Genel

YÖK, YTB ve Türkiye Maarif Vakfı arasında işbirliği protokolü imzalandı

- YÖK Başkanı Özvar: - "Bugün ülkemizin ortak stratejik hedefleri doğrultusunda küresel ölçekte faaliyet gösteren Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve Türkiye Maarif Vakfıyla güçlerimizi birleştiriyoruz" - "Bu güç birliği, eğitim alanında yurt dışından ülkemize yönelik yeni bir dinamizm kazandıracak ve kapasite artışına imkan tanıyacaktır"

Abone Ol

ANKARA (AA) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ve Türkiye Maarif Vakfı arasında eğitim-öğretim, araştırma geliştirme ile üniversite fuar organizasyonları alanlarında kurulacak iş birliğine ilişkin protokol imzalandı.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, YÖK'te gerçekleştirilen imza töreninde, geniş kapsamlı bir vizyonla Türk yükseköğretim sisteminin küresel ölçekte daha saygın bir noktaya getirilmesi için yoğun gayret gösterdiklerini belirtti.

Bu kapsamda yükseköğretim sistemini her şeyden önce kalite odaklı rekabetçi, yenilikçi, istihdam ve katma değer üreten niteliklerini güçlendirdiklerini kaydeden Özvar, "Üniversitelerimizi, dünyanın en başarılı üniversiteleri arasına girmeleri için destekliyoruz. Saygın derecelendirme kuruluşlarının sıralamalarında en üst seviyelerde yer almaları yönünde teşvik ediyoruz." dedi.

Özvar, YÖK olarak Türkiye'nin bölgesel ve küresel konularda önemli bir aktör konumuyla uyumlu olarak bilim diplomasisine önem verdiklerini söyledi.

Uluslararası alanda ilişkileri ve işbirliklerini geliştirmeye yönelik adımlar attıklarına işaret eden Özvar, şöyle konuştu:

"Bugün ülkemizin ortak stratejik hedefleri doğrultusunda küresel ölçekte faaliyet gösteren Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve Türkiye Maarif Vakfıyla güçlerimizi birleştiriyoruz. Bu güç birliği, eğitim alanında yurt dışından ülkemize yönelik yeni bir dinamizm kazandıracak ve kapasite artışına imkan tanıyacaktır. İş birliğimiz, eğitim ve öğretim alanında aynı stratejik hedefler doğrultusunda çalışan kurumlarımızın eşgüdüm ve uyum içinde olmaları bakımından da fevkalade bir örnek teşkil ettiğini vurgulamak gerekiyor."

- "Türkiye ilk 10 ülke arasında"

Özvar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in katılımıyla Şubat'ta Türkiye-Azerbaycan Üniversitesinin Bakü'de kurulmasına yönelik anlaşma metninin imzalandığını anımsattı.

Türkiye'nin Türk Devletleri Teşkilatı coğrafyası, İslam Dünyası, Asya, Afrika ve Latin Amerika kıtalarıyla her alanda gelişmekte olan ilişkilerin yükseköğretim boyutuna büyük önem atfettiklerini belirten Özvar, şunları kaydetti:

"Son dönemde bu coğrafyalardan çok sayıda ülkeyle iş birliği protokolleri ve mutabakat muhtıraları imzaladık. Birçok yabancı heyeti Yükseköğretim Kurulunda ağırladık. Yükseköğretim alanındaki iş birliğimizi somut projeler temelinde geliştirme amacıyla yeni çalışmalar yaptığımızı da paylaşmak isterim. Ülkemizin bir cazibe merkezi olarak 198 farklı ülkeden yaklaşık 350 bin uluslararası yükseköğrenim öğrencisine ev sahipliği yapması bu bağlamda bir tesadüf değildir. Türkiye, dünyada en fazla uluslararası öğrenciye sahip ilk 10 ülke arasında yer almaktadır. Nitelikli yeni öğrencilerle bu sayının daha da arttırılmasını arzu ediyoruz."

