Uzak ve yakından spora bakış
Güray SOYSAL
OYUNCU DEĞİŞTİRME SAYISI ARTIRILMALI
Futbolumuz 8 müsabaka kala durduruldu.
Futbol Federasyonu maçların Haziran başında oynama ihtimalinin olduğunu açıkladı.
Bu karar henüz kesin değil, ancak maçlar başlarsa, futbolcularımız için 3 haftalık çalışma dönemi şart görülüyor..
Durum böyle olunca...
Takımlarımız elindeki futbolculardan daha çok yararlanması için 90 dakikalık sürede değişen futbolcu adedi artırılması gerekir. Bu şartlarda futbolcu değişim miktarı 5 veya 6 olmalı.
Bunun için yönetmelikte yapılacak değişiklik, her takım için geçerli olduğuna göre, oyuncu değiştirme sınırının şu sıkıntılı dönemin atlatılması sonunda, maçların daha sağlıklı ortamda gerçekleşmesini ortaya çıkarır.
Teklif benden, bunu yerine getirmek ise, yöneticilerin işi.
DARISI ANKARA’YA
Spor tesisi konusunda fukara olan Ankara’ya, şu günlerde ağızlara sürülen bir parmakla avunurken, Süper Ligde takımı bulunmayan Adana yeni stadı için gün saymaya başladı. 2014’de yapımına başlanan 33 bin tribün kapasiteli yeni Adana Stadının koltuk ve drenaj işleri tamamlanmak üzere.
102 dönüm arazinin 43 dönümlük bölümü üzerine inşa edilen yeni stat 6 kat yüksekliğinde bulunuyor. Stadın içinde 10 asansör, 2 yürüyen merdiven, 104 turnike, basın ve VIP tribünü yer alıyor.
Ne diyeyim.
Adanalılara hayırlı olsun.
Biz Ankaralılar daha çok bekleyecek miyiz acaba diye hayıflanıyoruz.
KOCA ÇINAR DA GİTTİ
Gençlerbirliği’ne oluyor.
Önce Ufuk Özerten’in annesi, arkasından merhum İlhan Cavcav’ın kızı, şimdi de Ayhan Sümer abim.
Bir hafta içinde ortaya çıkan bu ölüm haberleri, başımızda virüs belasından sonra, dertlerimizi katmerleştirdi.
Son 10 gündür tedavi gören Ayhan Sümer büyüğümüzü de kaybettik. Ayhan abimin cenazesi Kocatepe Camii'nde kılınan öğle namazı sonrası Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Eğitime önem veren ve adına yapılan Dikmen Anadolu Lisesinin muhteşem yapısı ve beyefendiliğini hiçbir zaman bozmayan, ihtiyacı olan herkese yardım eden, Gençlerbirliği lafı edildiğinden bu kulübe gönülden bağlı olduğunu bildiğimiz Ayhan Sümer abime Allah’tan rahmet, muhterem eşi Serpil hanıma ve yakınlarına başsağlığı dilerim.
Yazar Adalet Ağaoğlu’nun kardeşi olan Ayhan Sümer Ankara Meclisi adlı internet sitesinde, şöyle bir yazı kaleme alınmıştı:
“Türkiye’nin yokluk dönemlerinin hikayesini yazmak için ilk başvurulacak isim sayın Ayhan Sümer’dir. Hatta Ankara’yı herkes anlatır ama Ayhan Sümer bir başka veciz sözlerle, gönülleri okşayan cümleler kurarak anlatır. Ta uzun yıllara dayanan yani aşağı yukarı 65 yıllık çalışma hayatındaki verimlilik, çaba ve unutulmaz gayretleri ile başarıdan başarıya koştuğu yılları anlatırken şöyle diyor: “ Eskiden yokluk vardı ama sadelik vardı, üstün kalite vardı. O dönemlerde ticaret, komşuluk ilişkileri bir başka güzeldi. Ticaret sözle yapılırdı.”
