Esenyurt Belediyesi'nden sonra İçişleri Bakanlığı tarafından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mardin Büyükşehir Belediyesi'ne, Batman Belediyesi'ne ve Şanlıurfa'nın Halfeti belediyelerine kayyım atadı. Konuyu köşesine taşıyan Sözcü yazarı Saygı Öztürk, "Daha bitmedi, ortalık yatıştıktan sonra yeni kayyumlar atanacak," dedi. Kayyım atamaları konusunda en çok sorulan sorulardan birisinin "Bunların elinde temiz kağıdı var. Madem suçluysa seçime niçin sokuldu?" olduğunu söyleyen Öztürk, konuyu Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) AKP temsilcisi Recep Özel'e sordu. Özel, hakkında mahkûmiyet kararı olmayanları seçime katılmasının önünde engel olmadığını, kayyımın Belediye Kanununa göre atandığını söyleyerek "Seçim mevzuatı açısından hiçbir problem yok," dedi. Özel, kayyım atamaları konusunda "Seçmenin iradesine saygılı olunacaksa seçmenler, 'Bunu al, ben seni seçtim buraya, buranın kaynaklarını terör örgütlerine gönder' diye de seçmiyor. Bana hizmet et, yaşam kalitemi güzelleştir' diye seçiyor. Oysa, bunlar başka yerlerle ilişkilere giriyorlar. Keşke girmeseler de görevlerinin başında olsalar. Bunlar giriyorlar sonrasına da katlanacaklar," ifadelerini kullandı.

YSK adaylıklarına neden itiraz etmedi?

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) AKP temsilcisi Recep Özel, Öztürk'e şu açıklamalarda bulundu:

DEM Parti: Organize bir siyasi lince maruz kalıyoruz DEM Parti: Organize bir siyasi lince maruz kalıyoruz

"Belediye Başkan adaylarının aday olup olamayacağına ilçe seçim kurulu karar veriyor. YSK'nın devreye girmesi ancak itiraz halinde oluyor. Haklarında kesinleşmiş mahkumiyet kararı yoksa, bu adayın seçilmesine engel değil. Yani daha önce herhangi bir suçtan yargılanıyor, terör soruşturması varsa bile bu durum seçilmesine engel değil. Mevcut kişi kamu görevi yaptığı için hakkında herhangi bir soruşturma varsa açığa alma durumu, bir devlet memuru olsa da aynı şey oluyor. Açığa alma, hizmetlisinden en yüksek görevde bulunan kamu görevlisi hakkında da açığa alma müessesesi işliyor.

Belediye Başkanı bir kamu görevi icra ettiği için hakkındaki soruşturmadan dolayı sonunda beraat eder, mahkum olur ama bir soruşturmada açığa alma sebeplerinden dolayı kayyum, Belediye Kanununa göre atanıyor. Seçim mevzuatı açısından hiçbir problem yok. Mevzuat açısından Seçim Kurulunun da yapacağı bir şey yok. Yapılan işlemde hukuken bir problem yok. Kesinleşmiş mahkumiyet adli sicile işleniyor."

"Vergileri, terör örgütüne aktaramazsınız"

"Terörle siyaset iç içe olmaz. Terörün siyaseti olmaz. Vatandaşa, millete silah çeken birilerine herhangi bir destek, finansal yardım yapanlar, bunun sonuçlarına katlanması lazım. Ah keşke onlar bunu terörize etmeseler de siyaseti sivil siyaset olarak silahsız bir siyaset olarak yapsalar. Herkes seçildiği günden sonuna kadar koltuğunda oturabilse. Ama o makamlar emanet makamlar.

Vatandaştan toplanan vergileri, terör örgütüne aktaramazsınız, onları finanse edemezsiniz. Kamu görevi icra eden devletin bir elemanı. Devletin bir elemanının başka yerlerle ilişkisi olamaz. Seçmenin iradesine saygılı olunacaksa seçmenler, 'Bunu al, ben seni seçtim buraya, buranın kaynaklarını terör örgütlerine gönder' diye de seçmiyor. Bana hizmet et, yaşam kalitemi güzelleştir' diye seçiyor. Oysa, bunlar başka yerlerle ilişkilere giriyorlar. Keşke girmeseler de görevlerinin başında olsalar. Bunlar giriyorlar sonrasına da katlanacaklar."

Yazının tamamı için tıklayın.

Editör: Ziya Burak Erol