Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın CHP Genel Merkezi'ne ziyaretine ilişkin görüşmenin ayrıntılarını açıklamış ve MİT'ten istihbarat desteği istediklerini bildirmişti.
Özel'in söz konusu açıklamalarının ardından Avrupa'daki CHP üyeleri ve gönüllüleri parti lideri Özel’e çağrıda bulundu.
Çok sayıda CHP'li ismin altına imza attığı çağrı şöyle:
Bizler, yurt dışında yaşayan Cumhuriyet Halk Partisi üyeleri ve destekçileri olarak, cumhuriyetin kazanımlarını korumak, hak, hukuk ve adalet mücadelesini sürdürmek adına bu açık mektubu kaleme alıyoruz. Ülkemizin 22 yıllık iktidar sürecinde adalet, demokrasi ve hukukun yok edildiği, devlet kurumlarının parti çıkarları için araçsallaştırıldığı bu süreçte, Özgür Özel’in son açıklamaları ve tutumları, partimizin misyonuyla ve Cumhuriyet değerleriyle asla bağdaşmamaktadır.
Sayın Özel’in, Türkiye’de adaletin tek bir kişinin iradesine teslim olduğu gerçeği ortadayken, CHP’nin yurt dışı örgütlenmeleri için Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan destek talep ettiğini ifade etmesi, kabul edilemez bir gaflet ve hatta bir delalettir. Sayın Özel’in bu tutumu, partimizin örgütlenmesini ve yurt dışında demokrasi için mücadele eden Cumhuriyetçilerimizi bir otoriter rejimin denetimine ve müdahalesine açık hale getirmektedir.
"Bu adım, cumhuriyet karşıtı güçlerin elini güçlendirir"
Cumhuriyet Halk Partisi, tarih boyunca hak, hukuk, adalet ve demokrasi mücadelesinin öncüsü olmuştur. Ancak Özgür Özel’in, cumhuriyetin tasfiyesi için sistematik bir şekilde çalışan bir rejime ve bu rejimin kontrolündeki kuruma güvenmesi, bu mirası açıkça tehlikeye atmaktadır. Bu adım, sadece yurt dışındaki Cumhuriyetçi kadroların tasfiyesinin önünü açmakla kalmaz, aynı zamanda partimizi halkın gözünde zayıflatır ve cumhuriyet karşıtı güçlerin elini güçlendirir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 22 yıllık otoriter yönetimi, demokrasiyi, hukuku ve insan haklarını ortadan kaldırmışken, Özgür Özel’in bu yönetimin kurumlarına partimizin geleceğini teslim etmeye çalışması hangi akla, hangi siyasi vizyona hizmet etmektedir? Bu, cumhuriyet değerlerine bağlı bir siyaset değil, aksine rejimin değirmenine su taşıyan bir tutumdur.
"Özgür Özel’in istifası partimizin geleceği, cumhuriyetin bekası için bir zorunluluktur"
Bu tehlikeli yaklaşımın sonuçları ağır olacaktır. Parti kadrolarımızın, haksız yere itham edilmesi, dışlanması ve örgütlenme çalışmalarının baltalanması riski büyüktür. Cumhuriyet Halk Partisi’nin, AKP iktidarının kontrolündeki Milli İstihbarat Teşkilatı’nın inisiyatifine bırakılması, partimizin 100 yıllık demokrasi mücadelesine yapılmış en büyük ihanettir.
Bu nedenle, Özgür Özel’in istifası partimizin geleceği, cumhuriyetin bekası ve hak, hukuk ve adalet mücadelesi için bir zorunluluktur. Özgür Özel’in yanlış siyaseti nedeniyle, cumhuriyetin tasfiyesine giden bu yolu kabullenmemiz mümkün değildir. Genel kurulun, partimizi bu hatadan derhal kurtarması ve bir an önce gereken adımları atması elzemdir.
