İSTANBUL (AA) - İstanbul'da bir otelde "Ümmetin Uyanış Öncüsü Filistin" başlıklı 7. Kuala Lumpur Forumu Konferansı'nın açılışı gerçekleştirildi.
Üç gün sürecek konferansın açılışına, Türk ve yabancı sivil toplum kuruluşları temsilcileri, akademisyenler, gazeteciler ve çok sayıda davetli katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferansta Kuala Lumpur Forumu'nu anlatan video gösterildi.
Programa video mesaj gönderen eski Malezya Başbakanı ve Kuala Lumpur Düşünce ve Medeniyet Forumu Başkanı Mahathir Muhammed, Filistinlilerin 7 Ekim 2023'te dünyaya vatanlarını savunmak için her şeyi yapacakları mesajını verdiklerini belirterek, Aksa Tufanı Operasyonu'nun "uyanış" olduğunu kaydetti.
Aksa Tufanı'nın ayrıca ABD ve Avrupa'dakiler gibi dünya çapında Filistin'e destek gösterilerine yol açtığını kaydeden Mahathir, "Tüm bu gelişmeler, İsrail anlatısının çökmesine yol açmıştır ve siyonizmin yalanlarını ve kandırmalarını gözler önüne sermiştir." dedi.
İslam düşmanlarının mezhep ya da grup ayrımı olmaksızın Müslümanlara saldırdığına işaret eden Mahathir, "Bizi Müslüman ve terörist olarak görüyorlar. Mezheplerimize bakmaksızın, bir araya gelmezsek ve bölünürsek, tek tek yok olmaya mahkum oluruz." diye konuştu.
Mahathir, ABD ve diğer Batı devletlerinin İsrail'in Gazze'deki soykırımını "onaylandığı ve buna göz yumduğunu" belirterek, bu duruma karşı koyulabilmesi için Müslümanların birlik olması gerektiğini vurguladı.
- "Yeni bir dönemin fitilini ateşlemiş durumdayız"
Kuala Lumpur Düşünce ve Medeniyet Forumu Genel Sekreteri Abdurrezzak Makri de Gazze'de Aksa Tufanı operasyonu ile "Kudüs ve ümmetin uyanışı için yeni bir başlangıç" yaşandığını dile getirdi.
İslam dünyasının kalkınmasının kendilerinin sorumluluğunda olduğunu kaydeden Makri, birlik olmanın önemine dikkati çekti.
Makri, Filistin davasının ümmetin birleştirici unsuru olduğunu belirterek, "Gazze'deki kardeşlerimiz öyle bir kahramanlık gösterdi ki dünya genelinde bir uyanış başlattılar. Bu süreç henüz sona ermedi ancak yeni bir dönemin fitilini ateşlemiş durumdayız." değerlendirmesini yaptı.
Kuala Lumpur Düşünce ve Medeniyet Forumu Başkan Yardımcısı Şeyh Hasan El Dedo da Aksa Tufanı operasyonunun yıl dönümünde İslam dünyasının yeniden dirilişine şahit olduklarını söyledi.
Aksa Tufanı'nın sadece bir direniş hareketi olmadığını vurgulayan Dedo, "Önce korkaklıktan kurtulduk. Korkaklıktan kurtulduğumuz anda dillerimiz de özgürlüklerine kavuştu ve artık içimizdeki kanaatlerimizi dile getirebilir olduk. Dolayısıyla fikirlerimizi kolaylıkla ve özgür bir şekilde söylemeye başladık. Böylelikle Batı'ya olan bağlılığımız bitmiştir." ifadelerine yer verdi.
Batı'nın ve uluslararası kurumların insan hakları konusundaki ikiyüzlülüğünü de eleştiren Dedo, "Siyonist İsrail’in zulmü, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi gibi uluslararası kurumların sessizliği ile devam ediyor. " değerlendirmesini yaptı.
- "Filistin bizim temel davamızdır"
Uluslararası Müslüman Alimler Birliği Başkan Yardımcısı Issam El Beşir, Müslümanların mezhep savaşlarıyla meşgul olmaması ve Filistin davası için beraber çalışması gerektiğini belirterek, "Hepimizin tek bir yerde bulunup mezhepsel savaşlara hayır deyip siyonistlere karşı durmamız gerekmektedir. Bu önümüzdeki meydan okumalara karşı güçlü cevap verebilmemiz için birlik olmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Aksa Tufanı operasyonunun Müslümanların iradesini yeniden harekete geçirdiğini kaydeden Beşir, "Son zamanlarda farklı yollarla Filistin davası bize unutturulmaya çalışıldı. Filistin bizim temel davamızdır." diye konuştu.
Beşir, Aksa Tufanı operasyonunun ayrıca Müslüman ruhunu inananlara geri kazandırdığını belirterek, "Kefenlerimize girdiğimizde sadece biz girmiyoruz, kazandığımız iyilikler de bizimle geliyor. Aksa Tufanı'nın bize verdiği ruh budur. Yenilenme ruhuna Aksa Tufanı'yla yeniden kavuştuk." dedi.
İslam aleminin içinde bulunduğu durum nedeniyle birçok "müceddid" ihtiyacı olduğunu aktaran El Beşir, "Müslüman alimler son 100 yıldır her yüzyılın başında sadece bir müceddid olabileceğini konuşuyordu. Bugün farklı bir boyut var sadece bir müceddid olması yeterli değil." değerlendirmesini yaptı.
- "Türkiye dünyada İslam ülkeleri arasında Gazze'ye destek olan birinci ülke"
Kudüs ve Filistin'i Destekleme Küresel Koalisyonu Munir Said, İsrail'in kuruluş sloganı ve bayrağının Fırat Nehri'nden Nil Nehri'ne kadar olan bölgenin kontrolüne adandığını belirterek, Filistin halkının yıllarca İsrail'in zulmüne uğradığını ve siyonist düşüncenin Filistinlileri eritmeye çalıştığını belirtti.
Aksa Tufanı'nın bunu değiştirmeye çalıştığını aktaran Said, "Tufan aynı zamanda bütün insanlar tarafından destek buluyor. Türkiye mesela dünyada İslam ülkeleri arasında Gazze'ye destek olan birinci ülke. Dünyada Filistin'e destek vermeyen tek bir yer bilmiyorum, Haniye'nin şehadetinden sonra gıyabi cenaze namazı her yerde kılındı, bu bir göstergedir." ifadelerine yer verdi.
Said, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Orta Doğu'da yeni haritaların çizilmesine yönelik açıklamalar yaptığını ve bu açıklamaların yalnızca Filistin halkına ya da direnişine değil bütün İslam alemine karşı "düşmanlık" olduğunu vurguladı.
Bereket Uluslararası İnsani Yardım Çalışmaları Derneği Başkanı Şeyh Ahmed Brahimi de Aksa Tufanı'nın ortaya koyduğu direniş sayesinde daha önce İslam'ı duymayan insanların İslam hakkında bilgi sahibi olmaya ve Müslüman olmaya başladığını belirtti.
Aksa Tufanı'yla "korkaklığa, korkaklara ve yalnız bırakılmışlık hissine karşı savaş verildiğini" kaydeden Brahimi, "Dünyanın her yerinde bu zulümle nasıl mücadele edebiliriz demeyen insanlarla dolu maalesef. Oysa Aksa Tufanı, daha önceleri kurtulmamız mümkün olan zihinsel prangaları yıkmamıza sebep olmuştur." dedi.
Açılış konuşmalarının ardından konferans konularının ve ana temaların sunumu yapıldı.