Alican Uludağ


10 Ekim 2015 tarihinde IŞİD üyesi iki canlı bombanın miting için Ankara Tren Garı önünde toplanan kalabalığın arasına yaptığı eylem sonucunda 103 kişi hayatını kaybetti. Katliam sonrasında başlatılan idari soruşturma kapsamında görevlendirilen müfettişler, dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin ihmalini tespit etti. 


Raporda dönemin Ankara Emniyet Müdürü, İstihbarat Şube müdür vekili, TEM Şube Müdürü, eski Güvenlik Şube müdür vekili ve TEM Şubesi C Büro amiri hakkında soruşturma izni istendi. Ancak Ankara Valiliği, soruşturma izni vermedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara itiraz etmeyince, dosya dava açılamadan kapandı.


AYM’ye başvurdular


10 Ekim katliamı mağdurları, bunun üzerine 2016 yılında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Başvuruda, katliamda ihmali bulunan kamu görevlilerinin yanı sıra, patlamadan sonra yaralı ve ölülerin olduğu yerde göz yaşartıcı gaz sıkan polislerin yargılanmaması, acil sağlık hizmetinin sunulmasında ihmaller yaşanması ve bunlara karşı etkili soruşturma yapılmaması da başvuru nedenleri arasında sıralandı. 

Erzurum'da emekli Korgeneral Zekai Aksakallı'nın adının verildiği caddenin açılışı yapıldı Erzurum'da emekli Korgeneral Zekai Aksakallı'nın adının verildiği caddenin açılışı yapıldı


Bu kapsamda yaşam hakkı, kötü muamele yasağı, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı ayrımcılık yasağının ihlal edildiği iddiaları mahkemeye taşındı. 


AYM İkinci Bölüm’den olumsuz karar çıktı


Anayasa Mahkemesi İkinci Bölüm, 2016’da yapılan başvuruyu ancak 6 yıl sonra 14 Aralık 2023 tarihinde gündemine aldı. Gar katliamı dosyasını AYM Genel Kurulu’na sevk etme gereği duymayan İkinci Bölüm, başvurunun “kabul edilemez olduğuna” karar verdi. Böylece Gar katliamında ihmali bulunan kamu görevlilerine ilişkin şikâyette iç hukuk yolu tükendi. 


Bu karardan sonra avukatların AİHM’e başvurmaları bekleniyor.

Editör: Orhan Karadağ