Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Evliya Çelebi Uygulama Oteli'nde düzenlenen AK Parti Sarıçam İlçe Kadın Kolları 5. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada Cumhuriyet Halk Partisi'ni eleştirdi.
"Cumhuriyet Halk Partisi'nin içi, Orta Doğu'dan daha karışık"
Çelik, şu ifadeleri kullandı:
"AK Parti ve Cumhur İttifakı birliğini, beraberliğini, dirliğini en güçlü şekilde korurken Cumhuriyet Halk Partisi'nin içerisinde kaç parti var, fiilen kaç genel başkanı var anlamlandırmak güç. Cumhuriyet Halk Partisi'nin içi, Orta Doğu'dan daha karışık. Dolayısıyla Orta Doğu'yu anlamak ne kadar zorsa, çok iyi uzmanlık gerektiriyorsa Cumhuriyet Halk Partisi'nin içini anlamak için 10 kat daha fazla çaba sarf etmek gerekiyor. Bunların kendi iç gündemlerinin herhangi bir şekilde milletimizle, milletimizin gündemiyle bir ilgisi, irtibatı ve alakası yok. Türkiye'nin geleceği ve milletimizin talep ettiği hizmetlerin görülmesi açısından yine her zaman olduğu gibi adres AK Parti'dir, Cumhur İttifakı'dır ve Cumhurbaşkanı'mızın Türkiye'nin önüne koyduğu büyük liderliktir. Onun için biz birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirdikçe, kongrelerimizde güçlü şekilde bir araya geldikçe milletimizin de takdiri, teveccühü her zaman bizimle olmaktadır."
"Bu riskler ülkemizin güvenliği için alındı"
Konuşmasında Türkiye'nin Suriye konusunda insani değerler açısından doğru yaklaşım sergilediğini dile getiren Çelik, şöyle konuştu:
"Yüce milletimiz, her zamanki gönül bolluğuyla mazlumun yanında olduğunu tarihteki örnekler gibi bir kez daha gösterdi. Suriye, en uzun sınırımızın olduğu ve doğrudan milli güvenliğimizi, ülkemizi etkileyecek olayların ne yönde gelişeceğini etkileyen bir ülkedir. Dolayısıyla eğer biz o zaman Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarını yapmasaydık burnumuzun dibinde DEAŞ ve PKK terör örgütü gibi birtakım terör örgütleri, terör devletçikleri kurmuş olacaklardı. O sebeple bütün bunlar yapılırken, bütün bu riskler ülkemizin güvenliği için alındı. Cumhurbaşkanı'mız, 'Sınırlarımızın 30 kilometre derinliğinde bir terör örgütünü barındırmayacağız.' dedi. Eğer 30 kilometre derinlikte bu terör örgütlerini süpürme harekatları olmasaydı, bugün maalesef büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalabilirdik. Cumhuriyet Halk Partisi'nden Mavi Vatan'a karşı çıkanlar, aynı zamanda sınır ötesi harekatlarına da karşı çıkıyorlar. Peki bu sınır ötesi harekatlar olmasaydı ne olacaktı? Sınırımızın hemen dibinde DEAŞ ve PKK paçavraları dalgalanmaya başlayacaktı. Bunları ilk gördüğümüz andan itibaren Cumhurbaşkanı'mız 'Bir gece ansızın gelebiliriz.' dedi ve bütün bunlar buradan temizlendi. Hafızalarımızı doğru yere oturtalım. Bu büyük mücadele verilirken en büyük güç, dayanak sizler oldunuz. Sizin verdiğiniz destek, güç sayesinde bütün bu badirelerin atlatılması kolay oldu."