Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, beraberindeki Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ve Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner ile Silivri’deki Marmara Cezaevi’ndeki dört isme ziyaret gerçekleştirdi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı, Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ı, görevden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ile Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ı ziyaretinin ardından heyet, cezaevine yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta gazetecilere açıklama yaptı.
ANKA Haber Ajansı'ndan Çağatay Akyol'un haberine göre, “Mümkün olduğu kadar delillerin karartılmayacağı bir pozisyonda hiç kimsenin tutuklu olmaması lazım” diyen Yavaş, şunları söyledi:
“Ben hep şunu da söylüyorum. Hiç kimse yargılanmaktan muaf değil zaten. Hiç kimse yargılanmaktan da korkmuyor. Kaçma durumları yok. Suçları ağır cezalık değil. Belli bir cezayı öngörüyor. Peşinen de suçlu değil çünkü masumiyet karinesi vardır hukukta. Yani mahkeme kararı verip de kesinleşinceye kadar herkes suçsuzdur. Peki, o zaman niye tutuklular? Bu soruyu sormak gerekiyor. Özdağ da aynı şekilde cumhurbaşkanına hakaretten getirildiğini söylüyor ama uzun süre ifadesi alınmadan acele acele Kayseri’den dosya getirilip suç isnat edildiğini söylüyor. O da tutuklu. Ahmet Bey hakkında daha hiçbir iddianame hazırlanmamış. İkinci suçtan tekrar tutuklandı. Zaten tutuklu birinin kaçma şüphesi yok. Bir daha niye tutukluyorsunuz? Kaldı ki bilirkişi raporunda da görevi ihmal gibi bir suçlama yapılmış. Onda da zaten savcının ifade alma yetkisi yok. Önce İçişleri Bakanlığı’ndan izin alması gerekiyor gibi birçok hukuken sıkıntılı pozisyonlar var.
“Özgürlükleri kısıtlamak kolay bir hadise değildir”
Hukuk olmadan demokrasi de olmaz insan hakları da olmaz. Öncelikle bir defa hukuka herkesin uyması lazım ve hukukta hepimize öğrettiler. Tutukluluk, tutuklu yargılama, en son başvurulacak şeydir. Ağır cezalarda, kaçma şüphesinde başvurulacak bir şeydir. Deliller karartılacaksa yapılacak bir şeydir. Örneğin Gençlik Kolları Başkanımız bir tweet yüzünden hem evi arandı hem de polis nezaretinde gitti. Herkes tepki gösterince ‘Hayır. Gözaltı kararı vermedi’. Ben de şöyle bir tweet attım, ‘O zaman evi niye aradınız, tweet mi aradınız evde’ diye. Çünkü metin elinizde suç mu, değil mi? Bu yargılamadan sonra karar verilecek. Diyeceğim odur ki, kişileri özgürlüğünden etmek, özgürlüklerini kısıtlamak kolay bir hadise değildir. Israrla birkaç gündür bütün yayınlarda söylüyorum. Bir defa hukuk şöyle bakar. Herkesi tutuklamayın. Hele suçsuz insanları, beraat etme ihtimali olanları hiçbir zaman tutuklamayın. Bırakın bin tane suçlu gezsin. O kadar önemli değildir. Elbette önemlidir ama o bir kişinin haksız yere tutukluluğu, bin kişinin suçu olduğu hâlde gezmesinden daha önemlidir der. Biz kendilerine geçmiş olsun dedik, sabır diledik. İnşallah en kısa zamanda da aramızda olurlar.”