Bugüne kadar genç nüfusu ile öne çıkan bir ülke olan Türkiye 2023 güncel demografik durumuna göre artık yaşlı ülkeler kategorisinde. Hükümetin doğum oranını artırmak için doğum izin süresinin artırılması, ikinci ve üçüncü çocuk için teşvik ödenmesi gündemdeki yerini koruyor. Yetkin Report'ta kaleme aldığı yazıda Yusuf Kanlı, ülke nüfusundaki bu değişimin sadece demografik değil siyasi durumuna da mercek tuttu. Kamuda tasarruf tedbirlerine atıfta bulunan Kanlı, "Bir yanda, emekliler geçim derdindeyken, diğer yanda kamuda yüksek maaşlı memurların ve devletin hatırlı besleme şirketlerinin şatafatı devam ediyor. Kasada para yok, ama nedense tüm kamu ihalelerini alan üç-beş holdinge cömert vergi bağışlaması yapılabiliyor" ifadelerini kullandı.
AREA’nın Türkiye’de Siyasi Durum Araştırması’nda, “Bugün seçim olsa hangi partiye oy verirdiniz” sorusuna CHP diyenler yüzde 32,1 ile çoğunluğu almasına atıfta bulunan Kanlı, "Halkın yüzde 53,3’ünün erken genel seçim istediği yönündeki sonuçlar, mevcut hükümetin politikalarına duyulan memnuniyetsizliği ve değişim talebini yansıtıyor" yorumunda bulundu.
Kanlı yazısında şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye’de yaşlanan nüfusun ve emeklilerin önemi, hem demografik hem de ekonomik ve siyasi boyutlarıyla ele alınması gereken bir konu. Emeklilerin yaşam standartlarının korunması ve iyileştirilmesi, sadece sosyal bir gereklilik değil, aynı zamanda siyasi istikrarın sağlanması açısından da kritik bir öneme sahip. Bu bağlamda, siyasi partilerin emeklilerin beklentilerini daha ciddi bir şekilde dikkate almaları ve bu doğrultuda politikalar geliştirmeleri büyük önem taşıyor.
Mevcut anayasal sisteminde meclisin öneminin çok azalması, mecliste en azından şimdilik rahat bir çoğunluğa sahip olması nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı koalisyonuna erken seçim baskılarını bir süre görmezden gelebilme lüksünü sağlıyor. Ancak giderek daha da dayanılmaz hale gelmekte olan yaşam koşulları, hayat pahalılığı ve bunların sonucunu yansıtan anketlerin ortaya koyduğu değişim rüzgarları ve erken seçim çağrıları, gösteriş ve şatafat yerine, halkın gerçek ihtiyaçlarına odaklanmanın ve uzun vadeli çözüm önerileri sunmanın zamanının geldiğini gösteriyor."
Yazının tamamını okumak için tıklayın.