Çanakkale'de 3.7 büyüklüğünde deprem Çanakkale'de 3.7 büyüklüğünde deprem
İSTANBUL - Silahlı saldırı sonucu Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in öldürülmesi, Danıştay 2. Daire Başkanı Mustafa Birden, üyeler Ayla Gönenç ve Ayfer Özdemir ile tetkik hakimi Ahmet Çobanoğlu'nun yaralanmasına ilişkin dava kapsamında hükümlü bulunan Arslan'ı cezaevinde asılı olarak hareketsiz halde bulan görevliler, durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Sağlık ekiplerince yapılan incelemede hayatını kaybettiği belirlenen Arslan'ın cenazesi, otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Danıştaydaki kanlı saldırıya giden süreç, Danıştay 2. Dairesinin 8 Şubat 2006'da verdiği başörtüsü kararıyla başladı. Daire, okula geliş gidişlerinde türban takan öğretmen Aytaç Kılınç'ın, anaokuluna müdür olmasını sakıncalı buldu. Kamuoyunda büyük tepkilere neden olan karar sonrası 17 Mayıs 2006'da avukat kimliğiyle üzeri aranmadan Danıştayın Necatibey Caddesi'ndeki eski binasına gelen Alparslan Arslan, kararı veren Danıştay 2. Dairesinin heyet odasında kanlı baskını düzenlendi. Arslan, Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden, üyeler Ayla Gönenç, Mustafa Yücel Özbilgin, Ayfer Özdemir ve Kamuran Erbuğa'dan oluşan 5 kişilik heyetin toplantısı sırasında müzakere salonuna girerek ateş açtı. Saldırıda üye Mustafa Yücel Özbilgin hayatını kaybederken Mustafa Birden, Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve Ahmet Çobanoğlu yaralandı, saldırıdan sonra kaçmaya çalışan Alparslan Arslan ise Danıştay binası içinde yakalandı. Yargılama süreci Danıştay 2. Dairesi üyelerine yönelik silahlı saldırıyla ilgili açılan davanın görülmesine, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde 11 Ağustos 2006'da başlandı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Alparslan Arslan hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya, yerine yeni bir düzen getirmeye, fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek" suçundan ve "Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Yücel Özbilgin'i, "tasarlayarak ve yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmek" suçundan ayrı ayrı 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme, sanıklar Osman Yıldırım, Erhan Timuroğlu ve İsmail Sağır'ı ise "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya, yerine yeni bir düzen getirmeye, fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek" suçundan müebbet hapisle cezalandırdı. Süleyman Esen'e "silahlı suç örgütünün üyesi olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verilirken, sanıklar "patlayıcı madde bulundurmak ve taşımak", "kişiler arasında korku, kaygı ve panik yaratacak şekilde patlayıcı madde kullanmak", "tasarlayarak ve yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüse yardım etmek" suçlarından çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.

Editör: Ahmet Ertüm