- "Türkiye Burslarının tanıtımında yeni bir iş birliği penceresini açıyoruz"

Özvar, protokol ile eğitim faaliyetlerinin karşılıklı olarak desteklenmesi, Türk kültürünün ve Türkçe'nin yaygınlaştırılması için birlikte çalışılması ve sahip olunan tecrübe ile bilgi birikiminin paylaşılması yönünde ortak bir irade ortaya koyduklarını belirterek, "Ayrıca, üniversitelerimizin tanıtımına önemli bir katkı sunan yurtiçi ve yurtdışı fuarların düzenlenmesinde ve ülkemiz yükseköğretiminin uluslararasılaşmasında büyük kıymeti olan Türkiye Burslarının tanıtımında yeni bir iş birliği penceresini açıyoruz." diye konuştu.

Türkiye Yurtdışından Öğrenci Kabul Sınavına (TR-YÖS) ilişkin iş birliği tesisinde protokol kapsamında olduğunu vurgulayan Özvar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'deki üniversitelere daha nitelikli ve daha fazla sayıda uluslararası öğrencinin ilgisini çekmek ve kabulünü gerçekleştirmek amacıyla, Türkçe, Almanca, Arapça, Fransızca, İngilizce ve Rusça olmak üzere 6 dilde gerçekleştirilecek olan TR-YÖS sınavının uygulanacağı ülke sayısını 52'ye, sınav merkezi sayısını da 78'e yükseltmiş bulunuyoruz. Bu sınavların en sağlıklı şekilde gerçekleştirilmesinde ve yaygınlaştırılmasında Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile Maarif Vakfının sağlayacağı desteği fevkalade önemli olacaktır."

- "180'den fazla ülkeden gelen öğrencilerimiz mevcut"

YTB Başkanı Abdullah Eren de protokolün Türkiye'nin ilerleyen dönemde yurt dışında gönül elçilerinin yetişmesi için önemli bir çalışma olduğunu söyledi.

Uluslararası öğrenci hareketliliğin diğer ülkelerinde çok önem verdiği hususların başında geldiğinin kaydeden Eren, "7 milyondan fazla uluslararası öğrenci var ve çok büyük bir sektör aynı zamanda. Ülkemizde de 180'den fazla ülkeden gelen öğrencilerimiz mevcut. Bu kapsamda bizler Yükseköğretim Kurulu'muzun koordinasyonu çerçevesinde dünyanın farklı ülkelerinden Türkiye Bursları kapsamında öğrencileri burslandırmaktayız." dedi.

Eren, süregelen işbirliğinin yanında imzaladıkların protokolle bu işbirliğine yeni boyut kazandırarak stratejik bir seviyeye taşıyacaklarını bildirdi.

- "52 ülkede 400'den fazla okulumuzla 52 bin öğrenciye eğitim veren bir uluslararası eğitim kurumuyuz"

Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün de bugün önemli bir protokole birlikte imza attıklarını kaydetti.

Vakıf olarak uluslararası alanda Türkiye'nin yurt dışındaki eğitim ayağını temsil ettiklerini belirten Akgün, "Bugün 52 ülkede 400'den fazla okulumuzla 52 bin öğrenciye eğitim hizmeti veren bir uluslararası eğitim kurumuyuz. Bu anlamda dünyanın önüne gelen pek çok eğitim kurumuyla bir taraftan rekabet içerisindeyiz, bir taraftan da Türkiye'nin ve dünyanın içinden geçmiş olduğu özellikle küreselleşme şartlarında eğitimin uluslararasılaşması sürecinin de bir parçasıyız." dedi.

Uluslararası öğrenci hareketliliğinin birlikte yönetilmesi ve bu alanda işbirliği yapılması ihtiyacının daha fazla derinleşeceğini vurgulayan Akgün, protokolle bu süreçleri daha sağlık bir şekilde yerine getirme imkanı olacağını söyledi.