Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel, sabah saatlerinde kayyım atandığı bildirilen Mardin Büyükşehir Belediyesi önünde konuştu.

Mardin halkına seslenen Özel, "Ben kiminle görüşmem gerekiyorsa, tüm diyalog kanallarını sonuna kadar zorlayacağım. Birileri kalkıp bizi çatışmanın bir parçası yapmak istiyorsa bu korkuya teslim olmayacağız" dedi. 

Kürsüde, Özel'in yanında Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve partililer de yer aldı.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu İslamofobi ve Irkçılık İnceleme Alt Komisyonu toplandı TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu İslamofobi ve Irkçılık İnceleme Alt Komisyonu toplandı

Özel'in konuşmasından satır başları şöyle:

*Mardin iradesini tanımayan, seçimle alamayan bir akıl Mardin Belediyesi'ne üçüncü kez kayyım atamaya kalktı.

*Ben haberi TV'de gördüğüm anda yanımdaki arkadaşım dedi ki, 'Tüh, Ahmet başkanı ziyaret edemeden görevden aldılar' Ben de ona dedim ki, Ahmet başkanı bugün ziyaret edeceğim. Mardin'in büyükşehir belediye başkanının kim olduğuna Erdoğan değil Mardinliler karar verir.

*Ben 1974 doğumluyum. Ahmet başkan ben doğduğumda CHP'den milletvekili idi. Erdoğan, İstanbul'da İl Başkanlığı yapıp Beyoğlu Belediye Başkanı olmak istediği dönemlerde Ahmet başkan SHP'den iki dönem milletvekiliydi."

*50 yıldır Mardinliler, Kürtler kendi iradeleri temsil etmek üzere her sandık önlerine konulduğunda Ahmet Türk'ü seçiyorlar. Bu irade ile inatlaşılmaz.

*Mardin'in iradesinin karşısında olanlara karşı sizin iradenizi selamlamak için buraya geldik.

*Elinde iki dönem burayı tutup da kurutanlar şunu düşünemediler. 'Biz bunu ilk kez yapmıyoruz. Görevden aldık bu sefer yüzde 58 ile getirdi' Ey Erdoğan, bu akla devlet aklı diyorsanız bu ne devlet aklıdır ne de milletin vicdanında bu akıl yoktur.

"Söz her zaman çözümdür"

*Demokraside söz kıymetlidir. Bugün haberi gördüğüm anda dedim ki artık sözün bittiği yerdeyiz. Bir kez daha uyarıyorum söz bitmesin. Söz kardeşliktir. Söz her zaman çözümdür. Sözsüz çözüm olmaz. Mardin seçimde sözünü söylemiş. O sesi kısmayın. Ben buradan Türkiye siyasetindeki tüm aktörlere çağrıda bulunuyorum. Bu kayyum meselesinde geri adım atın. OHAL döneminde çıkardığınız bu kanundan vazgeçin. İş kayyum olunca mahkemenin bitmesi beklenmeden kayyum atıyor ve diyor ki 'mahkemeyi beklemem'. Bu anlayış tamamen ötekileştiren, iten, kakan, halkı karşısına alan, demokrasiyi değil, devleti değil, düşmanlığı güçlendiren bir anlayıştır. 

"Korkuya teslim olmayacağız"

*Onun için yarından itibaren Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı sıfatıyla Başkan Ekrem İmamoğlu tüm siyasi parti liderlerinden, Erdoğan hariç Bahçeli dahil teker teker randevu isteyecek. Tüm belediyeler adına siyasi ziyaretleri hızla yapacağız. Ben kiminle görüşmem gerekiyorsa, tüm diyalog kanallarını sonuna kadar zorlayacağım. Birileri kalkıp bizi çatışmanın bir parçası yapmak istiyorsa bu korkuya teslim olmayacağız. Türkiye'nin Manisa'da da Mardin'de de büyük sıkıntı içinde olan yurttaşları var. İşsizlik var, yoksulluk var, hayat pahalılığı var. Bu sorunlar çözülmesin diye gençleri kavgaya sürüklemek istiyorlar. 

"İlle de barış demeye geldim"

*Devlet Bey'in Osmaniye'sinde Osmaniyeliler belediye başkanlarını seçebiliyorlar. Tayyip Bey'in memleketi Rize'sinde Rizelilerin dediği oluyor ama Ahmet Türk'ün Mardin'inde Mardinliler belediye başkanını seçiyorlar eğer Erdoğan'ın aday gösterdiğini seçseler görev yapacak, sizin seçtiğiniz seçilince kayyım atıyorlar. Bu mu eşit vatandaşlık?

*Ben diyorum ki Türkiye Cumhuriyeti'nde her Kürt; Manisalı, Rizeli, Osmaniyeliler kadar eşit hissedene kadar demokrasi mücadelesi vereceğiz. Bunun için ille de eşitlik; ille de kardeşlik, ille de barış demeye geldim.

*Be Allah'ın adamı 'devlet aklı, devlet aklı' diyorsun. Bütün Türkiye'ye kayyım atasan. Buna aklın öyle kesse, buna hakkın olsa ki hiçbirine yok ama Ahmet Türk'e gelince duracaksın. Ahmet Türk kayyım atanacak belediye başkanı değil.

Editör: Esin Özdemir