"Tüm adımların ivedilikle atılmasını talep ediyoruz"
Bizler, yurt dışında mücadele eden Cumhuriyetçiler, haktan, hukuktan ve adaletten yana olanlar, bu açık mektubu partimizin sorumlularına, yönetimine ve delegelerine arz ediyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin yenilik adı altında cumhuriyet karşıtı bir siyasetin etkisine girmesine izin vermeyeceğiz. Cumhuriyet, demokrasi ve insan hakları için mücadele edenlerin sesini susturacak hiçbir yanlış siyaseti kabul etmiyoruz.
Özgür Özel’in istifası ve partimizin yeniden halkın değerlerine uygun bir çizgiye gelmesi için gereken tüm adımların ivedilikle atılmasını talep ediyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’ni demokrasi, emek, hak, hukuk ve özgürlük temelinde bağımsız bir ülke olarak savunan, Denizlerin ve onların izinden giden emek ve adalet mücadelesinin yılmaz neferleri; 1980 faşist askeri darbesinde, nice devrimci ve yurtsever insanımız zindanlarda işkenceye, ölüme ve sürgüne mahkum edildi. Hukukun, adaletin ayaklar altına alındığı bu karanlık dönemde, Deniz Gezmiş ve yoldaşları gibi devrimciler faşist mahkemeler tarafından hukuksuzca idam edildi. Demokratik, özgür bir Türkiye hayali kuran nice yiğit insanımız sadece "insanca yaşamak" istedikleri için vatansız bırakıldılar.
Böylesi bir mirası devralan bizler, partimizi Özgür Özel’in temsil ettiği tarih bilincinden kopuk gaflete teslim edemeyiz. Bu körlüğü ancak vicdanını ve halk sevgisini yitirenler yapabilir. Bu hatayı kabul etmiyoruz, bu cehaleti bağışlamıyoruz! Tek adam rejiminin dayattığı gericiliğe ve bağnazlığa boyun eğmeyeceğiz. Halkın partisi için, emeğin ve adaletin sarsılmaz mücadelesini sürdüreceğiz. Özgür Özel, derhal istifa etmelidir!
Saygılarımızla."
Avrupa'da yaşayan CHP’liler:
- Bülent Çoban
- Ayfer İnci Peköz
- Müslim İnan
- Mustafa Kemal Özer
- Kazım Sarıkaya
- Halil Efe
- Onur Çatak
- Bahar B. John Şalı
- Hurşit Gündüz
- Yurter Özcan
- Ali Yeter
- Fadime İçli
- Ahmet Demir
- Mustafa Elagöz
- Sevilay Selvi
- Durdu Akçakoca
- Ayşe koç
- Sevgi Bozkurt
- Hatiçe Yazı
- Ayhan Kaya
- Zeki Yeşil
- Metin Bağcı
- Ömer Koç
- Kemal Dağcılar
- Hülya Kaya
- Hüseyin Biçer
- Süleyman Öztürk
- Çiğdem Işıldar
- Nurhayat Kırdar
- Berkin Dağcı
- Aylin Üstün
- Ali Sever
- Mehmet Çarklı
- İbrahim Çıtak
- Sevilay Fidan
- Songül Üstün
- Doğan Genç
- Zeki Dişli
- İsmet Kara
- Neriman Bahar
- Nevzat Bahçıvan
- Mustafa Erol
- Abdulvahap Şaban
- Metin Güler
- Mehmet Bisgin
- Özgür Çelik
- Burhan Mavruk
- Ahmet Tevfik Ortaç
- Kazım Gül
- Ayten Kılıç Ayyıldız
- Remzi Demir
- Tülin Bahçıvan
- Remzi tetik
- Rüştü koç
- Levent Derviş
- Gülbeyaz Uzun
- Murat Güler
- Turap Okçu
- Seher Şahin
- Galip Ürperen
- Sadık Bahar
- Sibel Geyik
- Bekir Serce
- Ruşen Budak
