Erva Gün

Özelleştirilmesi 1.5 ay kadar önce gündeme gelen Ankara - Çayırhan Termik Santrali'nde işçiler, özelleştirme sebebiyle işsiz kalacakları endişesiyle eylem başlattı. Nallıhan ilçesinde bulunan santrale kendilerini kitleyen 500 madencinin direnişi 8'inci gününde devam ediyor.

2000 yılında Ciner Grubu’na ait Park Termik Elektrik Sanayii ve Ticaret A.Ş’ye 20 yıllığına devredilerek 2020’de yeniden devlete geçen Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesi bekleniyor.

Halihazırda Elektrik Üretim A.Ş.’ye (EÜAŞ) ait olan santral ve arazileri, “Varlık Satışı” ve “İşletme Hakkının Verilmesi” yöntemleriyle bir bütün olarak satışa sunulacak. Özelleştirme İdaresi’nin duyurusuna göre, ihale şartnamesi ve tanıtım dokümanının bedeli 200 bin TL, geçici teminat bedeli ise 150 milyon TL olarak belirlendi.

Özelleştirme kapsamında neler satışa çıkacak?

Özelleştirme kapsamında yer alan taşınır ve taşınmazlar şunlar:

  • Çayırhan Termik Santrali’nin kullanımındaki taşınmazlar,
  • Çayırhan Linyit İşletmesi’ne ait taşınır ve taşınmazlar,
  • EÜAŞ adına kayıtlı ruhsatlar ve bu ruhsatların kapsadığı maden sahaları,
  • Nallıhan’ın Uluköy ve Karaköy mahallelerinde yer alan taşınmazlar.

İhale şartnamesinin detayları ortaya çıkınca maden işçileri mevcut haklarını kaybetme ve işsiz kalma riskiyle karşı karşıya kaldıklarını öğrendi. Yüzlerce işçi santralin özelleştirilmesine karşı 20 Kasım’da eyleme başladı.

“Bakana sunulan enerji ve kömür üretim verileri gerçeği yansıtmıyor”

Özelleştirmeye karşı başlatılan madenci eylemi ile ilgili Maden-İş ve TES-İş , geçtiğimiz günlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile görüşmüştü. Maden-İş Genel Başkanı Nurettin Akçul, görüşmeye ilişkin “Bakan Bey’in samimi yaklaşımından hiç kuşkumuz olmadı ancak, kendisine sunulan enerji ve kömür üretimiyle ilgili verilerin, gerçek bilgilerle aynı olmadığını gördük. Santral iki buçuk yıldır revizyonda olmasından dolayı, üretim düşmüştür” ifadelerini kullandı. Görüşmenin ardından taraflarına henüz resmi bir belge ulaştırılmadığını söyleyen Akçul, “Bizler de somut bir haber gelene kadar beklemedeyiz” dedi.

Bakan Bayraktar’dan özelleştirme vurgusu

Bakanlar Kurulu öncesinde açıklamalarda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Çayırhan Termik Santrali konusunda sendikayla görüştüklerine işaret ederek, "Endişelendikleri noktalar var. Bunların içerisinde haklılık payı olan unsurlar olabilir. Dolayısıyla o yönüyle, onların endişe ettiği şeyleri izale ederek bir özelleştirme yapılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.

Bayraktar, "Bu sistem böyle çalışıyor. Dolayısıyla burasını ayrı tutmanın çok bir anlamı yok ama işçilerin buradaki haklarına bir halel gelmesin. İşçiler de siyasiler de aradı. Onlara söylediğim şey de bu. Orada hak ve endişeleri olan konuları ortadan kaldıralım. Burası bir an önce üretime geçsin" diye konuştu.

Bayraktar, sözlerini şöyle tamamladı:

Bakan Tekin'den İmamoğlu'na: Okuduğunu anlama konusunda özürlü Bakan Tekin'den İmamoğlu'na: Okuduğunu anlama konusunda özürlü

"Kömür üretimi son dönemde düşmüş durumda. Elektrik üretimi de düşmüş durumda. Bu dönemde düşen bir şeyler var. Böyle doğal gaz ortamının olduğu bir yerde yerli kömürden elektrik üretimimizi arttırmamız lazım. Onun için Çayırhan mutlaka çalışmalı, hatta daha çok çalışmalı. Şu anda madende bin 249 kişi çalışıyor. O sayının artması lazım."

“Bakan Bayraktar’a durumu izah ettik”

Türkiye Maden İşçileri Sendikası Çayırhan Şube Sekreteri Selim Arslan, 24 Saat’e yaptığı değerlendirmede Bakan Bayraktar ile gerçekleşen görüşmeye ilişkin, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a durumu izah ettik. Bakan, santralin zarar ettiğini öne sürdü ve biz de zarar etmediği hususunda belgelerimizi paylaştık. Onlar Ciner’den EÜAŞ’a devri yapıldıktan sonra santral işçi sayısını 750 olarak biliyorlardı ancak 480 kişi ile geçmişti. Bakan Bayraktar’ı bu konularda bilgilendirdik” dedi.

İşçi haklarını içeren yeni bir şartname hazırlanabilir

Arslan, “Bakan Bayraktar, özelleştirme konusunda kararlı olduklarını söyleyerek konuyu Bakanlar Kurulu’na taşıyacağını belirtti” diyerek kendilerine henüz bir haber gelmediğini belirtti.

Şartnamede işçi haklarına ilişkin hiçbir şey olmadığını söyleyen Arslan, “Şimdi işçi haklarını koruyacaklarını, satıştaki arsanın genişliğinin daralacağını, işçinin sıkıntı yaşamadan geçiş yapabileceği şartların hazırlanacağı öne sürüldü” dedi. Bakan Bayraktar’ın görüşmede şartnamede değişiklik yapılacağına işaret ettiğini aktaran Arslan, “Böyle bir yaklaşımla geldikleri için beklemeye karar vererek açlık grevine başlamadık. Yeni bir satış ihale şartnamesi gelirse eğer oturup değerlendirmelerimizi yapacağız” ifadelerini kullandı.

Arslan, iki sendikanın sonuna kadar direneceğini vurgulayarak, “Tek amacımız varlık satışını iptal ettirerek toprak sattırmamak” dedi.

İşçiler evsiz kalabilir

Şartnamenin 17. maddesinde yer alan hükümler arasında, “Santralin kullanımında olan lojmanların devir işleminin yapıldığı tarihten itibaren en geç 4 ay içerisinde boşaltılması” yer alıyor. Eğer varlık satışı gerçekleşirse lojmanlarda ikamet eden yüzlerce işçi konut sıkıntısı yaşayacak.

Bölgede 800 lojman olduğunu belirten Arslan, “Bunun yaklaşık 700’ü dolu durumda. İşçilere ‘4 ay sonra burayı boşaltacaksın’ diyor. Bizi en çok kızdıran maddelerden biri oldu” şeklinde konuştu.

Arslan, lojmanlarda en az 450 işçinin oturduğunu aktararak, “Bu insanlara cehennem olacak. Ev aramaya gidecek, çocukların okulu değişecek, arkadaşları işten çıkarılacak. Türkiye’de yapılan özelleştirilmeler hep hüsranla sonuçlandı. Hiçbir özelleştirmenin sonunda mutlu bir haber gelmez” ifadelerini kullandı.

Şartname

Editör: Erva Gün