Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu Başkanı Hacı Ali Taylan, tüm Türkiye’yi etkileyen Kahramanmaraş depreminin ardından en çok göç alan şehirler arasında yer alan Başkent Ankara’daki kiralık gayrimenkul potansiyelini değerlendirerek, emlak ofislerinin barınma krizi yaşayan depremzedelere yönelik destekleri hakkında bilgi verdi
NAZ AKMAN/ANKARA- Türkiye, 6 Şubat’ta merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan ve 10 ili etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremin etkisiyle sarsıldı. Depremde evi yıkılan, hasar gören vatandaşlar çevre illere göç ederek, kiralık konut arayışına girdi. Mersin, Sivas, Kayseri, Ankara, Antalya ve Muğla ise en çok göç alan iller arasında yer alıyor. Barınma ihtiyacının karşılanmasını isteyen depremzedelerin konut krizi her geçen gün artara devam ediyor. Öte yandan mülk sahiplerinin depremden önceki kira bedellerini yüzde yüze yakın artırması ise depremzedeler tarafından tepkiyle karşılanıyor. Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu Başkanı Hacı Ali Taylan, en çok göç alan illerden biri olan Başkent Ankara’daki konut arzının talebi karşılayamayacağını ifade ederek, yerinden olan vatandaşın barınma krizine dikkat çekti. Taylan, “Kiralık konutlarda yüzde yüze yakın bir artış söz konusu” GSM operatörlerinin iddiasına göre, depremden önce 10 ilde sinyal veren 3 milyona yakın cep telefonu depremin ardından başka şehirlerde sinyal verdi. Bölgeyi terk edenlerin sayısının dört milyonu aştığı tahmin edilirken göç eden depremzedelerin fahiş kira artışına karşı yetkiler tarafından önlem alınması çağrısı da sürüyor. Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu Başkanı Hacı Ali Taylan, “Göçen alan diğer illerde olduğu gibi Ankara’da da mülk sahipleri kira fiyatlarını artırdı. Diğer illerde de depreme dayanıklı evlerin kira artışı söz konusu, özellikle Mersin’de anormal kira artışları yaşandı. Ankara’da satılıklarda herhangi bir atış yok ancak kiralık konutlarda yüzde yüze yakın bir artış söz konusu oldu diyebiliriz” dedi. “Ankara’da bu göçü karşılayacak yeterli konut yok” Başkentin deprem göçünü karşılayacak arzının bulunmadığını belirten Taylan, “Sayısal olarak şu an elimizde bir veri yok ancak GSM operatörlerinin cep telefonu sinyallerine göre dört milyona yakın kişinin yer değiştirdiği tahmin ediliyor. Deprem bölgelerinden çevre illere büyük bir göç dalgası yaşanıyor. Mersin, Ankara, Sivas, Kayseri, Muğla, İstanbul, Antalya gibi illere göç ediliyor. Bu göç dalgasında Ankara’nın payının ne kadar olduğu henüz tespit edilmedi. Ankara’da bu göçü karşılayacak yeterli konut yok. Enflasyonla birlikte kiralamalarda ciddi bir artış söz konusuydu, şu an itibariyle kiralamalarda arz fazlası olsaydı zaten fiyat artışları da gündemde olmazdı. Ankara’da yeterli konut yok” ifadelerine yer verdi. Emlakçılar hizmet bedeli almıyor Emlakçıların bu zor dönemde depremzedelerin yarasını sarmak için hizmet bedeli talep etmediklerini ekleyen Taylan, “Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Ankara’da da meslektaşlarımız bu konuda oldukça duyarlı davrandılar, herhangi bir hizmet bedeli almadan depremzedelere konut bulmaya çalıştı ayrıca mülk sahiplerine depozito verilmemesi konusunda da önemli bir çaba sarf ettiler. Kimi emlak ofisi sahiplerimiz depremzedelerimize eşya bulunması konusunda da yardımcı olmaya çalıştılar” diye konuştu. Ankara Emlakçılar Odası Başkanı Hakan Akçam da kira artışlarına ilişkin şikâyet aldıklarını, söz konusu şikayetleri ise Ticaret Bakanlığı bakanlığa ilettiklerini söyledi. Akçam, “Kira artışına ilişkin şikayetler geliyor. Ticaret Bakanlığı’nın fahiş fiyat ceza uygulaması var. 200 bin lira civarında bir ceza veriliyor. Bunun fırsatçı olan ev sahiplerine yazılmasını önemle istiyoruz. Bu konuda da biz destek vereceğiz” dedi. [caption id="attachment_265398" align="alignright" width="457"]
Ankara Emlakçılar Odası Başkanı Hakan Akçam[/caption]
Akçam, “emlak danışmanlarının sorumlu tutulması yanlış bir algı”
Akçam öte yandan depremlerin ardından bazı hukukçuların “ortaya çıkan büyük yıkımdan emlakçılar da sorumlu tutulmalıdır” sözlerine ilişkin de açıklama yaptı. Akçam, depremde yıkılan binalardan dolayı emlakçıların hukuki yönden kesinlikle bir sorumluluğunun olmadığını belirterek, “Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki 10 ilde yıkıma neden olan depremlerin ardından basında bazı hukukçuların/avukatların, deprem bölgesinde yıkılan binalarla ilgili müteahhitler ile birlikte sadece mühendislerin değil, daireleri 'depreme dayanıklı' adı altında satan ya da kiraya veren emlak danışmanlarının da hukuki yönden sorumlu tutulabilecekleri yönündeki açıklamalarını talihsiz bir düşüncenin ifadeleri olarak kabul ediyoruz. Depremde yıkılan binalardan biz emlak danışmanlarını sorumlu tutmaları yanlış bir algı. Önce, ruhsat veren yerel yönetimler, şantiye şefleri, müteahhitler, binayı kontrol eden, kaçak yapıya göz yuman, zemin ve deprem şartlarını göz önüne almayan kurum ve şahıslardan hesap sorulması gerekirken, biz bitmiş binaları satan ya da kiraya verilmesine aracılık eden kişiler olarak yine günah keçisi oluyoruz. Yıkılan binalardan Emlakçıların hukuki yönden kesinlikle bir sorumluluğu söz konusu olamaz. Ülkemizi büyük yasa boğan deprem felaketinin ardından hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifa diliyoruz” dedi.
Editör: Ahmet Ertüm