Ayhan Sümer bu günlerde yaşanan olayları nasıl yorumlar bilinmez ama, “ Herkesin vatan ve milletine karşı sorumluluğu vardır, bu sorumluluğu gidermek için herkes üzerine düşeni yapması lazım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletimiz kutsal değerlerle teçhiz edilmiş, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere atalarımızın istiklal mücadelesini başlattıkları günden itibaren milletimizin istikbali düşünülerek planlama yapılmıştır. O halde bizler de aynı duygu ve düşüncelerle üzerimize düşeni yapmak durumundayız “ ifadeleri Ayhan Sümer’e aittir.
Ayhan Sümer Nallıhanlı bir babanın evladı. O baba ki ( Mustafa Sümer ) Nallıhan’da lise olmadığı için Ankara’ya gelip kızını okutmak isteyen ileri görüşlü bir din adamı. O kız, gerçekten de babasının düşünce yapısı ve özverisinin hakkını verir ve ünlü bir romancı olur. O ünlü romancı Adalet Ağaoğlu Ayhan Sümer’in kardeşidir.
Yalnız Nallıhan’da değil, aynı zamanda Ankara’da yapılan eğitim çalışmalarında büyük payı oldu. Bu anlamda okullar yaptırdı. Eğitimin yanında kültür, sanat, sağlık, sportif faaliyetlere büyük katkısı oldu. Mesela Ankara’nın güzide takımlarından Gençlerbirliği küme düştüğü yıllarda verdiği maddi desteğin yanında idareci olarak da takımın şampiyon olmasını sağladı. Gençlerbirliği dergisini çıkararak bir ilke imza attı.
Ayhan Sümer demek bir nevi çare demektir, eğitim demektir, kültür demektir, hayra ve iyiliğe katkı demektir, yardım demektir.
Unutulmayanlar / YILMAZ GÖKDEL
Türk futbolunun efsanelerinden olan Yılmaz Gökdel 20 Şubat 1940’da İstanbul’da dünyaya geldi. Kısa boyuna rağmen, hareketli ve çalımları sonunda attığı ortalarla dikkat çekti. Sarıyer ve Beykoz’da oynadıktan sonra Galatasaray’a geçti. O dönemlerde Türk futbolunun taçsız kralı Metin Oktay ile birlikte Galatasaray’da yer aldı. Sağ kanattan attığı ortalarla Metin Oktay’ın kafa ile kazandırdığı gollerde büyük payı oldu. Faal futbolculuğu bıraktıktan sonra Beylerbeyi, Yalova, Kartalspor, Gaziantepspor, Samsunspor ve Ankaragücü’nde teknik direktörlük yaptı. Ankaragücü’ne Türkiye kupasını kazandırdı. Milli takımda teknik direktörlük yapan Yılmaz Gökdel, yaşantısını İstanbul’da sürürken, 4 Kasım 2019 günü vefat etti.
GÜREŞİMİZİN İKİ CENGAVERİNİ ANDIK
Türk güreşinin 2 vefalı spor adamlarından biri olan Olimpiyat ve Dünya Şampiyonumuz İsmet Atlı 4 Nisan günü vefatının 6’ncı yılında anıldı.
Aynı zamanda ozan ve yazar olan İsmet Atlı 1931 yılında Adana’da doğup, aynı kentte toprağa verildi.
Güreşimizin diğer unutulmaz ismi ise Ali Güneş gençliğinde bu ata sporumuzun yanı sıra halterde yapmıştı. Güreş nerede ise Ali Gümüş’te orada olurdu. Meslektaşım ve büyüğüm Ali Gümüş de 5’nci ölüm yıldönümünde anıldı.
Gerek İsmet Atlı, gerekse Ali Gümüş’ü bir kez daha saygı ile anarken, hizmetlerinin unutulmayacağını tekrarlarım.
DOĞRU SÖZE NE DENİR?
“Sanma ki DERT sadece sende var. Sendeki derdi “NİMET” sayanlar var. MEVLANA