İSTANBUL(AA) - Şair ve yazar İbrahim Tenekeci, "Yazı ve Yazgı" başlıklı etkinlikte okurlarıyla bir araya geldi.

Ümraniye Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşen etkinliğin moderatörlüğünü Saadettin Acar üstlendi.

Yazı hayatından editörlüğe, şairlikten Filistin'e birçok konuya değinen Tenekeci, yazmanın kültürel bağlamda öneminin altını çizerek, "Yazı kültürle ilgilidir. Mesela Selçuklu dönemi kuvvetli bir dönemdir. Bugün 'Selçuklu sultanlarını sayalım', dersek tarihçiler dahi tam manasıyla sayamaz. Ama Selçuklu dönemindeki şairleri, edebiyatla ilgili olmayanlar dahi bilir. Mevlana, Yunus Emre şiirin kurucularındandır." dedi.

Tenekeci, Osmanlı Devleti'ndeki üç cihan padişahı Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman ve Yavuz Sultan Selim'in aynı zamanda iyi birer divan şairi olduğunu belirterek, şiirle birçok tarihi olayın unutulmadığını söyledi.

Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un Balkanları ve Çanakkale zaferini şiirlerinde kaleme aldığını ve o günlerin bu sayede unutulmadığını vurgulayan Tenekeci, "Türk milleti var oldukça, şiir de aynı şekilde var olacaktır. Mesela 1918-1923 mütareke döneminin şiirini de Yahya Kemal yazmıştır. '1918' başlıklı şiirini okumanızı öneririm. Aynı şekilde Büyük Taarruz'un şiirini de Yahya Kemal yazmıştır." diye konuştu.

- "Şiirle hayatınızı birleştirmeniz lazım"

İbrahim Tenekeci, şiir yazmak için dertli olmak gerektiğinin altını çizerek, şu bilgileri verdi:

"Eğer kuvvetli bir yazma gerekçeniz, esaslı bir derdiniz yoksa yazdıklarınızın karşılığı olmuyor. Duyguyla şiirde birkaç adım atabiliriz, şiir bilgisiyle birkaç adım daha atabiliriz ama o orada kalır. Şiir topyekun bir şey. Coğrafyayı, tabiatı çok iyi bilmeniz lazım. Tarih, felsefe bilmeniz, insanı tanımanız lazım."

Şairlerin aynı zamanda birer mütefekkir olduğuna dikkati çeken Tenekeci, "İsmet Özel'in kitabı için yazdığım sunuş yazısındaki bir cümleye binaen İsmet Ağabey şunu söylemişti, 'Her iyi şair aynı zamanda iyi bir düşünürdür. Bunu ayrıca belirtmeye gerek yoktur.' Kesinlikle doğru. Dolayısıyla büyük, iyi, kalıcı şiir yazmak için çok ciddi bir çabaya, emeğe ihtiyaç var. Şiirle hayatınızı birleştirmeniz lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Şiir yazmak için ciddi bir emek ve çalışma gerektiğini vurgulayan Tenekeci, şunları kaydetti:

"Allah nasip etti, büyük şairlerle tanıştım, çalıştım. Şunu gördüm, kendine mahsus, kendi coğrafyası, güzergahı, kendi arkadaşları olan bir dünya kurmak gerekli. Şiir ve yazı için mutlaka masaya oturmamız gerekir. Masa demek, oda demek. Oda demek, kütüphane demek. Eğer masaya oturmazsak bir şiiri asla yazamayız. O işçiliği yapmazsak o şiir çıkmaz kesinlikle. Burada bahsettiğimiz şey tamamen ömrü, düşünceni, fikrini o işe vermek. Mesela ben en çok acil vaka olan Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin kapısında yaklaşık bir ay falan oturdum ve insanları seyrettim. Korkunç bir çaresizlik, insanın şaşkınlığı, sonradan gelenler olayı öğrenmeye, bilgi almaya çalışıyor. İnsanı tanımanız gerekiyor. Aynı şekilde bence ölümü iyi bilmeniz gerekiyor. Bizde şiir ve düşünce beraber ilerler. Batı'da pek böyle değildir. Bizim bütün büyük şairlerimiz aynı zamanda büyük yazardır. İsmet Özel'in külliyatına bakın çoğu nesirdir, Sezai Karakoç'un Necip Fazıl Kısakürek'in hatta Akif'in öyledir."

Bilecik'te inşaatta asansör boşluğuna düşen işçi öldü Bilecik'te inşaatta asansör boşluğuna düşen işçi öldü

İbrahim Tenekeci, seviyeyi iyi belirlemek gerektiğine vurgu yaparak, "Yazmak aynı zamanda bir mesuliyet getirir. Eğer aile içinde yüksek sesle okuyamıyorsak bir metni, o metni yazmamamız lazım. Bu benim şahsi ölçüm." açıklamasını yaptı.

- "Batı medeniyeti İsrail üzerinden haçlı seferlerini maalesef kalıcı hale getirdi"

İsrail'in Gazze'deki saldırılarına da değinen Tenekeci, şunları söyledi:

"Batı medeniyeti İsrail üzerinden haçlı seferlerini maalesef kalıcı hale getirdi. Çevresine de karton devletler kurdu. Mesela Türkiye'nin Filistin'e kara sınırı olsaydı, kapıları da olurdu ve o kapılar kesinlikle kapanmazdı. Öyle bir imkanımız yok. Ürdün, Lübnan diye bir millet yok, aslında bunlar Batı Suriye. İsrail'i her anlamda güvence altına alıp, bugünkü duruma getirdiler. Haçlı seferlerindeki katliamların aynısı bugün oluyor. Sadece bugün artık sosyal medya var ve her şeyi görebiliyoruz."

Saadettin Acar ise Filistin'de yaşananlara ilişkin, "Artık konumuz ne olursa olsun, nerede bir araya gelirsek gelelim, bir şekilde konuşmamız ve hatırlatmamız gereken İslami ve insani bir konu var. Bir katliam yaşanıyor. Bu topraklarda yaşayan insanlar için Gazze, hiçbir zaman harici bir mesele olmamıştır. Daha 100 yıl öncesine kadar aynı devletin parçasıydık. Dolayısıyla bizim orayla ilişkimiz diğerlerinden öte, derin tarihi ve siyasi anlamlar da barındırıyor." dedi.

Kaynak: aa