Güncel

Yargıtay'dan öğretmenler için emsal karar

Yargıtay, maaşıyla birlikte ek ders ücretlerine de haciz konan bir öğretmenin şikayeti üzerine verdiği kararda ek ders ücretlerine de haciz konulabileceğine hükmetti.

Abone Ol

Haber Merkezi - Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir okulda çalışan şikayetçi öğretmenin borçlarından dolayı hakkında başlatılan icra takibinde aldığı maaşının 1/4’ü ile ek ders ücretinin tamamına haciz konuldu.

Mevcut maaşıyla zor geçindiği, eşinin hamile olduğunu, her gün okula gitmek için 110 km yol kat ettiğini söyleyen öğretmen ek maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etti. 

Duvar'da yer alan habere göre şikâyeti kabul eden mahkeme, öğretmenin ek ders ücretinin tamamına konulan haczin kaldırılmasına hükmetti. Alacaklı firmanın kararı istinafa götürmesinin ardından Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, istinaf isteminin kısmen kabulü ile İcra Mahkemesinin kararının kaldırılarak şikâyetin kısmen kabulü ile borçlunun maaş ve ek ders ücreti toplamının 1/4’ü oranında hesap edilen 1 milyar 262 bin 62 TL üzerinden haczin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verdi.

Davalı kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, kararı bozdu. Bölge Adliye Mahkemesi, ilk kararında direndi. Kararın yeniden temyiz edilmesiyle dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun gündemine geldi.

Kararda; 2004 sayılı Kanun’un 83. maddesinde ifade edilen ücret kavramına her türlü ücretin dahil olduğuna vurgusu yapılarak şu ifadelere yer verildi: 

"Gerek bedeni gerekse fikri çalışma sonucu elde edilen her türlü ücret bu kapsamdadır. Bu itibarla, ek ders ücretinin de madde metninde yer alan "her nevi ücret" kapsamına girdiği açıktır. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında, 2004 sayılı Kanun’un 83 üncü maddesine göre ek ders ücretinin maaş kapsamında olmadığının açık olduğu, haczedilemezliğe ilişkin hususların kanun ile düzenlenmesi gerektiği, istikrarlı uygulamanın ek ders ücretinin maaş kapsamında olmadığı ve tamamının haczedilebileceği yönünde olduğu, direnme kararının bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.

Hâl böyle olunca Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda açıklanan hususlara değinilerek verilen direnme kararı usul ve yasaya uygun olup yerindedir. Ne var ki, alacaklı vekilinin sair temyiz itirazları Özel Dairece incelenmediğinden bu konuda inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmelidir."