İzmir'de DİSK Ege Bölge Temsilciliği tarafından düzenelenen eylemle Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyum atanmasını protesto edildi.
Basın açıklamasında bulunan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, son dönemde en temel demokratik haklarından biri olan seçme ve seçilme hakkının kayyum uygulamaları ile gasp edildiğini belirterek, şunları kaydetti;
"Bu anti-demokratik uygulamanın son örneği, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in gözaltına alınması ve ardından Esenyurt Belediyesine kayyum atanması olmuştur. Halkın iradesinin, vatandaşın özgürce seçme ve seçilme hakkının böylesine pervasızca hiçe sayılması kabul edilemez. Bu müdahalenin hukuki değil, siyasi bir hamle olduğu açıktır. Geçmişte de halkın reddettiği bu anti-demokratik yöntemlere devam edilmesi kabul edilemez. İktidar, daha önce kayyum atamaları ile sonuç alamadığını, halkın bu yöntemi reddettiğini görmüş olmasına rağmen, yine aynı antidemokratik yola başvurmaktadır. Halk, sandıkta bu yönteme ve iktidarın baskıcı uygulamalarına net bir şekilde 'hayır' demiştir. Fakat iktidar, sandıkta aldığı bu güçlü mesajı görmezden gelerek otoriter ve baskıcı yöntemlerle demokrasiyi askıya alma çabasını sürdürmektedir. İktidar, siyasi geleceğini korumak adına her türlü yolu mubah görerek, kendi çıkarları uğruna halk iradesine set çekmekte, halkın demokratik tercihlerine ipotek koymaktadır.
"Demokrasilerde, seçimle gelen seçimle gider"
Demokrasiye ve adalet ilkelerine aykırı bu uygulamaya derhal son verilmesi gerektiğini belirten Sar, sözlerine şöyle devam etti;
"Yargı süreci devam ederken, halk tarafından seçilmiş bir belediye başkanının yerine kayyum atanması, belediye meclisinin yok sayılması ve bir memurun göreve getirilmesi, hiçbir demokratik ülkede kabul edilebilecek bir yöntem değildir. Bu uygulama hem Anayasa’ya hem de Türkiye’nin imzaladığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve evrensel hukuk ilkelerine tamamen aykırıdır. Demokratik hukuk devleti ilkelerine ve temel insan haklarına aykırı olan bu uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Unutulmamalıdır ki demokrasilerde, seçimle gelen seçimle gider.
Halkın iradesine ve demokrasiye yapılan bu saldırıya karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Halkın iradesine yönelik yapılan bu operasyon, sadece bir belediyeye değil, tüm Türkiye’de demokrasiye yapılmış bir saldırıdır. Türkiye halkına ve tüm demokrasi savunucularına bir kez daha sesleniyoruz: Halkın iradesini hiçe sayan kayyum uygulamalarına ve demokrasiye karşı yapılan her türlü müdahaleye karşı omuz omuza, kararlılıkla direnmeye devam edeceğiz."