Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun araştırmasına göre, Temmuz ayında açlık sınırı bir önceki aya göre 202 lira daha artarak 20 bin 776 liraya, yoksulluk sınırı ise 62 bin 302 liraya yükseldi. 17 bin 2 liralık asgari ücret için temmuzdaki zam beklentisi ise karşılanmadı. Son olarak geçirilen vergi kanununun içindeki düzenlemeye göre en düşük emekli maaşı 12 bin 500 lira oldu.

Öteki taraftan yurttaşın vergi sisteminde adalet beklentisi sürerken Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 2815 büyük mükellefin yüzde 27’sinde vergi incelemeleri devam ediyor. Sürekli zarar beyan eden mükelleflerden de 735’i inceleme altında. 

Asgari ücret, emekli maaşı ve vergi adaleti beklentileri ekseninde Türkiye'deki güncel ekonomik tabloya ilişkin Yetkin Report'a bir değerlendirme kaleme alan gazeteci Yusuf Kanlı, sade bir yurttaşın üzerine binen vergi yükü ile şirketlerin kâr ve vergi oranlarındaki orantısızlığı ele aldı.

Ali Babacan'dan 'ucuz konut' için formül Ali Babacan'dan 'ucuz konut' için formül

"Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in vergi düzenlemesiyle amacın çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almak olduğunu belirtmesi, kulağa hoş geliyor. Ancak, gerçekte bu düzenlemenin nasıl işlediğini görmek için müneccim olmaya gerek yok. Büyük şirketler vergi kaçırma sanatında ustalaşırken, küçük işletmeler ve maaşlı çalışanlar vergilerle boğuşuyor. Bu söylemin gerçekçiliği tartışmaya açık!" ifadelerini kullanan Kanlı, "Taksiciler odası başkanı yılda sadece 250 TL vergi verirken, maaşlı bir çalışanın her ay ortalama maaşının yüzde 40’ından fazlasını vergi ve sosyal güvenlik kesintisine vermesi nasıl bir adalet duygusu yaratır sizce? Emekli olan bir çalışanın, maaşından yapılan büyük kesintilere rağmen en düşük emekli aylığının 12 bin 500 liraya çıkmasıyla mutlu olması bekleniyor" eleştirisinde bulunarak vergi sistemindeki adaletsizliğe işaret etti.

Yusuf Kanlı'nın Yetkin Report'ta yer alan yazısını buradan okuyabilirsiniz. 

Editör: Ahmet Çağatay Bayraktar