Can PULAK
Çok yüksek katılımlı, çok beklentili, çok olgun bir seçim yaptık. Korkular, kuşkular, endişeler boşa çıktı. Beklenen olmadı yani..
Seçimde olayların çıkmasından, sandıkl...
Can PULAK
Çok yüksek katılımlı, çok beklentili, çok olgun bir seçim yaptık. Korkular, kuşkular, endişeler boşa çıktı. Beklenen olmadı yani..
Seçimde olayların çıkmasından, sandıkların kaybolmasından, oyların değiştirilmesinden korkuyorduk. AKP’nin kaybedeceğine öylesine inandırmıştık ki kendimizi, seçim gecesi ortalığın karışmasından endişe ediyor, sevinç gösterilerini bile erteleme kararı alıyorduk. Korkulan başa gelmedi ve çok heyecanlı ama çok sakin bir seçim yaşayarak, demokrasinin hakkını milletçe verdik, tadını çıkardık.
Yarımız sevindi, yarımız üzüldü sonuçlara. Sevinenler taşkınlık yapmadı, üzülenler sabaha kadar uyuyamadı sadece. Kim ne derse desin, seçimin güvenliğine ilişkin önlemler iyiydi. Oy verme düzen ve disiplini iyi sağlanmıştı doğrusu. Gerçi bir metrelik oy pusulası ile öteki küçük pusula hayli zorladı milleti. Kağıtlar iyi katlanacak, mühürler üste gelecek, zarflar yalanıp kapatılacak filan ama, yine de düzgün gitti işler. Geçmiş seçimlere baktığımızda, bu seçimin efendice yapıldığını söyleyebiliriz. Yiğidi öldür, hakkını ver.
Buraya kadar her şey tamam. Sandıklar açıldığında AKP’nin hezimetine bütün dünya şahit olacaktı. Muhalefet çok iyi bir kampanya yapmış, meydanlara inanılmaz kalabalıkları toplamış, çok gösterişli mitingler düzenlemişti. Reklam kampanyaları da fevkaladeydi. O ilkbahar gelecek vurguları, haydi Türkiye coşkuları, 6 lider ile iki belediye Başkanının söylemleri harikaydı. Gerçi biz ilkbaharı beklerken sonbahara yakalandık ama, yapacak pek bir şey de yoktu. Vaadler de iyiydi doğrusu. Bütçede olmayan parayı, bol keseden dağıtıp durduk yine de.
Kurban bayramında işçiye memura 15 bin lira verecektik. Atanamayan 100 bin öğretmeni atayacak, taşeron işçilerini devlete alacak, ev hanımlarına maaş verip sigortalarını da biz yatıracaktık. AKP ne yaptıysa biz tersini yapacak, usulsüzlük ve yolsuzlukların hesabını soracak, hak-hukuk ve adaleti gerçekleştirecektik. Daha çok hürriyet, basına tam özgürlük verecek, Parlamenter sisteme geri dönecektik. Fazla uzatmayayım, bu vaadlere bakıp da oy vermemek mümkün mü?
Oyları çantada keklik sayarak, akşam oturduk televizyonların başına. Çekirdek çitleyip durduk. Daha bir saat geçti geçmedi ki, sandıklar açılmaya ve hepimizi şaşkına çeviren sonuçlar gelmeye başladı. Hani depreme zamanında müdahale edemeyen AKP var ya, deprem bölgesindeki oyların çoğunu rahatça alıyordu. Maraş, Antep, Hatay, Malatya, Adıyaman sandıkları patlatıyor, AKP’ye oy yağdırıyordu. Anadolu-Karadeniz, Marmara bölgesi inanılacak gibi değil, AKP’ye basıyorlardı mührü.
Ekonomi tepetaklak olmuştu, enflasyon sürekli artıyor ve halkı ezerek yoksullaştırıyordu. Mutfaklarda yangın vardı. Ete, süte, yumurtaya hasretti milletimiz. Devletin elinde ne varsa satılıyor, hazine arazileri ve ormanlarımız yağmalanıyor, tarım alanları imara açılıyordu. Din siyasete iyice alet ediliyor, camilerde nutuklar atılıyor, Anayasa ve yasalar sürekli ihlal ediliyordu. Milli Eğitimde ipin ucu iyice kaçmış, iktidar aklına eseni uygulamaya kalkmış, sistemi ve rejimi (ben yaptım oldu)ya çevirmişti.
Yaptığı iyi ve daha fazla kötü işlerle Türkiye’yi tanınamayacak hale getiren yönetimin bu seçimden başarıyla çıkacağını beklemiyorduk doğrusu. Tüm anket şirketleri de yanıldılar, yanılttılar milleti. Eriyecek diye beklediğimiz MHP bile 50 mebus çıkardı. CHP’ nin tüm desteklere rağmen oyunu arttıramaması, 6’lı masanın üç protez ayağının (Deva-Saadet-Gelecek) CHP’ye katkıda bulunmak bir yana, 40 mebusunu da alması, şaşkınlıkları arttıran sonuçlardı. Onca gayret, onca çaba bir çırpıda heba olup gitmiş, millet ittifakı sonuçta Cumhur ittifakına yenik düşmüştü.
Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçimi için ikinci tur seçime gideceğiz. Bana sorarsanız, Recep Tayyip bu sefer farkı daha da fazla açabilir. Ama yapacak bir şey yok. Yine Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğiz, yine ona oy vereceğiz. Ümit fakirin ekmeği, ye Memed ye… Bu arada seçimin galibini kutlamak ve sonucun ülkemiz için hayırlı olmasını da dilemek lazım.