Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin ocak ayı olağan toplantısının birinci birleşimi, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında yapıldı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanması ve Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Hoşyar Sarıyıldız ve Nuriye Arslan ile meclis üyelerinin tutuklanmasına ilişkin konuşan Başkan Seçer, şunları söyledi:
"Türkiye farklı bir atmosfere doğru gitmeye başladı"
“Bizim ilk defa başımıza gelen bir hadise değil. 9’uncu kayyım olayıyla karşı karşıya kaldık. 1 Ekim’den sonra Türkiye farklı bir atmosfere doğru gitmeye başladı. Biz de bundan umutlandık. Bu sürecin adını da henüz koyamadılar. Neticede bu ülkede huzurlu bir ortamda yaşamak istiyorsak, ülkemizin enerjisinin, milletimizin moral ve motivasyonun bozulmamasını istiyorsak, sorunların bir an önce bitmesini istiyorduk. Verdiğimiz demeçlerde de konunun siyaset üstü düşünülmesi ama siyaset kurumu tarafından çözülmesi gerektiğini söylüyorduk.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamasının ardından görüşmelerin ve ziyaretlerin başladığını sözlerine ekleyen Başkan Seçer, “Barış mı; evet, kardeşlik mi? Evet. Terörsüz bir Türkiye mi? Evet. Hiçbirimiz buna hayır demeyiz ama bir taraftan da demokrasilerde millet iradesi kutsaldır” dedi.
"Millet iradesine saygısızlık bir karar hiç kimsenin hayrına olmaz"
Seçer, hukuk kavramının olmadığı bir ülkede hiçbir şeyden söz edilemeyeceğini belirterek, “Eğer milletin iradesine mahkemeler kanalıyla müdahale ediliyorsa ve buna gölge getirecek bir durum varsa; bizim hukuk devleti ve demokrasi anlayışımızı tahrip edecek, millet iradesine saygısızlık olacak bir kararın alınması hiç kimsenin hayrına olmaz. Bir taraftan böyle bir süreç yönetilirken bir taraftan da bu uygulamalar oluyor” ifadelerini kullandı.
Başkan Seçer, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın gözaltına alınmasına ilişkin ise şunları dile getirdi:
“Vicdanım da kabul etmiyor, aklım da almıyor”
“Türkiye’deki yargının siyasallaşmadığına ve bu operasyonların siyasi bir mülahaza ile yapılmadığına inanmak istiyorum. Tabii ki süreci takip ediyoruz ama şunu da belirtmek isterim ki bizler belediye başkanları olarak suç işleme özgürlüğüne asla sahip değiliz, her şeyi yasalara uygun yapacağız. Ancak iktidar gücüyle de bizim başarılı çalışmalarımızı yıpratacak, bizi halk karşısında itibarsızlaştıracak bir anlayışla bu operasyonlar yapılmak isteniyorsa ki bu konuda da açıkçası kuvvetli şüphelerim var; bu, iktidara da yarar getirmez. Daha 1 yılını doldurmadı, bir önceki dönemde yapılan bu tip siyasi operasyonların karşılığında halk, kime nasıl destek olacağını gayet iyi bildi. Bunun en iyi örneklerinden birini de milletimiz Mersin’de verdi. Onun için milletime güveniyorum, inanıyorum ve hukuk dışı davranışların hangi iktidar olursa olsun yönettikleri ülkeye ve topluma bir yarar getirmeyeceğinin de bir kez daha altını çizmek istiyorum. Bunu gerçekten vicdanım da kabul etmiyor, aklım da almıyor. Bir taraftan bir şey yapmaya çalışırken diğer taraftan bu bozma girişimleri hangi aklın ürünüdür? Açıkçası onu da bilmiyorum.”
