Genel

Uluslararası Basın Enstitüsü: "Etki ajanlığı düzenlemesinden tamamen vazgeçilmelidir"

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) öncülüğünde uluslararası gazetecilik kuruluşlarından oluşan heyet, Türkiye’de gündemde olan “etki ajanlığı” yasasının basın özgürlüğü açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çekti.

Abone Ol

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) öncülüğünde uluslararası gazetecilik kuruluşlarından oluşan heyet Gazeteciler Cemiyeti'nin ev sahipliğinde toplandı.

Kamuoyunda "etki ajanlığı" düzenlemesi olarak bilinen ve geçen hafta TBMM Genel Kurulu'ndan tekrar değerlendirilmek üzere geri çekilen maddeyi Gürcistan'daki "etki ajanlığı" yasası ile kıyaslayan IPI Avrupa Savunuculuk ve Programlar Direktörü Oliver Money-Kyrle, önerilen düzenlemenin basın özgürlüğü açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çekti. Gürcistan’daki benzer yasanın aksine Türkiye’deki düzenlemenin hapis cezası öngördüğüne dikkat çeken Money-Kyrle, yasa teklifinin "devlet yararı" ve "yabancı kuruluşların çıkarına çalışmak" gibi belirsiz ifadeler içerdiğini, bu durumun gazetecilere yönelik suçlamalara zemin hazırlayabileceğini belirtti.

Heyet, AK Parti’den ve bazı resmi kurumlardan randevu taleplerinin reddedildiğini ifade etti. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve RTÜK Başkanı gibi üst düzey yetkililerin de görüşme taleplerine yanıt vermediğine dikkat çekildi.

RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, sivil toplumla diyalog eksikliğine vurgu yaparak, basın özgürlüğüne yönelik yasalarla ilgili iktidarın söylemleriyle uygulamaları arasında ciddi bir tezat bulunduğunu söyledi. CPJ Türkiye Temsilcisi Özgür Öğret ise, dezenformasyon yasasının gazetecileri hedef almaması gerektiği iddia edilmesine rağmen, uygulamada bunun aksi bir durumun görüldüğünü ve yeni “etki ajanlığı” yasasının da muğlak ifadelerle benzer riskler taşıdığını aktardı.

ECPMF Temsilcisi Gürkan Özturan, Türkiye’de gazetecilere yönelik hak ihlallerinin ve yerel medya kuruluşlarının daraldığını vurguladı. Türkiye’de internet özgürlüğündeki gerilemenin de "Freedom House" raporlarıyla belgelendiğini belirtti.

Heyet, AB Delegasyonu ve 15’ten fazla ülkenin elçilik temsilcileriyle görüşerek gazetecilerin vize almakta yaşadıkları zorluklar gibi konuları da ele aldı. Türkiye’nin en çok vize başvurusu yapan ülkelerden biri olduğu, gazetecilerin uluslararası destek ve kaynaklardan yoksun kaldığı kaydedildi.