye Yüzyılı vizyonunun milletin köklü geçmişini çağın dinamikleriyle buluşturarak her alanda yükselmesini amaçlayan bir kararlılık ve dönüşüm ifadesi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Bu anlayışla eğitim ailesi olarak 2024-2025 eğitim-öğretim döneminde üç temel politikayı ana gündemimize almış bulunuyoruz: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin uygulanması, Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi’nin hayata geçirilmesi ve Okul-Aile İşbirliği’nin güçlendirilmesi. Her biri, eğitim sistemimizi daha ileriye taşımak, bireyden topluma uzanan güçlü bir bağ kurmak ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine emin adımlarla ulaşmak için stratejik bir adım niteliğindedir."

-"Dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz"

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin klasik eğitim paradigmalarından farklı olarak yalnızca bilgiyi değil, insanı merkeze alan, öğrencilerin ilgi, yetenek ve potansiyellerini esas alan bir anlayışı temsil ettiğinin altını çizen Tekin, "Maarif modelimiz, madde ile manayı, akıl ile duyguyu, birey ile toplumu dengeleyen bir vizyonun adıdır. Evlatlarımıza evrensel değerler kazandırırken onların kendi kültürlerine, tarihine ve medeniyetine bağlı bireyler olarak yetişmesini sağlayacak bir altyapı sunmaktadır. Eğitim alanında gerçekleştirdiğimiz bu köklü dönüşümle, sadece bilgi üreten değil; aynı zamanda bu bilgiyi insanlık yararına dönüştüren, değerlerine bağlı nesiller yetiştiriyoruz. Öğretim programlarımızı, bilimsel gelişmeler ışığında, eğitim bilimlerindeki yenilikleri, insan hakları ilkelerini ve milletimizin kadim değerlerini esas alarak yeniden yapılandırıyoruz. Bugün artık hem kendi kökleriyle barışık hem de dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz." diye konuştu.

Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin başarıya ulaşmasında en büyük güvencenin, eğitim sisteminin mimarları olan öğretmenler olduğunu aktararak, "Bu süreçte öğretmenlerimizin mesleki hareket alanlarını genişletmek, sınıf ve okul şartlarına uygun şekilde karar alabilmelerini desteklemek ve ihtiyaç duydukları teknik desteği eksiksiz sunmak en önemli hedeflerimizden biridir. Çünkü bizler biliyoruz ki her öğretmen, kendi öğrencilerini ve eğitim ortamını en iyi tanıyan rehberdir. Onlara sağlanacak özgürlük alanı ve destek, eğitimin niteliğini artıracak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirecek en büyük gücümüz olacaktır." değerlendirmesini yaptı.

- "Öğretmen adayları için Milli Eğitim Akademisi vurgusu"

Öğretmenlerin mesleki niteliklerini artırmak, çalışma koşullarını iyileştirmek ve onlara hak ettikleri itibarı kazandırmak için tarihi adımlar attıklarını dile getiren Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteğiyle çıkarılan Öğretmenlik Mesleği Kanunu ile öğretmenlik mesleğini yasal zeminde özel bir statüye kavuşturduklarını kaydetti.

Tekin, bu kanunun öğretmenlerin mesleki haklarını güvence altına alırken, uzmanlık ve başöğretmenlik gibi kariyer basamaklarıyla mesleki gelişimlerini teşvik eden bir yapıyı hayata geçirdiğine değindi.

Başarılı bir öğretmen yetiştirme sürecinin temelinde, öğretmenlerin görev öncesinde mesleğe tam anlamıyla hazır olmalarının yattığına dikkati çeken Tekin, bu doğrultuda, aynı kanunla öğretmen adaylarına staj ve öğretmenlik uygulaması süreçlerini güçlendirecek biçimde Milli Eğitim Akademisini kurduklarını aktardı.

Tekin, milli ve manevi değerlerle barışık ve çağın gerekleriyle uyumlu her türlü düzenlemeyi hayata geçirme gayretlerinin devam edeceğini belirterek, "Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de alandaki bütün paydaşlarla ve ilgili tüm aktörlerle diyalog kurmaya, onların görüş ve önerilerini almaya büyük bir özen gösterecek; öğretmenlerimizden, öğrencilerimizden, velilerimizden, ilgili STK temsilcilerinden ya da akademisyenlerimizden gelecek her türlü katkıya açık olacağız. Sizlerle birlikte yürümek, sizlere hizmet etmek bizim en büyük bahtiyarlığımızdır. Rabbim, sizlerin sabrını, emeğini ve fedakarlığını daim eylesin." dedi.

Bakan Tekin, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu topraklara emek veren, ter döken, nesillerimizi yoğuran tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü yeniden kutluyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmalarının ardından gerçekleştireceğimiz atama töreniyle aramıza katılacak değerli öğretmenlerimize de bir kez daha 'hayırlı olsun' dileklerimi iletiyorum. Sayın Cumhurbaşkanım, bu anlamlı buluşmayı onurlandırdığınız, bütün alanlarda olduğu gibi eğitimde de özgürleştirici ve demokratik kültürü konsolide edici devrimleriniz için, eğitimi bu ülkenin birinci önceliği haline getirdiğiniz için öğretmen arkadaşlarım, öğrencilerim ve milletimiz adına zatı devletlerinize en derin şükranlarımı arz ediyorum. Türkiye Yüzyılı’nı inşa yolunda sizin öncülüğünüzde attığımız her bir adımın, milletimizin istikbalini köklü medeniyet değerlerimizle yoğurarak güçlendiren bir maarif seferberliği olduğuna inanıyorum. Bu kutlu davada, köklü medeniyetimizin değerleriyle yoğrulmuş nesiller yetiştirerek ülkemizi daha müreffeh yarınlara taşımaya azim ve kararlılıkla devam eden zatı devletlerinizi ve kıymetli öğretmenlerimizi saygıyla selamlıyorum."

Tekin, Üsküdar Ahmet Ratıp Paşa Güzel Sanatlar Lisesi öğretmeni Gizem Aydın tarafından yapılan ve İstanbul'un fetih sahnesini yansıtan çalışmayı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a takdim etti.

Program, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öğretmenlerle hatıra fotoğrafı çektirmesiyle son buldu.

Kaynak: aa